Yazarın Odası: Bünyamin Tan | Meltem Dağcı

Haziran 13, 2024

Yazarın Odası: Bünyamin Tan | Meltem Dağcı

Edebiyatçıların yaşamlarını, yazdıkları mekânları, son zamanlarda okuduğu kitapları bu defa yakınlarının gözünden mercek altına almaya çalıştık. Yazar Bünyamin Tan’ı, arkadaşı Adil Öztürk ile konuştuk.

Yazılarını nerede yazar? Yazarken denk geldiğinizde o an yaşadığınız ilginç bir anınız oldu mu?

Bünyamin hoca genellikle çalışma odasında yazmayı tercih eder. O da çoğu yazar gibi inziva odasında, kendisiyle tam bir yalnızlık içinde çalışarak konuşturur kalemini. Yazarken müzik dinlemekten hoşlandığını biliyorum. İlginç bir anımız olduğu söylenemez ancak müzik tavsiyeleri hayli ilham verici diyebilirim.

Arkadaşınızla yazı/okuma üzerine neler paylaşırsınız?

Bünyamin ile sık sık okuduğumuz kitaplar ve yazılar üzerine derinlemesine sohbetler ederiz. Yeni bir kitap keşfettiğimizde mutlaka birbirimize öneririz ve bu kitapları tartışırız. Bazen birbirimize kısa öykülerimizi veya yazılarımızı göndeririz, ardından eleştirilerimizi ve yorumlarımızı paylaşırız. Yazılarımızdaki güçlü ve zayıf yönleri birbirimize gösterir, birbirimizi geliştirmeye çalışırız.

Yazdıklarıyla ilgili sizden ne tür fikir/ öneri alır?

Bünyamin, özellikle karakter gelişimi ve diyaloglar konusunda benim fikrimi alır. Yeni bir karakter yaratırken ya da bir sahnede nasıl daha doğal diyaloglar yazabileceğini tartışırız. Ayrıca, hikâyenin temposu ve olay örgüsünün tutarlılığı üzerine de fikirlerimi sorar. Bazen yazılarında kelime seçimlerini gözden geçirmemi ister, daha etkileyici ve doğru ifadeler bulmak için birlikte çalışırız.

Yazı yazarken vazgeçemediği ritüelleri nelerdir?

Bünyamin’in yazarken vazgeçemediği birkaç ritüeli var. Öncelikle yazmaya başlamadan önce mutlaka bir fincan kahve hazırlar. Yazarken arka planda az önce sözünü ettiğim müzikler çalar. Ayrıca, genellikle çoğu yazarın yaptığı gece vakti, herkesin uyuduğu saatlerde yazmayı tercih eder. Bu zaman diliminde daha verimli olduğunu söylüyor. Bir de masasının üzerinde daima bir not defteri ve kalemi bulunur; aklına gelen fikirleri hemen not alır.

Son olarak, elinde en son gördüğünüz kitapları öğrenebilir miyiz?

En son okuduğu roman, çevirisini yaptıklarını saymazsak, Adil Öztürk’ün Güneş Tohumu serisinin ilk kitabı olan Aylaklar, Arsızlar, Âşıklar idi.

edebiyathaber.net (13 Haziran 2024)

Yorum yapın