-En son okuduğunuz kitabın adı nedir? İzlenimlerinizi öğrenebilir miyiz?
Gamze Arslan’ın ikinci öykü kitabı Kanayak’ı okudum. Son zamanlarda okuduğum en iyi öykü kitaplarından biri olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Öncelikle cesur bir kitaptı. Birçok öykü kitabında rastladığım ve abartılı bulduğum şu nahif tavır Kanayak’ta yok. Kadın olmak, şiddet, taciz, anne – baba karşısında ezilmek, kaybetmek, başaramamak, arzuları ötelemek, kirlenmek, çürümek gibi temalarda ustaca yazılmış, gerçeği okurun yüzüne tokat gibi çarpan öyküler okudum.
-Son okuduğunuz kitapta, en beğendiğiniz cümle ya da alıntı nedir?
Kanayak’ta not alıp işaretlediğim birçok paragraf var fakat bilhassa bir cümleye takılmadım. Gamze’nin edebiyatı zaten okura anlık hazlar yaşatacak afili cümlelere şartlanmış bir edebiyat değil. Anlatacağı şey neyse öykünün her karışına sindirmiş oluyor. Ve bu iyi bir şey…
-Yeni bir kitaba başlamadan önce arkadaşınızdan mı tavsiye alırsınız, kitap eklerinden mi yararlanırsınız yoksa tamamen sezgilerinizle mi hareket edersiniz?
Yeni yayımlanan kitaplardan haberdar olmak için dergi ve kitap eklerinden faydalanıyorum. Arkadaş tavsiyesiyle okuduğum kitaplar beklenti yüzünden çoğunlukla beni hayal kırıklığına uğratır. Daha çok sezgilerimle okuyacağım kitabı seçiyorum.
-Keşke bu kitabı ben yazsaydım dediğiniz bir kitap var mı?
Keşke ben yazsaydım değil de, keşke konusu benim aklıma gelseydi dediğim birçok metin var. Mesela Julian Barnes’ın Kaçak Yolcu isimli öyküsü ile J.M. Coetzee’nin Petersburg’lu Usta’sını okurken böyle düşünmüştüm.
-Yazdıklarınızı ilk olarak ne zaman gün ışığına çıkardınız ve ilk kimlere okuttunuz?
Yazdıklarımı ilk ortaya çıkarışım on sene öncesine dayanıyor ama kimseye okutamadım. Kime yollasam ya işi çıkıyordu ya hastaydı ya da sınavı vardı. Hiçbir yorum alamadığım için Sırlıçeşme’ye başlarken karanlıkta el yordamıyla yol alır gibiydim. Birkaç sene sonra Sırlıçeşme’yi Elif adlı bir arkadaşım okuyup yorumladığında dünyanın en mutlu adamıydım o akşam.Yanlış anlaşılmasın, kitabımı beğenmesi değildi beni mutlu kılan, nihayet okunmuş olmaktı.
-Belirli yazma alışkanlıklarınız var mı? Gürültülü bir yerde mi yoksa sessiz bir ortamda mı yazmaktan hoşlanırsınız?
Genellikle geceleri, müzik dinlerken yazarım. Üzerinde çalıştığım her dosya için özel bir müzik listem vardır. O şarkı, konçerto, her neyse çalar çalmaz yazacağım şeyin atmosferine girerim.
edebiyathaber.net (27 Haziran 2019)