Çizimle olan ilişkiniz ne zaman başladı?
Çizgi ile tanışmam ilkokul yıllarına kadar dayanıyor, o yıllarda çizgili defterlerimin iç kısımlarına, kenarlarına küçücük evler, köy manzaraları, ağaçlar, sevdiğim çizgi film kahramanlarını çizerdim.
O zamanki sınıf öğretmenimin ve annemin de beni bu konuda teşvik etmesi daha çok defter doldurmama sebep olmuştu.
Orta okulda da durum pek farklı değildi, olabildiğince çizmeye devam ettim, mezuniyet yaklaşırken hangi liseye gideceğim konusunda kararsızdım, neredeyse son anda Bursa’da Güzel Sanatlar Lisesi olduğunu öğrendim diyebilirim.
Hiçbir ciddi resim bilgim ya da temel eğitimim olmadan 3 aşamalı yetenek sınavlarına girdim.
2001 yılında 25. kişi, yani birinci yedek olarak, Zeki MÜREN Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Resim bölümünü okumaya hak kazandım.
Gerçek anlamda çizgi çizmeye boyamaya dair her şey adımımı o okuldan içeriye attığım zaman başladı.
2005 yılı Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi GSF Grafik Tasarım Bölümü’nü dördüncü olarak kazandım. Beş yıl boyunca bilgisayar destekli grafik tasarım eğitiminin ardından 2010’da mezun oldum.
(Kıymetli lise hocalarım Hasan MİRZA, Mustafa DOĞAN, Filiz TÜRKMEN, İsmail Şamil YAMAN, Rasim SÖLPÜK , Tahir EKİM, Ömer Faruk KAYA ve Sertap YEĞİN’e teşekkürlerimi borç bilirim.)
Çizer kitaba nasıl hazırlanır?
Yeni bir kitap işi aldıktan sonra teslim tarihini geçirmemek için zamanla yarışmaya başlıyorsunuz, çünkü yayın evlerinin de önceden planlanmış yayın takvimleri oluyor o yüzden mutlaka plan program yapmak durumundasınız.
Bu aşamadan sonra hikâyeyi okuyorum ve eskizler çizerek ana hatlarıyla resimlemeleri oluşturmaya başlıyorum. Genelde bir kitabı resimlerken ya da kendim için bir şeyler çizerken mutlaka çizdiğim konuya ve ruh halime uyum sağlayacak bir şeyler dinlerim. Bu beni daha çok resmin içine girmemde motive ediyor. Genelde evde masa başında çiziyorum, kafe vb. gibi dikkat dağıtıcı ortak kulanım alanlarından uzak duruyorum.
Zaman zaman motivasyon düşüşleri yaşıyorum böyle zamanlarda ara verip sevdiğim animasyon filmlerini izliyorum, çizgi romanlarıma bakıyorum…
Çok özel bir rutinim yok. Genelde her kitap resimlemede zaman zaman yaşanılan durumlar o yüzden özellikle ”şu kitapta şöyle oldu” diyemiyorum.
Çizimlerinizi yaparken yazar ya da editör ile nasıl diyaloglar gelişiyor aranızda?
Ben genelde editörler ile iletişim kuruyorum. Onlar resimlemeye dair ne istediklerini ne düşündüklerini benimle yazılı ya da sözlü olarak paylaşıyor. Ben de konuyla ilgi kendi fikirlerimi anlatıyorum. Bir zaman sonra her iki tarafın da birbirini anlaması ve ortak noktada buluşması daha kolay hale gelebiliyor. Bunlar dışında projeye bağlı olarak pek farklı diyaloglar olmuyor.
Sanatınızı/çizimlerinizi beslemek için neler yapıyorsunuz?
Birkaç başlık altında sıralamak daha iyi olur.
-İşini iyi yaptığını düşündüğüm yerli ve yabancı çizerlerin işlerini sosyal medyadan, kitaplardan ve başka platformlardan inceliyorum.
-Yeni çizerler keşfetmenin yanında yakın çevremdeki çizerlerden de tavsiye veya fikir alıyorum. Birbirimizin işlerini kritik edip nasıl daha iyiyi elde ederiz diye kendi aramızda da söyleşiyoruz.
-Grafik roman, çizgi roman, foto roman gibi mecraları incelemek birçok açıdan faydalı, ayrıca animasyon filmleri, çizgi filmler de yaptığım iş için çok eğitici ve fikir verici olabiliyor.
-Öte yandan henüz ”benimle özdeşleşti” denilebilecek bir tarza bağlı kal(a)madım, birden fazla tarzda resimleme yapabiliyorum, bu da beni hala farkında olur/olmadan yeni şeyler denemeye yöneltiyor.
-Gözlemlemek! Görsel hafıza kütüphanenizi olabildiğince canlı tutmak, ne çiziyor olursanız olun kesinlikle çok ama çok faydalı!
Bir kitabın rafta yerini alana kadar geçirdiği mutfak sürecini çizer cephesinden anlatır mısınız?
Öncelikle yayınevinin editörü benimle mail üzerinden iletişime geçiyor, proje hakkında gerekli olan bütün detayları konuşuyoruz, anlaşma sağlandıktan sonra, hikâyeyi okuyorum sonra eskiz aşaması ve en son resimlemenin kendisi, resimleme bitince çizimlerimi editöre teslim ediyorum, bu noktadan sonra kitabın basımı, dağıtımı ve diğer detaylar ile yayınevi ilgileniyor.
(Özel teşekkür*: Çocuk kitapları çizmeme sebep, her daim yanımda olan canım dostum Ceyhun Şen’e)
edebiyathaber.net (20 Ağustos 2022)