Biz çocukken ansiklopedi okumak, sözlük okumak gibi alışkanlıklar vardı. Normal bir kitap okur gibi sayfa sayfa okurduk ansiklopedileri, sözlükleri. Özellikle şair büyüklerimizin sözlük okumanın şair adayının sözcük dağarcığını geliştireceğini ve imge dünyasını zenginleştireceğini söylediklerini anımsarım. Ben de o niyetle TDK’nın Türkçe Sözlüğü’nü, Ferit Devellioğlu’nun Osmanlıca-Türkçe Lügatı’nı okumuştum.
Şairlerin, yazarın dünyasını kavramakta onların kullandığı sözcüklerin izini sürmenin önemini ise Yaşar Kemal’in eserlerini okurken fark etmiştim. Yazar sözlüğü denilince aklıma ilk olarak Ali Püsküllüoğlu’nun “Yaşar Kemal Sözlüğü” gelir. Sanırım büyük ustadaki dil zenginliğini, kullandığı değişik ya da alışılmadık sözcüklerin çokluğunu anımsamamızdır bunun nedeni. Yaşar Kemal Çukurova’yı sadece mekân ya da roman kahramanı olarak değil sözcükleriyle de var etmiştir.
Şairlere sorulursa da “Ece Ayhan Sözlüğü” diyeceklerdir. Ece Ayhan’ın şiirine nüfuz etmenin yolu onun sözcüklerini doğru anlamlandırmadan geçer. Ender Erenel’in hazırladığı bu sözlük Yeni Dergi’nin 1969’da yayınlanan 54. Sayısında yer almış ve daha sonra bazı dergilerde yeniden yayınlanmış. İnternette aranınca da bulunabiliyor. Ece Ayhan’ın üç şiir kitabını, Ortodoksluklar’ı, Bakışsız Bir Kedi Kara’yı ve Kınar Hanımın Denizleri’ni ele alan bu çalışma genişletilmeyi bekliyor. (Ece Ayhan Sözlüğü / Ender Erenel | Epigraf: Online Türkçe Edebiyat Arşivi (fisek.com.tr).
Yazar sözlüğü bilgimiz Yaşar Kemal ve Ece Ayhan’la sınırlı. Oysa biraz araştırma ile akademik alanda birçok yazar sözlüğü çalışması yapıldığı anlaşılıyor. Prof. Dr. Mehmet Mehdi Ergüzel konuyla ilgili bir yazısında “Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde dört doktora, bir yüksek lisans tezi olarak; “Ahmet Haşim Sözlüğü” (N.Gelgör: 2019), “Yahya Kemal’in Şiirlerinin Sözdizimi ve Söz Varlığı” (S.Selimi:2019), “Nihal Atsız Sözlüğü” (M.Yıldıran:2020), “Gaspıralı İsmail Sözlüğü” (S.Gencalieva: 2020) ve “Yahya Kemal’in Örnekli Sözlüğü” (F.T.Akar: 2020) nü tamamlattık” diye yazmış. (Prof. Dr. Mehmet Mehdi ERGÜZEL: ŞAİR ve YAZAR SÖZLÜKLERİ MESELESİ – 59 Haber Tekirdağ – 59 Haber Tekirdağ). Daha birçok yazar ve şair hakkında akademik düzeyde sözlük çalışması yapıldığını biliyorum ama ne yazık ki bu çalışmalar akademik dünyayla sınırlı kalıyor ve normal kitap okuruna ulaşmıyor.
“Amacımız, birçok kişiyi sanatın, metinlerin okumalarındaki farklı yolları keşfetmek için bir araya getirmek. Yeni okuma, araştırma ve yorumlama pratikleri bulabilmenin yolları üzerine birlikte düşünmek” diye yola çıkan Sanat Kritik grubu internet sitelerinde bir süredir yazar sözlükleri çalışmalarını paylaşıyordu. “47’liler İçin Bir Sözlük Denemesi”, “Cüce İçin Sözlük Çalışması”, “Mektup Aşkları İçin Sözlük Çalışması” ve “Benim Sinemalarım İçin Bir Sözlük Denemesi”ni hemen anımsamak mümkün. Zamanla bu çalışmalarını geliştirmişler ve tek tek eserlerle sınırlı kalmayıp yazarların bütün eserlerini ele alan ekip çalışmaları yapmışlar. Amaçları edebiyatının sözvarlığının bir bütün olarak ortaya konulmasına katkı sağlayacak çalışmalar yapmak.
Bu çalışmaların ürünleri de kitaplaşmaya başladı. Dizinin ilk kitabı “Şule Gürbüz Sözlüğü”. Yayın Yönetmeni: Seval Şahin, Editör: Fatih Bakırcı, yazarlar: Dilara Türkeli, Gamze Çelik Başaran, Gülhan Erdem, Hilal Yılmaz, Hüseyin Sebetçi, Okan Erman, Sedef Buğday, Selman Çiçek, Tunç Yalçın ve Yeşim Aydoğan. Geniş bir ekip halinde çalışmışlar ve Sanat Kritik Yayınları’ndan 400 sayfalık bir eser çıkmış ortaya.
“2000 sonrasının önde gelen yazarlarından Şule Gürbüz, ilk yapıtı Kambur’dan itibaren insanın dünyadaki varlığını konu edinen, bu varlık üzerine düşünen yapıtlar kaleme almıştır. Dolayısıyla yapıtlarında konu edindiği bu “varlık”la ilgili kullandığı pek çok kelime ve kelime grubu kendine özgü sentaks içinde dikkat çekmektedir” diye tanıtılmış çalışma. Şule Gürbüz’ün şu ana kadar yayımlanmış Kambur (1992), Zamanın Farkında (2011), Coşkuyla Ölmek (2012), Öyle miymiş? (2016) ve Kıyamet Emeklisi (iki cilt, 2022) adlı beş yapıtından hareketle, iki yıllık bir çalışmayla hazırlanmış “Şule Gürbüz Sözlüğü”.
2981 sözcük belirlenmiş. Türkçenin yanında Arapça, Farsça, Yunanca, Fransızca kökenli sözcükler kullanıyormuş Şule Gürbüz. Güzel olan sözcükleri tanımlamakla kalmamaları bu sözcüğü yazarın hangi eserinde kullandığını belirtip yine o eserden cümle alıntısıyla örnekli hale getirmeleri. Böylece sözcüklerin izini eserlerde sürmek mümkün olduğu gibi yazarın onları nasıl kullandığını da görmüş oluyorsunuz.
Şule Gürbüz’ün eserlerinde dini, tasavvufi kavramlar ve doğu ve batı felsefesinin önemli bir yer tuttuğu anlaşılıyor. Sözcükleri kullanımından da onun anlatı dünyasını, üslubunu nasıl kurduğunu anlamak mümkün. Yaşayan, üreten bir yazar olarak Şule Gürbüz’le ilgili bu çalışma yazarın her yeni yayınlanan eseri ile genişlemek durumunda, yoksa eksik kalacak. O nedenle çalışmayı kitap bütünlüğünde görmek iyi olsa da canlı ve dinamik kalabilmesi için internette yayınlanmasında ve yeri geldikçe ekler yapmakta fayda görüyorum.
Dizinin ikinci kitabı “Bilge Karasu Sözlüğü”nü yine Fatih Bakırcı editörlüğünde, Abdullah Ezik, Esin Hamamcı, Meryem Çakır, Seval Şahin, Uğur Erden ve Yağmur Yıldırımay hazırlamış. Bilge Karasu kendine has evreni, anlatımı olan yazarlardan. Türkçe kullanımına özen göstermiş. Arapça, Farsça, Fransızca gibi Türkçeyi etkileyen dillerden gelen sözcükleri kullanmamaya çalışmış ya da onların yerine önerilen Türkçe sözcükleri kullanmış. Büyük bir yazar olmasının yanında önemli bir dil işçisi olarak da Bilge Karasu’nun değerini bu sözlük çalışması ile bir kez daha anlıyoruz. Karasu’nun eserlerinden 780 sözcüklük bir çalışma çıkmış.
Dizinin üçüncü kitabı “İhsan Oktay Anar Sözlüğü”. Editör: Fatih Bakırcı, Yazarlar: Abdullah Ezik, Esin Hamamcı, Fatih Bakırcı, Meryem Çakır, Seval Şahin, Uğur Erden ve Yağmur Yıldırımay. İhsan Oktay Anar eserlerinde gemicilik, denizcilik, tıp, farmakoloji, botanik, musiki gibi farklı bilim ve sanat alanlarına özgü kelimelerin yoğun bir şekilde kullanmasıyla tanıdığımız bir yazar. Arapça ve Farsça kelime ve tamlamaları kullanmayı seviyor. Hemen her kitabı için adeta yeni bir sözlük oluşturuyor. Sözlük çalışması Anar’ın yapıtlarında daha çok Yunanca, Latince, İtalyanca, Fransızca, İngilizce kökenli denizcilik ve gemicilik terimlerini kullandığını ve bu kelimelerin Türkçe söyleyişlerini tercih ettiğini ortaya çıkarmış. 1890 maddelik bir sözlük oluşmuş.
Sanat Kritik Yayınları’ndan çıkan “Şule Gürbüz Sözlüğü”, “Bilge Karasu Sözlüğü” ve “İhsan Oktay Anar Sözlüğü” baştan sona sayfa sayfa okunacak, okunurken sözcük ve deyimlerin geçtiği cümleler izlenerek yazarın o eserini yeniden okumaya özendirecek nitelikte çalışmalar. Diğer yandan bu yazarların eserlerini okurken başvurulacak bir kaynak olarak da birer başucu eseri niteliğindeler. Tüm edebiyat severlere, araştırmacılara ve eleştirmenlere öneriyorum.
edebiyathaber.net (31 Ocak 2024)