Thomas Hobbes’un “Behemoth ya da İngiltere İç Savaşının İçyüzü” kitabı Abdullah Yılmaz çevirisiyle VakıfBank Kültür Yayınları tarafından yayımlandı.
Tanıtım bülteninden:
VakıfBank Kültür Yayınları düşünce tarihinin en etkili isimlerinden İngiliz filozof Thomas Hobbes’un “Behemoth ya da İngiltere İç Savaşının İçyüzü” eserini Türkçe’de ilk kez okurla buluşturuyor. Hobbes bu eserinde çok sesliliğin, demokratik hakların ve bireysel düşüncenin önemine dikkat çekiyor.
VakıfBank Kültür Yayınları (VBKY) “Behemoth ya da İngiltere İç Savaşının İçyüzü” isimli kitabı Türkçe’de ilk kez yayımlıyor. Kitap, düşünce tarihine damgasını vuran, Avrupa siyasi fikirler tarihinin en etkili toplumsal sözleşme kuramcılarından İngiliz düşünce adamı ve siyasetçi Thomas Hobbes tarafından günümüzden 350 yıl önce (1666-1670) kaleme alındı. Türkçe çevirisi Abdullah Yılmaz’a ait “Behemoth” ayrıca Hobbes’un görüşlerini anlamak için önemli bir çalışma olarak öne çıkıyor.
Tarihin belki de en sert yüzyılı
Modern siyaset felsefesinin temellerini iki büyük eserle atan Hobbes, “Leviathan” kitabında muhafazakâr bir devlet teorisi geliştirdi. Behemoth’ta ise eşitliği ve bireysel düşünceyi ön plana çıkardı. Eserinde çok sesliliğin önemini belirten Hobbes, 1600’lü yılların ortasında yaşanan ve yaklaşık 20 yıl süren İngiliz İç Savaşı’na tanıklık etti. Tarihçiler bu yüzyıl için Genel Kriz Dönemi ifadesini kullanıyor. Öncesinde Protestan ve Katolik Avrupa’nın Otuz Yıl Savaşları’nı yaşadığı coğrafyada her şey altüst olurken yepyeni bakış açıları ortaya çıktı. Descartes, Pascal, Newton, Leibniz, Bacon ve Spinoza gibi bu dönemde yaşayan filozoflar ve bilim insanlarıyla “Aydınlanma” düşüncesi gelişti. İngiliz İç Savaşı kimi tarihçilere göre; dini reform hareketleri, iktidar gücünün kısıtlanması, krallıkların birleşmesi ve yeni kıtaların keşfedilmesine olanak tanınması açısından modern dünyanın temellerinin atıldığı bir dönem olarak belirtiliyor.
Ayrılıklar fitili ateşledi
Kitapta, parlamentoda Kral Charles’a vergi yetkisi kısıtlaması getirilmesi, yeni kaynak arayışı, parlamentonun defalarca kral tarafından feshedilmesi ve İskoçya’da patlak veren ayaklanmalarla başlayan İngiliz İç Savaşı’nın gelişmeleri inceleniyor. Hobbes, sosyo-politik açıdan görüşlerini sıralıyor. Savaşların sonunda beş milyon nüfuslu İngiltere’de yaklaşık 100 bin kişi savaşla bağlantılı hastalıklar, 85 bine yakın kişi de doğrudan savaş nedeniyle yaşamını yitirdi. Böylelikle İngiltere, nüfusunun yüzde 4’ünü kaybetti. Aynı doğrultuda İskoçya ve İrlanda’da yüz binlerce kişi savaş, açlık ve hastalık nedeniyle hayatını kaybetti. Üç Krallık Savaşları, Püriten Devrim, Büyük Ayaklanma veya İngiliz Devrimi adının da verildiği İngiliz İç Savaşı yıllarında basılan binlerce bildiri ve farklı gazete de kitapta değinilen konular arasında yer alıyor. Kitabında sonunda savaş öncesi, birinci, ikinci, üçüncü iç savaşlar ve savaş sonrası dönemin kronolojik olarak anlatıldığı İç Savaşın Zaman Çizelgesi bulunuyor.
İngiltere düşerken…
Hobbes, kitapta “Mekânda olduğu gibi, zamanda da yükseklik ve alçaklık dereceleri olsaydı, kesinlikle inanıyorum ki, zamanın en yüksek noktası olarak 1640 ile 1660 yılları arası gösterilirdi. Zira biri bu yükseklikten, Şeytan Dağı’ndan bakar gibi, aşağıya bakıp insanların, özellikle de İngiltere’dekilerin yaptıklarını gözlemiş olsaydı, dünyanın tahammül edebileceği her türden haksızlığı ve her türden aptallığı görme şansını yakalayabilir, bunların biri çifte günah ve diğeri de çifte aptallık olan ikiyüzlülüklerinin ve kendini beğenmişliklerinin eseri olduğuna tanıklık edebilirdi” diyor.
edebiyathaber.net (29 Ekim 2020)