Angela Davis’in “Özgürlük Kesintisiz Bir Mücadeledir: Ferguson, Filistin ve Bir Hareketin Oluşumu” adlı yeni kitabı, Ayşe Düzkan çevirisiyle Güldünya Yayınları tarafından yayımlandı.
Tanıtım bülteninden
Çağımızın en tutkulu insan hakları savunucularından ve ırkçılık karşıtı aktivistlerinden bir olan Angela Davis’in yeni kitabı ‘Özgürlük Kesintisiz Bir Mücadeledir: Ferguson, Filistin ve Bir Hareketin Oluşumu’ okurla buluşuyor. Davis, 21. yüzyılda da mezalimini sürdüren kapitalizm ve faşizmi sadece siyah hareket üzerinden yorumlamak yerine acı çeken tüm dünya halklarına kucak açıyor. Kitabın önsözünü kaleme alan ünlü filozof ve yazar Cornel West’in de söylediği gibi, ayrım yapmaksızın “yeryüzünün tüm lanetlilerine” odaklanmayı sürdürüyor!
Angela Davis, denemeleri, çeşitli konferansları ve kendisiyle yapılan röportajlardan oluşan son kitabı Özgürlük Kesintisiz Bir Mücadeledir’de tarih boyunca ve dünyanın farklı yerlerinde baskıya karşı verilmiş ve verilen mücadeleleri aydınlatıyor.
Siyah feminizmin, kesişimselliğin ve hapishanenin ilgası hareketinin bugünün mücadeleleri içindeki önemine vurgu yapan Davis geçmişteki kurtuluş hareketlerinin mirasına sahip çıkıyor ve Ferguson’dan Filistin’e kadar, devlet şiddetine karşı mücadeleler ve aralarındaki bağlantıları tahlil ediyor.
Angela Davis, sınırsız adaletsizliğin hüküm sürdüğü dünyamızda okurunu insanlığın kurtuluşu mücadelesini yürütecek bir hareketi hayal ve inşa etmeye davet ediyor. Ve bir kere daha hatırlatıyor: Özgürlük Kesintisiz Bir Mücadeledir!
“Dünyanın her yerinde insanlar, “Ben Hrant Dink’im” diye bağırıyor!”
2015 yılında Türkiye’yi ziyaret eden Davis, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki bir konferansta yer almış ve tarihi bir konuşmaya imza atmıştı. Kitapta tam metniyle yer alan konuşma, ırkçılık ve faşizm eliyle öldürülen Hrant Dink’i selamlayarak başlıyordu:
“Hrant Dink, sömürgecilik, soykırım ve ırkçılık karşıtı mücadelenin güçlü bir simgesi olmaya devam ediyor. Onun adalet, barış ve eşitlik hayalini silmenin mümkün olduğunu sananlar, artık onu öldürerek sayısız Hrant Dink yarattıklarını görmüşlerdir çünkü bugün dünyanın her yerinde insanlar, “Ben Hrant Dink’im” diye bağırıyor. Onun adalet ve eşitlik mücadelesinin sürdüğünü biliyoruz. Ermeni soykırımının çağdaş etkilerinin incelenebileceği popüler entelektüel bir ortam yaratmak için sürdürülen çabalar, bence ırkçılık, soykırım ve yerleşimci sömürgecilik karşıtı küresel direnişin merkezindedir. Hrant Dink’in ruhu yaşıyor ve git gide daha güçleniyor.”
ANGELA DAVIS
26 Ocak 1944’te doğdu. Eylemci, araştırmacı, akademisyen, yazar. ABD Komünist Partisi üyesi oldu, Kara Panter Partisi ile çalıştı, ABD’de “En Çok Aranan On Kişi” listesine girdi, sivil haklar hareketinde yer aldı, hapishane karşıtı hareketin kurucularındandır. John Lennon, 1972 yılında yayınlanan Some Time in New York City adlı albümündeki ‘Angela’ adlı şarkıyı kendisine ithaf etmiştir. Feminizm, Afrika-Amerikan araştırmaları, eleştirel teori, Marksizm, popüler müzik ve hapsetmenin felsefesi ve siyaseti üzerine çalışıyor.
Ödülleri:
1972 – Magdeburg şehri onur üyeliği
1979 – Lenin Barış Ödülü
2004 – İnsan Hakları Ödülü
2006 – Thomas Merton Merkezi Ödülü
2011 – Siyah Kızlar Rock İkonu Ödülü
2016 – Sackler Merkezi İlkler Ödülü
Angela Davis’e adanmış şarkılar:
Angela, Virgilio Savonna
Free Angela, Todd Cochran
Angela, John Lennon, Yoko Onno
Sweet Black Angel, Rolling Stones
Angela’s Dilemma, Phil Ranelin
Angela Davis, Rah Digga
edebiyathaber.net (19 Ocak 2017)