Maksim Gorki, Mayakovski, Gladkov, Reed… Onlar Ekim Devrimi’ne inandılar, devrime katıldılar, devrimi anlattılar.
1917’de Ekim Devrimi gerçekleştiğinde Rus edebiyatı gerek 19. yüzyılın büyük birikimi gerekse 20. yüzyıl başlarındaki öncü akımların etkisiyle canlı bir yapıdaydı. Devrim’le birlikte fütürizm, akmeizm gibi Devrim öncesinde doğan akımlar yeni boyutlar kazanırken kültürü yalnızca sınıfsal bir olgu olarak gören proleter kültür hareketi de gelişti. Dönemin Kültür Bakanı Lunaçarski, devletin yayın olanaklarını tüm akımlara açarak bu gelişimi hızlandırdı.
Şiirde fütürizmin etkisindeki Mayakovski, akmeizmi izleyen Anna Ahmatova ve Osip Mandelstam, imgeci ve geleneksel şiiri sürdüren Yesenin’in yanısıra, Boris Pasternak, Dimitri Furmanov, Yuri Olesha, Aleksandr Fadayev gibi isimler uluslararası ün kazandı. Proleter kültür hareketi ise önemli bir temsilci çıkaramadan etkinliğini yitirdi.
Romanda ve teorik eserlerde ise birçok isim ve eserinin Ekim Devrimi’yle doğrudan ya da dolaylı olarak etkili bir ilişkisi oldu. Maksim Gorki, devrim öncesi üretkenliğini devrimden sonra da sürdürdü. Mihail Zoşçenko, Leonid Leonov, A.N. Tolstoy da aynı dönemde etkin olan diğer yazarlar oldular.
İşte Ekim Devrimi’nin edebiyattaki yaratım sürecinde olan isimlerden bazıları:
Maksim Gorki
Rus edebiyatının en önemli isimlerinden Maksim Gorki sosyalist gerçekçi yazımın öncüsü politik bir eylemciydi. 1 Mayıs marşının söz yazarı da olan Gorki, 1905’de Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi’ne resmi olarak üye oldu ve Bolşeviklerle beraber hareket etti
Gorki eylemleri ve makalelerinin yanında en önemli eserleriyle de Devrim’in yaratım ve etkileme sürecinde önemli bir rol üstlendi. Gorki, Ana, Ekmeğimi Kazanırken, Benim Üniversitelerim, Halk Düşmanı, Küçük Burjuvalar gibi eserleriyle bir ülkenin tarihinde yaşanan zorlukları ve acımasızlıkları ele aldı.
Fyodor Vasiliyeviç Gladkov
Toplumsal gerçekçilik akımının önemli yazarlarından Gladkov, devrimin en etkili yazarları arasında sayıldı. Çimento adlı romanıyla sosyalist gerçekçiliğin ve proletarya romanının kurucusu sayılan Gladkov, Enerji, Çocukluk Hikâyesi gibi kitaplarıyla da sosyalizmde insan ilişkilerinin “yenilenmesi” ve işçi sınıfının yüceltilmesi konularıyla ilgilendi ve eleştirel gerçekçiliğini sürdürdü.
Vladimir Vladimirovic Mayakovski
Büyük şair Mayakovski 1917 Ekim Devrimi’ni coşkuyla karşılayanlar arasındadır ve devrimin başlıca sözcülerindendir. Devrim sonrası çıkan iç savaşta Mayakovski sanatını propaganda afişlerinde göstermeye başlar. Duvarlarda, direklerde binalarda Mayakovski’nin hazırladığı propaganda afişleri yer alır. Ekim devrimi ile Rusya’da fütürizmin gelişmesinin aynı döneme denk gelmesi nedeniyle fütürizm bir tür komünist fütürizm olarak algılanır ve bir araya gelen fütürist sanatçılar halka seslenmeye başlar.
“Mayakovski’nin şiirlerinden pek bir şey anlamıyorum ancak onun meydanlarda savaşacak bir uzman olduğunu hissediyorum. Onun yazdıkları siyasi açıdan belki tartışılabilir. Şiirlerinde çok fazla politik bir şey yok, insanları bir şeye davet eder bir hava yok. Şiiri komünistleri birleştirmeye yetmez. Ama politik bakış açısının doğru olduğuna inancım sonsuz.” Lenin
Lenin her zaman Mayakovski’nin edebi gücünden ve güçlü konuşmasından yararlanmaya çalıştı. Mayakovski de Devrim süresince “gerçekçi” ve işlevsel eserler oraya koydu.
John Reed
Amerikalı gazeteci John Reed, Amerika’daki Komünist Parti’nin kurucularından ve Masses isimli solcu gazetenin başyazarı aynı zamanda. Meksika Devrimi hakkında izlenimlerini yazan Reed, ardından Rusya’ya gidip Ekim Devrimi’ne tanık oldu. Dünyayı Sarsan On Gün isimli kitabını yazan Reed, Ekim Devrimi’nin önemli tanıkları arsında yer aldı. Reed ve yapıtları için Lenin övgü dolu sözler söylemişti. Redd’in hikâyesi 1982’de sinemaya da aktarıldı.
Nikolay Ivanoviç Buharin
1906’dan sonra Rus Sosyal Demokrat Partisi üyesi olan ve Lenin’in Bolşevikleriyle erkenden ilişki kurarak, Martov’un Menşeviklerine karşı duran Buharin, Bolşevik Parti’nin kritik iç çatışma döneminde, bir tür fırsatçılık örneği göstererek Stahn’i destekleyince gözden düşmekte gecikmedi ve “sağa kaymakla” suçlandı. 1938’de “Partiye, sosyal demokrat devlete ve yoldaş Stalin iktidarına karşı suç işlemek”le suçlanarak idam edildi. En önemli eserleri arasında Tarihsel Maddecilik Kuramı ve Dünya Ekonomisi ile Lenin’in önsözüyle yayımlanan Emperyalizm yer alıyor.
Kari Kautsky
Friedrich Engels’le birlikte çalışan Kari Kautsky Devrim’in 1914’e kadar Marksizmin, sosyalist hareket içindeki en önemli teorisyenleri arasında sayılıyor. Kautsky, Nisan 1917’de şekillenen Alman Bağımsız Sosyal Demokrat Hareket’in kurucularındandı.
Georgi Valentinoviç Plehanov
Marksizmin Rusya’daki ilk propagandacısı olan Plehanov, Marx ve Engels’i Rusça’ya çevirdi ve Cenevre’de ilk Rus Marksist örgüt olan Emeğin Kurtuluşu’nu kurdu. Rus Sosyal Demokrat Partisi’nin 11. Genel Kurulu’ndan sonra Menşeviklerin tarafına geçti.
A. N. Tolstoy
Tolstoy’un yazarlık kariyeri 1907 yılında çıkardığı bir şiir derlemesiyle başladı. Devrimin ilk yıllarında göçmen olarak Paris’te yaşadı. Daha sonra ülkesine geri döndü. İki kez, edebiyata yaptığı katkılardan ötürü Stalin Ödülü’nü kazandı. İkinci Dünya Savaşı sırasında enerjisini gazeteciliğe verdi ve cephe ile ilgili pek çok deneme kaleme aldı.
Kaynak: ntvmsnbc (29 Temmuz 2013)