Albert Einstein’ın bilim dünyasında çığır açan İzafiyet Teorisi: Özel ve Genel Görelilik kitabı, 100. Yıldönümü Basımı alt başlığıyla Say Yayınları etiketiyle artık Türkiye’de. Kitabın, Einstein’ın bilim anlayışının temelini oluşturan doğa yasalarını basit birkaç ilkeyle kolayca anlatma çabasının tam anlamıyla karşılığını bulduğu bir eser olduğunu söylemek mümkün.
“Kütleçekiminin büyük başarısı beni müthiş mutlu ediyor. Yakın gelecekte özel ve genel görelilik kuramı üzerine bir kitap yazmayı çok ciddi olarak düşünüyorum ama ateşli bir arzuyla desteklenmeyen her şeyde olduğu gibi başlamakta zorluk çekiyorum. Ama yapamazsam, temelde basit olmasına rağmen bu kuram anlaşılmayacak.” Albert Einstein, meslektaşı Michele Besso’ya 3 Ocak 1916 tarihinde yazdığı bu mektup, ünlü dâhinin yine kendisi kadar ünlü İzafiyet Teorisi’nin yazmasındaki amacının bir özeti aslında. Zira Einstein çok dolambaçlı gibi görünen doğa yasalarının basit birkaç ilke halinde anlatılabileceğini savunuyordu.
Einstein’ın bilim anlayışının temelini oluşturan ve onun bilim anlayışının temelini oluşturan ‘basitlik’in, onun ilk olarak 1917 yılında yayınladığı İzafiyet Teorisi: Özel ve Genel Görelilik kitabında görüldüğü söylenebilir.
Kitabın önsözünde yazdığı gibi, “Başlıca fikirleri en basit ve en usta biçimde ve gerçekteki oluşma sırasını bozmadan sunabilmek için hiçbir güçlükten kaçınmamış” olsa da Einstein nezdindeki ‘basitlik’in bu kitapta o kadar da içine sindiğini görmek pek mümkün değil. Aradan 30 yıl geçip de tarihler 1947’yi gösterdiğinde, kitabın ilk Almanca baskısını yapan Viewig Yayınevi, Einstein’a yeni bir baskı yapma fikriyle gelir ancak Einstein, “Yahudi kardeşlerimin Almanlar tarafından kitlesel olarak katledilmesinden sonra hiçbir eserimin Almanya’da yayımlanmasını istemiyorum,” diyerek teklifi reddeder. Daha sonra fikrinde değişikliğe gider ve kitabın, o hayattayken göreceği son baskısına 1954 yılında onay verir. Bu yazıya konu olan İzafiyet Teorisi: Özel ve Genel Görelilik kitabının öyküsü böyle. Ve kitap artık Gülen Aktaş çevirisi, Say Yayınları etiketiyle Türkiyeli okurlarla buluşuyor.
Albert Einstein’ın kuramlarına burada uzun uzun değinmeye gerek yok. Ufak bir Google yardımıyla meselenin özünü anlamak mümkün. Biz kitaba dönelim ve bu baskının önemine biraz bakalım. Her şeyden önce İzafiyet Teorisi’nin 100. Yıl Basımı, Einstein’ın yukarıda bahsettiğim ‘basitlik’ amacına ulaşmış gibi görünüyor.
Kitapta sizi kendinizden geçirecek formüller, detaylar, kafa yakan önermelere rastlanmıyor. Einstein bu basımda okurla adeta bir oyuna girişiyor. Ona basit sorular sorarak hem zihnini açıyor hem de kuramının devamını açıklamaya giriştiği sonraki önermeleri için ufak ipuçları veriyor. Bu yaparken tren vagonlarından da yardım alıyor, sizi İstanbul Beyazıt Meydanı’na da götürüyor. Ya da Platon’da gördüğümüz gibi kendi sorularını cevaplayan basit diyaloglar oluşturuyor.
Yine kitabın sonuna eklenen ‘Bir Okuma Rehberi: On Üç Yorum’ ve ‘Okunması Önerilen Kitaplar’ bölümleri, İzafiyet Teorisi’nin daha kolay anlaşılabilmesi için yol gösteriyor. İzafiyet Teorisi: Özel ve Genel Görelilik 100. Yıldönümü Basımı’nın, bilimi laboratuvardan çıkarıp gündelik hayatın içine sokan bir kitap olduğunu söylemek mümkün.
edebiyathaber.net (25 Mart 2022)