Orta Doğu coğrafyası. Dünyanın en eski ve en verimli toprakları üzerine kurulu ve durmaksızın devam eden savaşlara, ölümlere, kıyımlara sahne olmuş kara parçası. Yazar Omer Friedlander bu acılı topraklardan yetişmiş Yahudi bir yazar. Kutsal Topraklarda Hava Satan Adam ilk kitabı. Filistin, İsrail gibi haritada bile birbirinin içine girmiş bu coğrafyanın derin ve karmaşık acılarından inanılmaz ve asla unutamayacağınız kurgular yazmış. Birinci tekil ağızdan ve sizi de elinizden tutup o olayların içinde o coğrafyada gezdiriyor. Kâh gülümseyerek daha çok da derin bir hüzünle okuyorsunuz. Hatta okumaktan öte seyrediyorsunuz. Neredeyse dokunarak.
Kitaba adını veren öykü yoksulluğun, savaşın kısacası felaketin olduğu coğrafyalarda sıkışan gerçek hayatların nasıl da hayallere, masallara ve yalanlara sığındığı üzerine. Bir baba ve kızının gerçekle mücadelede hayallerini satışa çıkarmaları. Çok dokunaklı.
Yafa Portakalları. Bu öyküde ise bir portakal bahçesinde bütün bir ülke yasının fotoğrafı var. O katmanlı kötülüğün ve karmaşanın içinde oturup etrafa bakınıyorsunuz. Yafa portakallarının içinde saklanmış o talihsiz geçmiş.
Kontrol Noktası. Okurken hıçkıra hıçkıra ağladım. İnanılmaz bir anlatım. Herhalde bu öyküyü okuduktan sonra şehit haberlerini yüreğim dayanamayacağı için seyretmeyeceğim. “Bu dünyanın bir cehennem olduğuna inanıyorum. Cehennemin kıyısında yaşıyoruz.” Evet bazılarımız bu cehennemin içine düşüyor bazılarımız kıyısından dehşetle seyrediyoruz her an içine düşme korkusuyla.
Şiva’yı yürümek. Bu da savaş karşıtı bir öykü. Bir engelli anne ve kızının savaşta hangi oğullarının öldüğünü anlamak için o vahşet dolu yola çıkmaları. Yol boyunca başlarına gelenler ve bu arada ruhsal çatışmaları. Hayatın hüznü bazen neredeyse gülünesi oluyor.
Kum koleksiyoncusu. Sina Çölü, Lut gölü. Çöl coğrafyasında kaçakçı bir bedeviyle Yahudi bir kızın imkânsız aşkı. Her şeyin kumdan olduğu bir yerleşim yerinde aşkların da nasıl dağıldığı üzerine. Kim bilir belki hepimiz bir kum fırtınası içindeyizdir. O nedenle dünya bu kadar karmaşık, sevgisiz ve acımasız. Hepimizin gözlerine kum dolmuş olabilir.
Kitaptan sadece bir öykü okuduğunuzda bile bunun ilk kitap olduğuna inanamıyorsunuz. Sonra yazarın kaç yaşında olduğuna bakınca şaşkınlığınız iyice artıyor. Friedlander 1994 doğumlu. Olacak şey değil gibi.
Öykülerin bu kadar akıcı ve duygularınızı ele geçirmiş olmasında tabii ki çevirinin de çok önemi var. Çevirmen Nuray Önoğlu nefis bir öykü diliyle yazarın muhteşem kurgularını taçlandırmış bence. Ayrıca dipnotları harika. İsrail ve Filistin hakkında çok şey de öğreniyorsunuz.
Mutlaka bu öykü kitabını okuyun. Okuduktan sonra Orta Doğu, Filistin, Batı Şeria, İsrail haberlerini daha farklı bir duygusallıkla dinleyeceksiniz. Haritaya bakarken bile ağlayabilirsiniz.
edebiyathaber.net (7 Mart 2023)