Kent yaşamı ile birlikte kaybolmaya yüz tutan komşuluk ve paylaşma hikayesi | Zeynel Özbalçık

Ocak 26, 2022

Kent yaşamı ile birlikte kaybolmaya yüz tutan komşuluk ve paylaşma hikayesi | Zeynel Özbalçık

Amerikalı yazarlar Ferida Wolf ve Harriet May Savitz tarafından kaleme alınan, İspanyol illüstratör Elena Odriozola’nın şahane çizimleriyle ve Özgün Dündar Cihangiroğlu’nun tertemiz çevirisiyle kütüphanelerimize renk katacak şirin bir kitap.

Kent yaşamı ile birlikte kaybolmaya yüz tutan komşuluk ve paylaşma hikayesi.

Kitabın kapağından son sayfasına kadar canlı renkler ve çizimler hikâye ile bütünleşiyor. Dildeki akıcılık ve sadelik okuma hevesimizi artıyor. Masal Battaniyesi kitabında toplumu bir arada tutan değerlerin sıcak ve incelikli bir anlatımını hissediyoruz.

“Karlı dağların derinlerinde” masal anlatmayı seven ve rengarenk, kocaman bir battaniyenin üzerinde oturup masal dinleyen çocuklar varmış. Masalcı Nine her gün onlara birbirinden güzel masallar anlatırmış. Bir gün Masalcı Nine kendisini dinlemeye gelen çocuklardan birisi olan Nikolay’ın ayakkabısını delik olduğunu görmüş. Nikolay’a bir sürpriz yapıp ona kalın ve sıcak bir çorap örmek istemiş. Ancak çok kar yağdığından yollar kapalıymış ve kimse köyden çıkıp yün almaya gidememiş.

Anlattığı masallarda “her sorunun bir çözümü vardır” diyen masalcı nine düşünüp taşındıktan sonra, Nikolay’a çorap örecek yünü bulmuş.

O günden sonra köyde garip şeyler olmaya başlamış. Nikolay kapısında bir çift çorap, postacı çantasına sarılı bir atkı, öğretmen odunlukta bir çift eldiven bulmuş.

Köyde bunlar olurken masal dinlemeye gelen çocuklar artık sıkışarak oturuyorlarmış. Köylüler her gün yeni sürprizlerle karşılaşırken masal battaniyesi gittikçe küçülüyormuş. Bu durum karşısında köylüler meraklanmaya başlamışlar ve sonunda Muhtara gidip bu sırrı çözmesini istemişler…

Kışın sert ve soğuk geçtiği dağ köyünde sürprizler dolu kitap bizi unuttuğumuz değerler ile yüzleştiriyor. Masalların değer aktarımında önemli araç olduğunu biliyoruz. Ancak hızlı bir biçimde değişen ve gelişen dünyamızda bazı değerlerin önemsizleştirildiğini görüyoruz. Son yıllarda masal ve hikâye anlatıcılığının eğitimde, siyasette ve ürün pazarlamada sıkça kullanılır olması bu durumu engelleyebilecek midir, sorusunu karşımıza çıkarıyor. Amaç masalları yaşatmaksa onları özüne uygun bir biçimde yeni kuşaklara aktarmak görevi ve sorumluluğu da bize düşüyor.

“Her sorunun bir cevabı vardır” diyen masalcı nine aslında bize günlük yaşam problemlerinin insanları incitmeden nasıl çözüleceğini ve toplumsal dayanışmanın yaşamı ne kadar güzelleştirdiğini gösteriyor. Biz de bu paylaşmanın bir örneği olarak gökten üç elma düşürelim. Birini yazarlara, birini çizere, birini de çevirmene verelim. Biz okuyuculara da bu güzel kitaptan içimizi ısıtan hikâyenin sıcaklığı kalsın.

Yediden yetmişe masal okuyan, anlatan ve dinleyen herkese sevgilerimle…

edebiyathaber.net (26 Ocak 2022)

Yorum yapın