İlk romanı “Kanatların Anatomisi”yle pek çok ödüle layık görülen Avustralyalı yazar Karen Foxlee’nin başyapıtı “Gece Mavisi Elbise” Mine Kazmaoğlu’nun başarılı çevirisiyle Türkçeye kazandırılan ilk yapıtı oldu. İki genç kadının dostluk ve gelecek arayışını polisiye kurguyla harmanlayan romanın son ana kadar düşmeyen bir temposu var. Derinlikli ve sahici karakterleri, katmanlı zaman akışı ve tedirgin edici atmosferiyle uzun süre aklımızda kalabilir.
Kitabın başkahramanı Rose, annesini küçük yaşta kaybetmiştir, ressam ve alkolik babasının karavanıyla ülkeyi gezerler. Babası, konakladıkları yerlerde geçici işlerde çalışır, o ise kesintili biçimde okul hayatını sürdürür. Rose, geldikleri kasabada okulun ilk günü arkadaşlarıyla tanışıp konuştukça hem görünüm hem de kafaca ne kadar farklı olduğunu hissettirir. İçe dönük, ketum ve cesur bir karakterdir o. Çevresindeki hemen herkesin bütün derdi yıl sonu balosundaki, hasat geçidinde giyecekleri elbisedir. Rose’un yolu Pearl’le kesişir. Tek gecelik ilişki sonunda doğmuştur Pearl, Rus kökenli babasını bulmak en büyük amacıdır. Tasarım dükkânı olan annesinin elçilikten aldığı çok sayıda adrese sürekli mektuplar yollar. Rose’la zıtlıkları göze çarpar; dışa dönük, sıcakkanlı, konuşkan ve güzel bir kızdır.
İkilinin günler geçtikçe arkadaşlıktan dostluğa dönüşecek olan ilişkileri, hasat geçidi için tasarlanan gece mavisi elbise üzerinden okuyucuyu polisiye bir hikâyeye bağlıyor. Romanın çift katmanlı bir yapısı var. İlk katmanda okulun açılışından yıl sonu balosuna doğru ilerlenirken; ikinci katmanda yıl sonu balosundan sonraki kayıp ya da cinayet hikâyesine odaklanıyoruz. Terzi Eddie Baker, Rose’un babası Patrick Lovell, Kitapçı Paul Rendell, Dedektif Glass yan karakterler olarak katmanlı kurguyu desteklemede kesinlikle çok işlevseller. Ayrıca ikilinin var olan ve olmayan anne babaları, sevgilileri; onların karakterlerini değiştirip dönüştürüyor, farklı yüzlerini daha da görünür kılıyor. İki katmanlı hikâye, heyecanımızı her an ayakta tutarak coşkulu bir nehir gibi ormanımızın içinde akıp gidiyor.
Biçki-dikiş kavramlarıyla ilgili her bölüm başlığı anlatılanlarla ilişkisi üzerinden yeni okumalara, gece mavisi elbisenin ortaya çıkış sürecinde Eddie’nin anlattığı hikâyeler yeni okumalara kapılar aralıyor. Rose ve Pearl’ün kendilerini keşfeder ve var ederken doğanın baş döndürücü güzelliğine kapılarak kaçıp kaçıp gittikleri dağdaki kulübe için bile bir kez daha okunmayı hak eden nitelikli bir gençlik romanı var elimizde.
Serkan Parlak – edebiyathaber.net (6 Eylül 2018)