2023 önceki yıllardan farklı geçmedi. Her şeyin fiyatı inanılmaz bir şekilde artarken biz kitapseverler kitap fiyatlarındaki artıştan yakındık. Sanki kitap fiyatları diğer ürünlerden daha çok artıyormuş gibi algıladık. Bu da kuşkusuz kitap alımlarımızı olumsuz yönde etkiledi ve yayıncılık sektörüne olumsuz olarak yansıdı. Kitap üretim sayıları düşmeye devam etti. Okurlar kitap alışverişlerini yüksek indirim nedeniyle internete kaydırdı. Bunun olumsuz sonucu olarak kitapevlerinin satışları düştü. Yayıncılar kitap satışlarının esas olarak internet üzerinden olduğunu, kitapevlerinin payını çok düşük olduğunu söylüyor. Yayınevlerinin kendi sitelerinden yaptığı satışlarda da önemli artışlar görülüyor. İnternetten alışverişte de önemli sorun olarak kargo ücretleri öne çıkıyor. Kargo ücretlerindeki artış indirimden kazanılanı yutacak boyutta. Özellikle 1-2 kitaplık alışlarda kargo ücreti dikkati çekecek büyüklükte ve caydırıcı bir unsur.
Geçen yıl okurlar uygun fiyatlarını görünce sahaflara yönelmişti. Bu yıl ikinci el kitap fiyatları da oldukça arttı, diye yakınıyor kitap okurları. Geriye kütüphaneler kalıyor. Belediyelerin bir yarış halinde sürekli kütüphaneler açıyor. Kütüphanelerin sadece öğrencilerin ders çalışma mekânı olmadığını, kitaba ulaşmanın en ucuz, yani bedava yolu olduğunu da anımsamakta fayda var. Tabii onlarda da yeni kitaplara ulaşmak sorunu var.
Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da okurlar da yayıncılar da klasik eserlere, telif hakları 70 yılı doldurup serbest kalan kitaplara büyük ilgi gösterdiler. En çok onlar yayınlandı, en çok onlar satın alındı. Amazon Türkiye’nin 23 Aralık tarihindeki “Edebiyat ve Kurgu Kategorisinde Çok Satanlar” listesi şöyle;
#1 İnsanlığımı Yitirirken, Osamu Dazai, 36,30 TL
#2 Gece Yarısı Kütüphanesi, Matt Haig, 79,90 TL
#3 Zacharius Usta, Jules Verne, 6,90 TL
#4 Kendime Düşünceler, Marcus Aurelius, 20,70 TL
#5 Bir Kuzey Macerası, Jack London, 11,90 TL
#6 Şeytanın Çırağı, Şiro Hamao, 33,60 TL
#7 Ateş Yakmak, Jack London, 13,90 TL
#8 Tom Sawyer’in Maceraları, Mark Twain, 11,90 TL
#9 Körlük, Jose Saramago, 99,90 TL
#10 Martin Eden, Jack London, 81,40 TL
Listede en ucuz kitap 6,90 TL. İlk onda hiç telif eser yok. İlk ellide hiç yeni çeviri eser yok. Sadece iki telif edebiyat eseri var. On sekizinci sırada Sabahattin Ali’nin Sırça Köşk’ü ve kırk dördüncü sırada Murathan Mungan’ın 995 Km’si var ki bu eser ilk ellide yer alan tek yeni telif eser. Dikkati çeken bir nokta da çok satanlar listesinde yer alan klasik Japon yazarların çokluğu. Bunda kuşkusuz İthaki Yayınları’nın Japon klasiklerini ısrarla yayınlaması ve Japon çizgi romanlarının okuru gençlerin bu kitaplara gösterdiği ilgi etkili. Gençlerin kitap okumadığını iddia edenler için de önemli bir veri. Amazon Türkiye’nin “Edebiyat ve Kurgu Kategorisinde Çok Satanlar” listesinin ilk ellisinde 10 çocuk kitabının olduğunu da belirtmeliyim. Yani çocuklar da çok okuyor. Yeter ki onların sevebileceği kitaplar yayınlansın.
Geçen yıl söylediğim sözleri yineleyeceğim, Tüm olumsuz şartlara rağmen yazarlar, çevirmenler ve yayıncılar bu yıl da çok çalıştılar ve birbirinden nadide eserleri okurlara sundular. Geçen yıl Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Annie Ernaux’nun kitaplarının ödülden önce Can Yayınları’nca yeniden yayınlanmış olması önemli bir yayıncılık hamlesiydi. Bu yılın Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Jon Fosse’un Melankoli, Üçleme ve Sabahtan Akşama adlı üç eseri ödülden önce Monokl Yayınlarından çıkmıştı.
İlk 11’e gelirsek, her zaman belirttiğim gibi bu liste benim okumalarım ile sınırlı. 90 bin çeşide yakın yeni kitap yayınlanan, bunların yüzde 20’sinin edebiyat eseri olduğu bir yayıncılık ortamında kuşkusuz benim okuduyabildiklerim çok küçük bir rakam.
“Dünya Edebiyatı’nın ilk 11’i” derken bir sıralama yapmıyorum. Sözünü ettiklerimin hepsini beğeniyorum. Üstelik bir romanla öykünün, şiirle inceleme kitabının karşılaştırılamayacağı bir gerçek. “İlk 11” bir futbol takımının sahaya çıkan ilk on biri gibi. Hepsi birbirinden değerli.
Dünya Edebiyatında Yılın İlk 11’i
- Melankoli, Jon Fosse, çev. Banu Gürsaler Syvetsen, Monkl yay.
Jon Fosse bir ressamın melankolik ve kırılgan dünyasına götürüyor okuru. “Fosse ilginç ve gizemli sayılabilecek bu romanında bir sanatçının yalnızlığı ve kaderi ve kendi kendini takibini konu ediniyor. Sosyal dünyanın sisler altına kaldığı, derin ve varoluşçu bir anlatı” diye değerlendirmiş Hari Kunzru. Kendine has bir anlatımı olan, havasına kolay girilemeyen bir yazar Jon Fosse.
- Denemeler, Michel de Montaigne, çev. İsmail Yerguz, Alfa yay.
Usta çevirmen İsmail Yerguz büyük bir işe girişmiş. Montaigne’nin tüm denemelerini Türkçeye tam metin olarak çevirmiş. 1232 sayfa. Büyük bir çeviri emeği ve yayıncılık özverisi. Her kitaplıkta bulunması gereken çok önemli bir eser.
- Kızın Hikayesi, Annie Ernaux, çev. Siren İdemen, Can yay.
Annie Ernaux’nun hayatı boyunca yazmayı düşündüğünü söylediği, birkaç kez yazmaya girişip vazgeçtiği kendi yaşam öyküsünden kaynaklanan anlatısı. “Son derece cesur ve açıksözlü bir metin” olarak nitelenmiş. Kızın Hikayesi, Ernaux’nun tarafsız diye tanımladığı düz anlatımıyla gençlik yılları ve özellikle Normandiya’da tatil kampı eğitmeni olarak çalışarak geçirdiği 1958 yazıyla ilgili anılarından kaynaklanan, travmatik deneyimin yarattığı zihinsel sıkıntıları anlatarak devam ettiği etkileyici anlatısı.
- Okumaz Yazmaz, Ágota Kristóf, çev. Feyza Zaim, Can yay.
Okumaz Yazmaz, 11 kısacık bölümden oluşan 40 sayfalık bir eser. Ágota Kristóf’un kendine has özlü anlatımı ile bir solukta okunuyor. Verdiği edebi tadın yanında ülkenizi terk etmek zorunda kalmak, sürgünlük, ana dilini kaybetmek, asla benimsemeyeceği başka bir ülkede hayatta kalmaya ve yaşamaya çalışmak, hiç benimsemediğiniz yeni bir dilde okumak ve yazmak, iyi bir okur ve iyi bir yazar olmak gibi birçok konu hakkında da düşündürüyor.
- Seçme Şiirler, Sándor Petőfi, Everest yay.
Macarların milli şairi, devrimci, ulusal kahramanı Sándor Petőfi’nin şiirlerini kapsamlı bir ciltte ancak doğumun 200. Yılında okuyabiliyoruz. Everest Yayınları’nın Macar Kültür Vakfı’nın desteği ve çok sayıda çevirmenin emeği ile şairin 200’den fazla şiiri bir araya getirildi. Şiirler Macarca asıllarından çevrildi. Kitap, Petőfi’nin şiirlerinin Türkçedeki en kapsamlı seçkisi.
- Ayrılmaz İkili, Simone de Beauvoir, çev. Ayça Sezen, Can yay.
Simone de Beauvoir’ın fazla kişisel bulduğu için yaşarken yayımlamamayı tercih ettiği ve manevi kızı Sylvie Le Bon de Beauvoir tarafından kısa bir süre önce gün yüzüne çıkarılan Ayrılmaz İkili, büyük yazarın çocukluk arkadaşı Zaza Lacoin’le kurduğu dostluğun hayatını ve yazarlığını nasıl etkilediğini örnekleyen, sade ve etkileyici bir anlatımı olan otobiyografik romanı.
- Bambaşka Bir Sartre, François Noudelmann, çev. Şehsuvar Aktaş, Yapı Kredi yay.
“Bambaşka Bir Sartre” yayımlanmamış mektuplar, ses-film kayıtları ve notlardan oluşan Sartre’ın arşivinden kaynaklanan ilginç bir biyografik araştırma. Sartre’ın manevi kızı Arlette Elkaïm ile birlikte hazırlanan eserde kitabın adına uygun farklı bir Sartre’ı tanıyorsunuz. Bu araştırma, yazarın az bilinen yönlerine, bastırılmış romantizmine, turizm zevkine, hayal kurma tutkusuna, depresif anlarına, neşesine ve maskaralıklarına ışık tutuyor, diye tanıtılmış.
- Dokundun Sen Bana, D.H. Lawrence, çev.Ünal Aytür, Yapı Kredi yay.
D.H. Lawrence romanları ve öykü kitaplarıyla da edebiyatta önemli bir yere sahip. Kültleşmiş romanlarının yarattığı büyük etkiden dolayı olsa gerek öyküleri biraz gölgede kalmış. Usta çevirmen ve akademisyen Ünal Aytür ‘Dokundun Sen Bana’ adıyla D.H. Lawrence’ın öykülerinden yaptığı seçmeyle bu eksiği önemli ölçüde kapatıyor. Her biri birer novella uzunluğunda olan yani kısa sayılamayacak öykülerden oluşan etkileyici bir derleme. Edebi lezzet veren, olayları yansıtışı kadar anlatımının akıcılığıyla da okuru kitaba bağlayan, okurken düşündürmeyi de ihmal etmeyen gerçek bir okuma keyfi.
- Berberin Oğlu, Gerbrand Bakker, çev. Gül Özlen, Metis yay.
Gerbrand Bakker son romanı Berberin Oğlu’nda annesinin karnındayken babası bir uçak kazasında ölen ve büyükbabasının berber dükkânını devralan Simon’un o zamana dek pek üstünde düşünmediği bu kazayı araştırmaya ve babasıyla ilgili bilgi toplamaya başlamasını, sonra yaşananları anlatıyor. Bu arayışta oğulun kendini de aradığını düşünebiliriz. Tabii büyük bir felakette yakınlarını kaybetmiş olanların nesiller boyu nasıl bir yas duygusu ile yaşadıklarını da başarıyla yansıtıyor Bakker.
- Güneş Çarpması, Ivan Bunin, çev. Eyüp Karakuş, Jaguar Kitap.
Güneş Çarpması, Bunin’in 1911 – 1944 arasında yayınlanmış 10 öyküsünden oluşuyor. Büyük ustanın öykücülüğünün tüm evrelerinden birer örnek de sayılabilir. Andre Gide’in “İnsani duyguları bu kadar iyi ifade eden, basit ama yine de her zaman çok taze ve yeni başka bir yazar bilmiyorum” diye övdüğü Bunin’in öyküleri insan ilişkilerine gerçekçi anlayışla odaklanırken çok sade ama şiirsel ve oldukça sakin bir anlatımla okuru kendine bağlıyor. Her anlattığını gerçek birer olaymış gibi olduğu gibi benimseyip merakla okuyorsunuz.
- Şilili Şair, Alejandro Zambra, çev. Saliha Nilüfer, Notos Kitap
Üvey baba ve üvey oğulun kitaplar ve şiirlerle gelişen ilişkisini anlatmış Zambra. Erkeklik, aile, kitaplar ve şiir ana konuları. “Hayattan bambaşka bir şey bekleyen bir adamın trajikomik özgürleşme mücadelesini konu alan bir roman” diye de tanıtılıyor. Zambra’nın mizahi bakışı, hicivi ihmal etmeyen anlatımı ile tam bir edebi keyif.