Orda bir köy var uzakta
O köy bizim köyümüzdür.
Gezmesek de, tozmasak ta
O köy bizim köyümüzdür.
Ahmet Kutsi Tecer Kudüs’te doğmuş ancak ailesi Kemaliye’nin Apçağa köyünden. Apçağa köylüleri köy meydanına bir Ahmet Kutsi Tecer Kültür Evi yaptılar. Leyla Tecer babasının özel eşyalarından ve kitaplarından bir bölümünü buraya vermiş. Son özel eşyalarını Apçağa Köyü Derneği başkanı Hadi Yurdakul’a vereceği gün, Hadi Bey, eşi ve kızıyla birlikte ben de, Ahmet Kutsi Tecer’in ölümünden önce yaşadığı eve gittim. Leyla Tecer’le konuştum. Leyla Tecer 78 yaşında emekli bir tiyatro sanatçısı. 1968 yılında Ankara Devlet Tiyatrosunda oyunculuğa başlamış, 1981 yılında da yönetmen olarak çalışmaya başlamış. En son yönettiği oyun Turgut Özakman’ın “Kanaviçe”si. Emekli olduktan sonra 2007’de babasının “Köşebaşı” adlı oyununu yönetmek fırsatını bulmuş. Bu oyun Cumhuriyet Tiyatrosu tarihinin önemli bir ilki. Ayrıca İngilizce’ye çevrilen (çev.Nüvit Özdoğru) ve ABD’de oynanan ilk Türk oyunu.
Leyla Tecer yaşamı boyunca babasını anlatmış, kitaplar yazmış. Çünkü Ahmet Kutsi Tecer Ankara Gazi Lisesi, Sivas Lisesi, Galatasaray Lisesi ve Güzel Sanatlar Akademisi’nin ( bugün Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi) efsane öğretmeni. Sivas’ta aynı zamanda Milli Eğitim Müdürü. Muzaffer Sarısözen’le tanışınca birlikte çalışmaya başlıyorlar. Halk Şairleri ile buluşuyor. Âşık Veysel’i keşfediyor. Halk türkülerine çok önem veriyor. Daha sonra Sarısözen’i Ankara Devlet Koservatuarı Halk Müziği bölümünün başına atıyor, ona yol açıyor. Sivas’ta Tecer Dağını çok sevmiş olmalı ki 1934 te soyadı yasası çıkınca Tecer soyadını alıyor, ağabeyi de bu soyadını kabul ediyor. Pek çok sanatçının, yazarın yetişmesinde katkıları oluyor.
TABİİ ÖNCE O ŞİİR
Leyla Tecer’in tüm belgeleri vererek Turgut Çeviker’in yayına hazırladığı “Ahmet Kutsi Tecer’e Armağan” ile Leyla Tecer’in hazırladığı “Ahmet Kutsi Tecer’in Bütün Şiirleri” kitaplarını inceledim.Yıllardır önce Cumhuriyet Pazar’a “Orda Bir Köy Var Uzakta” için, o şiir Apçağa köyü için yazılmıştır diye yazmıştım; çok karşı çıkan olmuştu. Bu kez Leyla Tecer’e sordum. O da şöyle açıkladı: “Dönemini, yaşamını, Anadolu Sevdasını göz önünde bulundurursak bu şiiri, o yıllarda ulaşılamayan, yolu olmayan, unutulmuş bütün köyler için yazmıştır. Köyün adının Cumhuriyet’le ortaya çıktığını, ondan önce yok sayıldığını Melih Cevdet Anday’ın Cumhuriyet Gazetesindeki bir yazısından (1979) alıntılayabiliriz. Yüzyıllarca o köy orada durdu; ama aydınlarımızda, düşünürlerimizde, sanatçilarımızda hakları yenen kırsal bölge emekçilerinin saygıdeğer topluluğu anlamında bir köy kavramı yoktu. Şimdi Tecer’in şiirine gülenler ya da sinirlenince, bir de babalarına sorsunlar durumu, bakalım köy ne demekmiş babalarının gençliğinde.”
CEYHUN ATUF KANSU SOYADI ANAHTARIDIR OZANIN
Tecer Sivas yöresinde bir dağdır. Yağmurlu bir istasyon. Demiryolu Erzincan’a doğru uzanır ve karayolu ıssızlığın ortasından Kangal’a sapar . Kel tepeler ve yaylalar çobanlar başlar. Biz Tecer istasyonunda duralım. Yağmurlu bir günde ve de akasyalar altında…
“Orda bir dağ var uzakta…
O dağ Tecer dağıdır. Ahmet Kutsi’nin soyadı halk coğrafyasından gelir.”
(Varlık, 1967)
Ahmet Kutsi Tecer 1930-1934 yılları arasında Sivas’ta lisede edebiyat öğretmenliği yapmıştır.
Yine Kansu’ ya göre “Sonraları bir tutam şiire sinecek halk kokusunu Sivas’ta damıtmıştır Tecer.”
MELİH CEVDET ANDAY NE DİYOR
“Bir toplantıda hekimlerden biri Rahmetli Ahmet Kutsi Tecer’in; Orda bir köy var uzakta şiirini yermekle kalmamış hatta alaya almıştı; “ hele gençlerimiz nasıl kızıyorlar bilseniz!” demişti o şiirin ilk bakışta insanı durduran, gülümseten demeyeyim ama yadırgatan bir yanı vardır gerçekten. Bilmediğimiz gitmediğimiz bir köy nasıl bizim köyümüz olabilir! Dahası gitmesek de görmesek de ne çıkar anlamını taşır o dizeler, böyle aramızda kendiliğinden bir bağ varmış anlamını. Gerçi Kutsi Tecer buncasını söylemiyor, varmış anlamını söylemiyor ama okuyan çıkarıyor bu anlamları şiirden, çıkarınca da gülüyor ya da kızıyor ozanın saflığına; “bu ne biçim köy sevgisi köylü anlayışı! diye soruyor.(…) Viyana başkanı ile kentlerdeki nüfus sorunu üzerinde konuşurken, evet büyük derdimiz de demiş halk kentten köylere göç ediyor, sosyalist ülkelerde ise Kolhoz ve Sovhoza Kırsal Fabrika adı verilebilir. Bu gidişle yarınki ozan, Orda bir köy var uzakta/ o köy bizim köyümüzdü diye ağlayacak.Köylerimizi görmek için acele edelim geçip gidiyor çünkü.” İşte böyle diyor büyük şair/ozan Melih Cevdet Anday 1979’da Cumhuriyet gazetesinde yazdığı yazıda.
APCAĞA KÖYÜNDE AÇILAN KÜLTÜR EVİ
Ahmet Kutsi Tecer’in sülalesi Kemaliye’nin Apçağa köyünden. Apçağa kültür ve kalkınma derneği, köy meydanına örnek yerel mimaride bir kültür evi yaptı. Bütün Apcağalıların katkısıyla. Apçağa köyünün etnoğrafik eşyaları bu kültür evinde sergileniyor. Bir köşe camekan içinde Ahmet Kutsi Tecer’in eşyaları var; Gözlüğü, çantası, şapkası, kitapları. Bu röportajı yapmak için dernek başkanı Hadi Yurdakul ile Leyla Tecer’in evine gittik. Leyla Tecer yine aile için önemli parçalar verdi kültür evinde sergilenmesi için. Yıllardır sakladığı daktilosunu bazı özel eşyalarını teslim etti. Apçağa derneği girişinde Ahmet Kutsi Tecer’in o ünlü şiiri asılı. Leyla Tecer Apçağa köyünün babasına gösterdiği vefadan/ilgiden çok memnun. Ülkemizin çok önemli bir şair/kültür insanını bu yazıyla anmış oldum. Evet orada bir köy var uzakta; Apçağa’ya gidin gezin görün Çekül vakfının tarihi kentler birliğinin ödül verdiği bu örnek köyün meydanında oturup Ahmet Kutsi Tecer’in dizelerini anımsayın.
edebiyathaber.net (4 Mayıs 2023)