Acı verici bir dans, korkutucu bir tango… | Öyküm Deniz

Kasım 30, 2024

Acı verici bir dans, korkutucu bir tango… | Öyküm Deniz

Şimdi üzerinizdekileri değiştirin, ayakkabılarınızı giyinin ve evinizin eksiklerini gidermek için her zaman gittiğiniz o markete gidin. Yoğurt, ekmek, birkaç çeşit sebze, su ve bilumum yiyecekleri sepete doldurduktan sonra bir diğer ihtiyacınız da Narsist Birinden Nasıl Kurtulursunuz? adlı kitabı almak olacak. Çünkü biliyorum, hepinizin hayatından en az bir narsist birey geçmiştir. Derin yaralar açmıştır o da kesin. Ayağa kalkacağım diye kendinizi motive ederken aylarınız geçmiştir. İyileşiyoruz, yıkılmayın sakın.

Psikolog ve travma terapisti Dr. Sarah Davies; 2007’den beri ruh sağlığı 2013 yılından beri de narsistik istismar, bağımlılık ve bunlarla alakalı gerçekleşen travmaların tedavisi üzerine çalışmış; 2023 yılında ise bu bilgi ve deneyimlerini paylaşarak narsistik istismara uğramış farkında olan ya da olmayan insanlara bu istismardan uzaklaşma yollarını anlattığı kitabı How to Leave a Narcissist … For Good: Moving On From Abusive and Toxic Relationships ‘i yayımlamıştır. 2024 yılının sonuna Ömer Anlatan çevirisi ile yetişen Narsist Birinden Nasıl Kurtulursunuz?, Timaş Yayınları tarafından okurla buluşturuldu.

Kitabın ana fikrini soracak olursanız Davies’in kitabın sonunda anlattığı hikâyeyi örnek verirdim. Bir derenin başında duran ve karşıya geçmek isteyen akrep, kurbağa ile karşılaşınca kurbağanın yardımını ister. Kurbağa akrebin kendisini sokmasından korktuğu için başta kabul etmez. Akrep kurbağaya kendisini hiç sokmayacağına dair bir söz verir. Zaten sokarsa ikisinin de öleceklerini, bunu istemediğini söyler. Kurbağa sonunda inanır ve akreple birlikte derenin üzerinden geçerek karşıya geçmeye çalışırlar. Fakat derenin tam ortasında akrep kurbağayı sokar. Kurbağa sokmanın etkisiyle acı içinde boğulurken akrep de ondan farksızdır. Beni neden soktun diye soran kurbağaya “Ne yapayım, akrebim ben.” diye cevap verir. Doğası gereği akrep akrepliğini yapmıştır, bunda anormal hiçbir durum yoktur. İşte narsist insan da narsisttir. En çok kendisinin görülmesini, sevilmesini ve önemsenmesini ister. Bunun gerçekleşmesi için manipüle eder, ezer, şiddete başvurur veya suçlar. Özür de dilese, bir daha yapmayacağını da söylese narsist narsisttir işte. Akrebin akrepliğini yapması kadar normaldir bu durum da. Fakat kitabın içeriği narsist insanların neden narsist olduğunu anlatmaktan çok narsist insanlara maruz kalmış insanları iyileştirmek üzerinedir. Narsisizmi tanıdınız peki şimdi ne yapacaksınız? Bilmediğiniz o yolda elinizi Dr. Sarah Davies tutmak için gönüllü oluyor.

İsmini karizmatik ve yakışıklı bir avcı olan Yunan karakteri Narkissos’tan alan “narsizm” hikâyeye göre intikam tanrıçası Nemesis tarafından gördüğü ilk insana âşık olmakla cezalandırılan Narkissos’un göl kenarında sıcak bir günün ağırlığını atlatmak için dinlenmeye çekilmişken gölün yüzeyinde kendi yüzünü görmesi ve dolayısıyla kendisine âşık olmasından doğup, bu zamanın en problemli durumlarına yol açan kelimesini de yaratmış oldu. Çoğunlukla geçmişte aile bireylerinden gerekli ilgiyi almadan büyümüş çocukların yaş almasına rağmen “Hiç büyüyememiş bu!” diyebileceğiniz çocukça hareketlerine devam etmesi, o hep eksik kalan ilgiyi sürekli çevresinden sömürerek doldurmaya çalışan -elbette ki asla dolduramayan- insanların tanımı olarak kullanılan narsistik kişilik bozukluğu için Dr. Sarah Davies’in maddeler halinde yazmış olduğu belirleyici özelliklerinden birinin altını çizmişim: Hayran olunmaya ve dikkat çekmeye patolojik bir ihtiyaç. Sanırım en net ve dolayısıyla en yaralayıcı madde bu oldu benim için.

Narsisizm ve narsist insanları tanımak adına ihtiyacınız olan bütün bilgiler kitabın içinde sizleri bekliyor olacak. Meraklıları için bu kadarı bile yeterli fakat madem masayı kurduk hep birlikte oturuyoruz. Ben de sizinle narsist bir insanla bir ilişkiyi yaşamak ne kadar zor anlatmak isterim. Her zaman bilgiden çok örnekle daha iyi anlıyor insan gerçekleri. Bahsi geçen eski erkek arkadaşımla yıllarımız geçti. Belki bir klinik vaka değildi ama toksik sayılacak boyutta narsisizmi hissediliyordu. Bana “Bunu fark ettikten sonra mı ayrıldın?” diye soracak olursanız, maalesef hayır. İşte bu kitapta Sarah Davies tam da bunu yapmamız gerektiğini anlatıyor aslında. Çünkü bizim gibi kendisinden önce karşısındakinin mutluluğunu, huzurunu düşünen insanlar karşı tarafı kendi ruhundan doyurmayı görev edinmişlerdir. Düşünün ki yazmış olduğu bir kitap için günaşırı övülmek ve kitabının çıktığını hatırlatmamı isterdi. Bir gün bana bulunduğum şehrin meydanına bir masa koyarak bütün şehri imza gününe çağırmam gerektiğini söylemişti. Tabi sonra şaka yaptığını düşünmemi istese de ortalıkta dokunduğumda hissedebileceğim kadar somut bir narsisizm vardı. Farkında olmadan kendimden verdiğim her şeyin ardından kendime bir şey bırakmadığımı fark ettiğim yerde zaten ipler koptu. Derseniz ki “Ağladın mı?” Ağlayamadım bile. Bu öyle bir şey ki günlerdir elinizi ayağınızı kaldıramayacağınız kadar ağır bir hastalıktan sonunda kurtulmuşsunuz gibi hissettiriyordu. Ağlamaktan çok üzerimde bir ev inşa eden ve devamlı orada oturmayı tercih eden o öküzü kaldırıp başka çayırlara göndermenin eşsiz rahatlığı ve huzuru vardı içimde.

Dr. Sarah Davies, bu insanları tedavi edemeyeceğimizi, yalnızca kendimizi yıpratmak yerine zarar verdiği yerde uzaklaşmamız gerektiğini söylüyor kitabında. “Kendisini bir narsistle ilişki içinde bulan insanlar muhtemelen tanışmak isteyeceğiniz en kibar, en anlayışlı, en bağışlayıcı, en ilgili ve sevgi dolu insanlardır. Fakat bu kişilerin odak noktaları, başkalarına ilgi ve sevgi göstermek, kendi ihtiyaçlarından önce başkalarının istek ve ihtiyaçlarını karşılamaktır. Bu yüzden nasıl sevileceğini, nasıl nazik ve ilgili biri olunacağını iyi bilirler, çünkü bunları zaten başkaları için yapmışlardır. İyileşme; bu affedicilik, nezaket, ilgi ve şefkati kendinize uygulamanızla başlar.”

Narsist bir proje asistanıyla kendisinin dev aynası sebebiyle bir türlü doğru iletişimi kuramadığım zamanları bilirim. Yalnızca sorunları ve zamanı olduğunda beni arayan ve buluşmak isteyen narsist arkadaşlarım da oldu. Bitmiş ilişkimin üzerine toprak attığım akıbetini zaten anlattım. Hiçbirini vaktiyle bu şekilde narsist kimlikleriyle tanımadım. İnsan sonrasında anlıyor bazı şeyleri. Önemli olan vaktinde anlayabilmekmiş, hasar tespiti yapmaya gerek olmadan yani. İnsanın önce kendisini sevmesi gerekirmiş, önce bir başkasını değil. Şimdi hatalarımdan ve insanlardan büyük dersler çıkarmış ve ona göre kendimi koruma kalkanları inşa etmiş biri olarak Narsist Birinden Nasıl Kurtulursunuz kitabını görünce dedim ki “İşte bu kitabı okumalıyım. Deneyimlerimden havuz yapıp yüzerim sonra.” Ve bence herkes de okumalı. Derdini bulmalı, ayıklamalı ve dengesini kurmalı.

edebiyathaber.net (30 Kasım 2024)

Yorum yapın