Koray Avcı Çakman, çocuk edebiyatının üretken isimlerinden biridir. Öyle ki çoğu zaman okuma hızımın, onun yazma hızına yetişemediğini hissederim. Anadolu’nun dört bir yanını karış karış gezerek çocuklarla bir araya geldiğini de göz önüne alırsak yazmak için üst düzey bir çaba sarf ettiği ortada bir durum. Geçtiğimiz günlerde çalışma odamda, kitaplığımın değişik raflarında okunmamış Koray Avcı Çakman kitaplarının var olduğunu gördüm. Yeni kitaplar da eklenince beş kitaplık bir okuma serüveni çıktı ortaya yazarla ilgili. Yayımlanma tarihi ile değil, okuduğum sırayla ele almak istiyorum kitapları. İlki, “Bambaşka Bir Dünya.” Tudem Yayınları tarafından yayımlanmış. Kitabın adının eksik olduğunu düşündüm açıkçası. Sonuna “mümkün” de eklenebilirmiş ve kışkırtıcı, dikkat çekici bir kitap olurmuş. “Bambaşka Bir Dünya” on mikro öyküden oluşuyor. Konuşan bir yarış atı, masalları ciddiye alan bir ejderha, problemlerden sıkılan bir matematik kitabı ve diğerleri. Yazar başka bir dünyanın var olduğunu göstermek istiyor adeta. Belli ki söyleyecek sözü var yaşadığımız dünyaya dair. Eğitim sistemine dair… “Hayvanat Bahçesi” ve “Seçim” başlıklı öyküler bu alan için sıkı öyküler. Kısacık ama çok şey anlatıyor. Hani bazı kitaplar olduğundan daha fazlasıdır, hacminden daha fazla anlatır ya… “Bambaşka Bir Dünya” işte o kitaplardan. Kitabı resimleyense Lütfü Er.
Yazara ait bir diğer kitapsa “Sıra Sana da Gelecek.” Bir korku öyküleri bu kitap ve ben Koray Avcı Çakman’a ait bu türde bir kitap anımsayamadım daha önceki kitaplarının arasından. Arka kapakta diyor ki; “Sözcükleri ve hayal kahramanı kontrolden çıkan bir yazar. Mezarlıktan kurtulmak isteyen bir ruh. Yolları kesişirse neler olur? “(…) Hırs, kibir, sevgisizlik, açgözlülük, kıskançlık, duyarsızlık ve merhametsizlik… İnsanların zaafları bana tüm kapıları açacak.” Hani öğrenciler derler ya “hoca beklemediğim yerden sordu” diye. Yazar da beklemediğim yerden yazmış bu defa. Dil ve anlatım yine aynı düzeyde olsa da “Sıra Sana da Gelecek” bana biraz uzak kaldı, diyerek sıradaki kitaba geçiyorum.
“Yengeç Yazar” raflarımda en uzun bekleyen kitap olmuş aynı zamanda. Bununla birlikte yazarın ardı ardına farklı türleri denediğini de görmüş oldum böylece. Önümdeki beş kitabın beşi de farklı türdeydi. Bu da ilginç bir anektod olarak dursun burada. “Yengeç Yazar”da ormandaki hayvanların kahramanlığı, ayıyla kurdun iddiası, tilkiye özenen kaplanın kurnazlık hikâyesi, karganın akıl hocalığı, kızın bilgeliğe soyunması gibi hayvanların hikâyelerini okuyoruz. Tabi yengecin de yazarlığını. Fabl tadında masallar bunlar. Yine Tudem’den. Ve çizgileri ile hayat veren Cihan Dağ.
Tudem etiketiyle yakın zamanda yayımlanan bir başka kitapsa “Dere Tepe Efsane.” Anadolu’nun bir ucundan girip diğer ucundan çıkıyoruz kitapta. Şiir diliyle oluşturulmuş bu masallarda kentlerimize ait isim hikâyelerini, kentlerde yaşandığı rivayet edilen hikâyeleri okuyoruz. Adı üzerinde efsane. Gerçekliğini bilebilmek, kanıtlamak çok da olanaklı değil. Ama biz o efsanelere sımsıkı sarılırız. Mirastır çünkü onlar bize, dilden dile gönülden gönüle geçen. Dünümüzle bugünümüz arasında birer köprüdür. Çocuklar Anadolu’yu tanıyacaklardır bu kitapla ya da bir başka tanıyacaklardır. Elif Demeç’in çizimleri ise bir efsane kitabı için gayet uygun.
Ve önümdeki son Koray Avcı Çakman kitabı, “Oyunda Kal.” Altın Kitaplar’dan yayımlanan kitapta günümüz teknoloji kullanımı, youtuberlik vs. konuları ele almış yazar. Bir de bir noktada dilimizi kullanma ile ilgili dikkat çekici bir eleştiriyi yedirmiş satır aralarına ki benim de rahatsızlık duyduğum bir konu olduğundan çok hoşuma gitti. “… Caner Öğretmen, ‘Düşün Tolgacığım. Aynen kelimesini nerelerde kullandığınızı düşün’ dedi. ‘Aynen hocam. Ben de dediğiniz gibi yapıyorum.’ ‘Bak işte yine kullandın bu sözcüğü. Bunu özellikle yazdım kâğıda. Aynen derken ne demek istiyorsunuz? Bunu yerine onları koyun. İllaki tek bir sözcük ile ifade etmek zorunda değilsiniz…” Bu da kulaklara küpe olması için dursun burada. “Oyunda Kal”da yazar güncel bir konuyu hakkını vererek işlemiş. kitabı resimleyense Hande Ünver.
Koray Avcı Çakman’dan bir demet kitap. Türlerinin meraklılarına…
Mehmet Özçataloğlu – edebiyathaber.net (29 Temmuz 2019)