Ayşe Kulin 40. sanat yılını Kalemimle Kırk Sene’yle kutladı

Aralık 27, 2024

Ayşe Kulin 40. sanat yılını Kalemimle Kırk Sene’yle kutladı

Ayşe Kulin 40. sanat yılını Kalemimle Kırk Sene adlı kitabını dün Robinson Crusoe 389 İstiklal’de gerçekleştirilen bir etkinlikle kutladı.

Robinson Crusoe 389’da gerçekleştirilen lansmanda Ayşe Kulin okurluk ve yazarlık serüvenini şöyle anlattı:

“Kalemimle Kırk Sene’nin de her kitap gibi bir hikâyesi var. Ben bugünlere birçok yazarın belki de yürümediği yollardan geçerek geldim. Bu yolculuk kolay olmadı, çok uzun yıllar yayıncı bulmaya çalıştım. Yazarlığı ve doğru bir yayıncı bulmayı inatla sürdürdüm çünkü her insana bir yetenek bahşedildiğine inanıyorum.  

Ben de ilkokul yıllarımdan beri hep yazan bir çocuktum. Mesela Kore Savaşı’yla ilgili bir şiir yazmıştım. Unutmuş olduğum bu şiir, babamın vefatından sonra onun cüzdanındaki katlanmış, eski bir kâğıtta karşıma çıkmıştı. Kısacası, yazmayı her zaman çok istedim ve yazdım. İyi bir edebiyat öğrencisi oldum. Okuldaki edebiyat dergilerinde hep benim de yazılarım çıkardı.

Fakat yine de bir yayıncıya ulaşmam adeta bir savaş halini haldı. İlk kitabım editoryal süreçlerden geçmeden, çok kötü şartlarda basılmıştı. Yayıncı arayışım gittikçe zorlu bir hâl alırken eşimin gönderdiği Foto Sabah Resimleri ile önce 1995 yılında Haldun Taner Öykü Ödülü sonra da 1997 yılında Sait Faik Hikâye Armağanı kazanınca sonraki süreç bambaşka gelişti ve ilk romanım Adı: Aylin, 1997 yılında Remzi Kitabevi’nden çıktı. Kitap olağanüstü bir ilgi gördü. Ben de o kitapla çok meşhur oldum.”

Adı: Aylin‘in yayımlanmasının ve kısa sürede çok büyük bir ilgiyle karşılaşmasının yazarlık yolculuğuna yön verdiğini belirten Kulin, “Romanım bu kadar ilgi görünce diğer tüm işlerimi bıraktım ve kitaplarım böyle ilgi görmeye devam ettikçe yalnızca yazmaya kadar verdim.” cümlelerini kullanırken 40. sanat yılı için hazırlanan kitabı bu yolculuğa dair her şeyi bir arada sunan bir çalışma olarak tanımladı. Ayşe Kulin, sözlerine şöyle devam etti:

“Kalemimle Kırk Sene, bu 40 yıllık yolculuğa dair her şeyi bulabileceğiniz bir kitap oldu. Hâlâ hatırlayabiliyorken yaşadıklarımı yayınevimle birlikte böyle bir kitap hazırlamak istedik.”

Yazarlık yolculuğunun 40. yılı ve Kalemimle Kırk Sene’nin okurlarla buluşmasının heyecanını dile getiren Ayşe Kulin, şimdiye kadar yazdığı her eserde olduğu gibi bu eşsiz derlemede de samimiyete büyük önem verdiğini belirtti. Kulin, eserlerindeki duyguyu ve motivasyonu şu sözlerle ifade etti:

“Kalemimle Kırk Sene, bütün yaptıklarımla samimi bir kitap olsun istedim. Ben yazar olarak da ele aldığım her konuyu cesurca yazıyorum, ne konuda yazarsam yazayım samimiyete inanıyorum. Bu kırk senede, Cumhuriyete çok şey borçlu olan ve Cumhuriyetin değerlerine önem veren bir yazar olarak toplumsal konulardan etkilendim ve eserlerimin birçoğunda toplumsal anlatılara yer verdim.”

Kalemimle Kırk Sene‘nin yazarlık yolculuğuna dair hemen her şeyi kapsadığını vurgulayan yazarımız, kitabın Ayşe Kulin okurları için ne denli zengin bir içeriğe sahip olduğunu şu cümlelerle anlattı:

“Yayımlanmış kitaplarımdan tutun çoluk çocuğuma, arkadaşlarıma yazdığım ‘abuk sabuk’ şiirleri de bu kitaba koydum. Bu kitapta Ayşe Kulin var. Yaşadığım, yazdığım ne varsa bu kitabın içinde bulabilirsiniz.”

Kitap hakkında:

Kitabın birinci bölümü Kulin’in kitapları hakkında çıkmış haberler, yazılar, tanıtımlardan; ikinci bölümü Kulin’le yapılmış röportajlardan, Kulin’in katıldığı yardım ve destek hareketlerinin, fuarların, panellerin, ödül törenlerinin bir dökümünden; üçüncü bölümü ise Kulin’in kaleminden çıkan şiirler, hikâyeler, gazete ve dergi yazılarından, okurlarından Kulin’e gelen mektupların bir derlemesinden ve TED İstanbul Koleji’nde yer alan özel arşive ait bazı fotoğraflardan oluşuyor.

Ayşe Kulin’in notu:
Güneşe Dön Yüzünü isimli ilk öykü kitabımın okurla buluşmasının üzerinden tam kırk yıl geçmiş. Bunu fark eden yayınevim, resmi yazın hayatımın 40. yılında tüm yapıtlarımı kapsayan bir kitapla bana bir sürpriz hazırlama inceliğini sonuna kadar saklayamadı, bazı belgelere erişmek için bana da ihtiyaçları oldu. Dürbünümde Kırk Sene adıyla yayımlanmış olan otobiyografime gönderme olsun diye ben bu kitabın adının “Kalemimle Kırk Sene” olmasını önerdim. Bana hazırladıkları 40. yıl kitabım için başta yayıncılarım Faruk Bayrak ve Vedat Bayrak’a, genel yayın yönetmenimiz Saadet Özen’e, editörüm Beyza Ertem’e, sayfa tasarımcısı Simge Sunar’a, kapak tasarımcısı Hamdi Akçay’a ve TED İstanbul Koleji’ndeki Ayşe Kulin özel arşivini fotoğraflayan Erkin Can Seyhan’a teşekkür ederim. Her imza günümde, her etkinliğimde, her başım sıkıştığında beni hiç yalnız bırakmayan sevgili asistanım Gül Bakioğlu’nu asla unutmayarak, yazdığım her satırı özenle inceleyen sevgili ve biricik gurum, fahri editörüm M. Murat Somer ile yıllardır Berlin’de yaşamasına rağmen elini üzerimden hiç çekmeyen değerli menajerim Barbaros Altuğ’a da sevgiyle ve minnetle.

edebiyathaber.net (27 Aralık 2024)

Yorum yapın