Bilginer; Türkiye’de en son 1947’de sahnelenen ‘Antonius ile Kleopatra’ adlı oyunla ilgili Türk Hava Yolları’nın SkyLife dergisine röportaj verdi.
Edebiyat efsanesi
‘Antonuis ile Kleopatra’da öne çıkan ‘Ölçülebilir aşk zavallıdır’ düşüncesi. Sizce de öyle mi?
Oyunun arkasında iktidar, savaş gibi birçok şey varken aslında çok büyük bir aşk anlatılıyor. Hatta bazıları der ki; dünya edebiyatının en büyük aşkı bu. Belki tarihin en büyük aşkı. Muhteşem bir aşk. Ölümüne bir aşk. Antonius’un söylediği ‘Kendine başka bir dünya bulacaksın’ sözü de, ölümde birleşmelerine dayanıyor. Antonius öldükten sonra Kleopatra yaşamaya devam etseydi, bugün bu aşk efsane olmazdı.
İktidar önemli değil
Antonius’un ‘Kendine başka bir dünya bulacaksın’ sözlerinde bir meydan okuma var mı?
‘Bu dünyada senin sorduğun sorunun yanıtı yok’ demek istiyor. “Ya ben ölçmeye kalkarsam” diyor Kleopatra. Nitekim Kleopatra hep Antonius’un aşkını ölçüyor. “Hadi bakalım şimdi ne yapacaksın. Savaştan kaçıyorum. Peşimden mi geleceksin, orada mı kalacaksın?” Antonius peşinden gidiyor. Şimdi Kleopatra’nın duygusu şu: ‘Kaybetti savaşı. Ay ay ay, beni seviyor bu adam!’ İmparatorluk gidiyor. Mülk, para, iktidar hiçbiri önemli değil.
Antonius gerçekten aşkını kanıtlama düşüncesiyle mi peşinden gidiyor Kleopatra’nın?
Siz gitmez misiniz? Hiç aşık oldunuz mu? Aşk için gidilir. Başka ne için gideceksiniz zaten? Gidilecek başka sebep var mı? Aşk zaten kendini bulmak değil midir? Kendinin peşinden gidiyor. Öbürü aşk değil. ‘Ay bu kızı pek beğendim.’ ‘Ay bu adamı pek sevdim.’ Ötekisi aşk. Kendini bulmak var orada. O ve ben olamaz; biz var. O gidiyorsa ben de giderim. Ölümse ölüm…
Hepimiz maskeliyiz
Bir insan nasıl farkına varır ki bunun?
Kendinizi anlamaya çalışarak… Kendinize dürüst olarak. Kendinize dürüstseniz hata yapma ihtimaliniz yok. Her türlü sorunun cevabını bence yastığa başınızı koyduğunuzda, yalnızken vermelisiniz. Birine cevap verdiğiniz zaman, başka kaygılar devreye girebilir. Ben sizi mutlu etmek için başka türlü konuşabilirim ama kendi kendime yalan söyleyemem. Samimiyet, sahicilik de buradadır. Eğer samimiyseniz, sahiciyseniz soruların yanıtlarını bulmak çok kolay. Hayat niye zor biliyor musunuz? Hepimiz maske taktığımız için zor.
“Bu oyun açık havada oynanacak. Işık yok, dekor yok. O zaman göreceğiz kim oyuncu kim değil diye. Tiyatro sanatının tek olmazsa olmazı oyuncu. Oyuncu olmazsa sinema var. Yönetmenin sanatı o çünkü. Sadece tiyatro oyuncunun sanatı.”
Aşk ve iktidarın çatışması trajediye neden oluyor diyebilir miyiz?
Sürekli karşılaştığı ikilemler Antonius’un sonunu hazırlıyor. Halbuki gönlünün istediği yerde kalsa, her şeyi boş verse… “Ben sorumluluk sahibiyim, ordumun başına geçmeliyim” dediği an geçmiş olsun. Bunları bir kenara bırakıp sizi peşinden koşturabilecek tek şey nedir? Aşktır. Aşk nasıl bir şeydir? Günümüzde hâlâ var mıdır? 21’inci yüzyıl aşkı neye benzer? İşte bütün bunları düşünmemize, kendi kendimize tartışmamıza yol açan şeyler var bu oyunda.
Kaynak: internethaber.com