Hazırlayan: Mehmet Özçataloğlu

1. Neden çocuklar için yazıyorsunuz?

“Siz yaysınız, çocuklarınız ise sizden çok ilerilere atılmış oklar” diyor ünlü şair ve düşünür Halil Cibran. Çocuklar için yazmak, onları yarınlara hazırlamak sorumluluğunu gönüllü olarak üstlenmek anlamına geliyor diyebilirim. Onları ileriye fırlatacak, daha iyiye ve daha güzele ulaştıracak yay olabilmek isterim.

Öykülerim ve romanlarım aracılığıyla çocuklara ulaşmak, farkındalık yaratmak, değişik bakış açılarına yönlendirmek, düşünmelerini ve sorgulamalarını sağlamak benim çocuklar için yazma nedenlerim diyebilirim.

Örnek olarak Çocuk ve Savaş temalı üçlemeyi vermek istiyorum. Martı ve Savaş, Topun İki Rengi ve Kuzey Yıldızı çocuklara ve gençlere savaşları sorgulatmak ve barış bilinci oluşturmak umuduyla yazıldı. Umarım, amacına ulaşır.

2. Okuduğunuz ilk çocuk kitabı hangisiydi? Sizde ne gibi izler bıraktı?

Bu soru doğal olarak insanı çocukluk yıllarına götürüyor. Çok şanslı bir çocuktum çünkü babamın bir kitap kırtasiye dükkânı vardı. Kırtasiye bölümü girişte yer alıyordu ve fazla büyük değildi. Birkaç basamakla inilen kitap bölümü ise duvarları boydan boya kitap raflarıyla dolu devasa bir kütüphane gibiydi. Evimiz dükkânın üst katındaydı ve ben fırsat bulduğum anda dükkâna iner kitapların arasında saatler geçirirdim. Okumayı öğreninceye kadar resimlere bakmakla, sayfaları çevirmekle yetindim. Okula başlayıp okumayı sökünce tam bir kitap tutkunu olup çıktım. O kadar çok kitap vardı ki ilk okuduğum hangisiydi hatırlamıyorum ama beni en çok etkileyen Heidi olmuştu. Her seferinde aynı sıcaklığı hissederek, adeta yaşayarak birkaç kez okuduğumu adeta ezberlediğimi hatırlıyorum. İki üç yıl önce sinema filminin vizyona girdiğini duyar duymaz sinemaya koştum ve büyük bir zevkle izledim filmi. Adeta ailemden birileri gibi Heidi’yi, Peter’i, Büyükbabayı özlemiştim.

3. Bu kitabı keşke ben yazsaydım, dediğiniz bir kitap oldu mu?  

Küçük Prens’i keşke ben yazmış olsaydım derim hep. Aslında Heidi’yi de yazmış olmak isterdim.

4. Çocuklara yönelik kitaplardan en son hangisini okudunuz? Kitapla ilgili düşüncelerinizi kısaca belirtebilir misiniz?

En son okuduğum çocuk kitabı Şilili yazar Luis Sepulveda’nın Miks, Maks ve Meks’in Öyküsü. “Miks, Maks’ın kedisidir diyebilirim; ama aynı zamanda Maks, Miks’in insanıdır da diyebilirim,” sözleriyle öykü kahramanlarını tanıtıyor yazar.

Miks yaşlandıkça görme yetisini kaybeder. Artık kör ve yaşlı bir kedidir.  Günleri evin içinde uyuklayarak geçmektedir. Bir gün evde kendisinden başka birinin dolaştığını fark eder. Bir Meksika faresidir bu beklenmedik konuk. Miks yalnızlıktan kurtulduğu için sevinir ve onunla arkadaş olmaya karar verir. Adını Meks koyar.  Küçük fare hep bir adı olsun istemiştir ve bu dileği gerçekleştiği için mutludur. Üstelik Miks evin mutfağını ve kilerini kullanmasına ve böylece çok sevdiği yiyeceklere ulaşmasına izin vermiştir. Meks ise gözleri görmeyen arkadaşına yol göstererek, göremediği şeyleri ona anlatarak bir bakıma onun gözleri olur. Aralarında sıra dışı bir dostluk başlar. Okunmaya değer, sevgi dolu bir kitap.

edebiyathaber.net (18 Aralık 2019)