Alfabe Fanzin‘in ikinci sayısı çıktı.
Alfabe Fanzin, üç beş “küçük insan” tarafından ilk sayısını geçtiğimiz ay çıkartıp İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli ve Aydın’da çeşitli kitabevleri ve kafelerde dağıtımını yapmıştı. “Attığımız tohum meyvesini vermeye başladı” diyen fanzin katılımcıları ikinci sayıda Raquel Aparicio’nun birbirinden yaratıcı illüstrasyonlarıyla içeriğe renk kattı. Yazar topluluğuna bu sayıda yeni yazarlar da eklendi.
Fanzin’in girizgâhında “Kimimiz geçmişinde yer edinen bir olayı anlattı, kimimiz kafasındaki dünyayı yarattı. Kimimiz başkaldırdı, kimimiz boyun eğip başını önüne yıktı. Yine de herkes kendinden bir parça koparıp diğerleriyle paylaştı” yazıyor. Kapak tasarımını ilk sayıda olduğu gibi yine Merve Dabağoğlu yaptı.
Düşünürken ve yazarken belli bir amaca hizmet etmeyen katılımcılardan Nesrin Er, “Çalınmış Çocukluk” adlı anıyla “Safiye okul duvarının köşesine gelip, çocukları izlerken ne düşünürdü? Bir tanecik annesine öfke mi duyardı?” diyerek ilk sayfalardaki yerini alıyor. Hemen ardından Ömer Kaçar, “Çocukça Bir Şey” adlı anıda “Erdem Abi gibi annem de geceleri uyumazdı. Annem, Erdem Abi’den farklı olarak sabahlara kadar ağlardı” diyerek bir çocuğun suskunluğunu ve dert ve keder içinde yaşamını sürdüren annesini konu ediyor. Öykü çalışmalarının ilk sırasında Canset Er “Kör Sözler” adlı öyküsünde “Kendinden geçen ağızların gözü olmayan yüzüne sahip olmalıydım” diyerek yoldan çıkmış olan insanlığı anlatıyor. “Yedi Bin Üç Yüz Yıldır Dünyadasın” adlı öyküsüyle Merve Tursun, hayata ve insan ömrüne dair bazı zaman parçalarını okuyucuya sunuyor. Faruk Demirbilek ise “Apo’nun Kanlı Elleri Kanıyordu” adlı öyküsünde “Tüm bunlar saniyelere sığdı. Ya da ben geç farkına vardım” diyerek bizleri çocukluğumuza götürüyor. Hilal Yıldırım da “Kedinin Kanatları” adlı öyküsünde şiirsel bir üslupla karşımıza çıkıyor. Eyüp Tekin de ikili ilişkilerdeki zorlukları anlattığı öyküsüyle Alfabe Fanzin’deki stabil yazarlar arasındaki yerini alıyor. “Bir insanın sabahın altısında neye ihtiyacı olurdu ki?” diyerek sabah vakti yaşananları anlatan Samet Yangın’ın “Sabah” adlı öyküsünün ardından iki şiir orta sayfaları dolduruyor. “Zaman Özgür Değil” adlı şiiriyle Halil İbrahim Erkut ve “Histeri” adlı şiiriyle Burak Çıkırıkçı’nın ardından deneme, kitap ve film tanıtımları ve bir makaleyle fanzinin son sayfalarını çeviriyoruz.
Alfabe’ye İstanbul ve Ankara başta olmak üzere diğer bazı şehirlerde yer alan kitabevleri ve kafelerden rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Aşağıdaki adreslerden de fanzin ile yakından iletişim sağlayabilirsiniz.
[email protected]
twitter.com/alfabefanzin
facebook.com/alfabefanzin
edebiyathaber.net (12 Ağustos 2013)