küçük İskender’in Papağana Silah Çekme ve Flu’es Can Yayınları tarafından yeninden yayımlandı.
Tanıtım bülteninden:
Hem gündelik yaşamında hem de yazınsal metinlerinde iktidarın, egemen kültür ve sanatın baskıcı söylemine karşı başkaldırıyı bir yaşam biçimi olarak benimseyen küçük İskender’in iki önemli eseri, eylül ayında Can Yayınları etiketiyle okurla buluşuyor. Şiirin yanı sıra yazınsal alanın hemen her türünde yapıtlar veren İskender’in, ilk baskısı 1998’de yapılan sekizinci şiir kitabı papağana silah çekme! ve yazarın aşkları, rüyaları, ayrılıkları, dünya görüşü, duyarlılık ve hassasiyetleriyle kaleme aldığı romanı flu’es yeniden raflarda!
İçinde yaşadığı topluma alışılmışın dışında, başka türlü bakan küçük İskender, 1987 ile 1997 yılları arasında yazdığı, içerisinde 80’den fazla şiirin yer aldığı eseri papağana silah çekme! vesınırsız bir yaratma özgürlüğüyle kaleme aldığıromanı flue’s’layeniden okurla buluşuyor.
Tekrarlanan hayatlara inat: papağana silah çekme!
İskender’in yeni imgelerin peşinde, aşk, mitoloji, çapraşık ilişkiler ve kayıp sevgililerle dolu olan kitabındaki şiirler, “tehlikeli oynaşma”, “gelecek salı sonbahar”, “kaknus” ve “18 numaralı kayıp valiz” başlıklı dört bölümde toplanıyor.
“küçük İskender papağana silah çekme!’de yine delişmen, sorgulayıcı, şaşırtıcı, kıvrak, pıtraklı, akortsuz, diri şiirlerle karşılıyor bizi. Okurunu da değiştiren, dönüştüren şiirler bunlar. Yine aşkın, pervasız, arzulu, kışkırtıcı, atak, oyunbozan bir şairleyiz. İskender, bu kapsamlı kitabıyla şiirinin gezindiği alanları, kurcaladığı meseleleri, çomak soktuğu arı kovanlarını iyiden çeşitlendiriyor. Özellikle ‘çin lokantası’, ‘porsche’, ‘tam macera aşk maskları’, ‘şeyh zenne’, ‘paris’, ‘bakir’, ‘jiujitsu ekselansları’, ‘kötü çocuklar ölmeyecekler’, ‘orain istambol’, ‘isabel, senden bunu beklemezdik’ adlı şiirler unutulmaz.”
Gonca Özmen
Dünya denilen cehennem: flu’es
Klasik roman anlayışına, kalıp ve kurallarına karşı sınırsız bir yaratma özgürlüğüyle kaleme aldığı flu’es’da küçük İskender, kendi yaşantısı, başkalarıyla ilişkileri, dünya görüşü, gerçekliği nasıl algıladığı, duygusal dünyası ve duyarlığıyla yer alıyor.
“küçük İskender flu’es’da, içinde yaşadığı topluma alışılmışın, öğretilmişin dışında başka türlü bakıyor, kendince yeni bir dünya kurmak istiyor. Öfkesini, engellenen arzularını, saldırgan, kışkırtıcı, alaycı, radikal bir ‘zilletli dil’le metinleştiriyor. Son yıllarda evlerden sokaklara, günlük yaşamdan siyasetin en üst basamaklarına, medyaya toplumun tüm katmanlarında davranışsal ve dilsel şiddetin görülmemiş bir biçimde arttığı yakıcı bir gerçek. İskender, hem gündelik yaşamında hem de yazınsal metinlerinde iktidarın, egemen kültür ve sanatın baskıcı söylemine karşı başkaldırıyı bir yaşam biçimi olarak benimsemiştir…”
Gonca Özmen
edebiyathaber.net (9 Eylül 2024)