Barbaros Altuğ’un ilk romanı biz burada iyiyiz, Can Yayınları’nca yayımlandı.
Türkiye’de tanışıp farklı bir ülkeye göçen ve daha iyi, daha özgür bir hayat aramaktan ziyade kendilerini aradıkları gerçeğiyle yüzleşen üç genç, bilindik bir hikayeye umulmadık bir son yazıyor… Berlin’in soğuğu ve yeni hayatı vaat eden bilinmezliğiyle İstanbul’un sıcak, kaotik ve tanıdık havası çarpışarak herkese başka bir yol çiziyor.
“Nereye gidersen git, kendi hikâyenle baş başa kalırsın sonunda.
Bu da bizim hikâyemiz.
Herkes bu hikâyeyi öğrensin diye değil, biz unutmayalım diye yazdım.”
biz burada iyiyiz, hataları, tercihleri, yalnızlığı, çaresizliği ve birey ya da “bir şey” olma güdüsüyle çarpışan insanların, hepimizin hikayesine dokunuyor.
Ben kimseyi üzmek için yazmıyorum; sadece kendimi iyileştirmek için yazmaya başladım. Başka bir hikâyeydi bu üstelik ilk başta; kendi başlarına büyüyen üç çocuğun hikâyesi. Anasız babasız ama sokaklarda da değil; başka bir dünyanın olabileceğine dair bir umut hikâyesi. İnsan yazdıkça kendi içindeki kuyulara çekiliyor bilmeden; kazdıkça, derine indikçe siyahlaşıyor suları o kuyuların da.
Barbaros Altuğ, uzun yıllar Sabah ve Milliyet dergi gruplarında kitap eleştirileri yazdı, yazarlarla röportajlar yaptı. 1999’da Türk yazarlarını temsil eden bir edebiyat ajansı açtı. Taraf gazetesindeki köşe yazarlığından istifa ettikten sonra 2013’te düzyazılardan oluşan Bazıları Siyah Sever kitabını yayımladı. 12 yazarla hazırladığı Yazarların İstanbul’u kitabı Türkçe ve Yunanca yayımlandı.
edebiyathaber.net (2 Temmuz 2014)