İyi ki okudum dediğin kitaplar?

Rus Edebiyatı devlerinin tüm kitapları.

Simone de Beauvoir ve Sartre’ın yazdığı her satır.

Anna Karenina. Madam Bovary.

Nazım’ın her cümlesi.

Marx külliyatı.

Yaşar Kemal usta.

İnci Aral’ın “Ölü Erkek Kuşlar”ı.

İyi ki izledim dediğin filmler?

Potemkin Zırhlısı.

Cherbourgh Şemsiyeleri.

Hayat Güzeldir.

Uçurtma Avcısı.

Daha çok vardır ama ilk aklıma gelenler bunlar oldu.

İyi ki oynamışım dediğin oyun?

Zorba.

Paramparça.

Ayı Masalı.

Yedi kocalı Hürmüz.

Keşke oynasam dediğin oyun?

Martı’yı oynamayı çok isterdim galiba. Nina’yı.

Bir de İbsen’in “Bir Bebek Evi”nde Nora’yı oynamayı çok isterdim.

Hayatın kitap olarak yazılsa adı ne olurdu sence?

Zıt kutuplar.

En son ne için keşke şunu yapmaya mecbur olmasaydım dedin?

Hiçbir şeye.

En son neye iyi ki bunu yapıyorum dedin?

Kedileri sevip onlara bakmaya.

Arkadaş olmak istediğin bir roman kahramanı var mı?

Tehlikeli İlişkiler’deki Madam Tourvel ile arkadaş olmalıydım bence.

Piraye Pirayende Ran ile de arkadaş olmayı çok isterdim. Bence o da bir roman kahramanı, Nazım’ın bütün şiirlerinde var. Çok iyi arkadaş olurduk diye düşünüyorum.

Mesleğimizin en kolay ve en zor yanı?

Aşkla yapıldığı için çok tat vermesi en kolay yanı. Sürekli çalışmak ve hep tetikte olmak da en zor yanları. Hem tat veriyor hem de yoruyor bu aşk. Adı üstünde aşk işte.

Dünyanın hangi şehrinde yaşamak isterdin?

Tartışmasız Paris’te.

Bugüne kadar aldığın en güzel armağan?

Altan’ın bana aldığı, üfleyince üzerinde “Je’taime” yazan anahtarlık hayatımda aldığım en güzel armağan.

Anne kız röpü çok zevkliydi;)

edebiyathaber.net (5 Aralık 2018)