Barış adil olmadan da haklı gösterilebilir mi?

Eylül 11, 2013

Barış adil olmadan da haklı gösterilebilir mi?

Siyasal uzlaşma ne zaman kabul edilebilir? Ve ne zaman, temelden kokuşmuş, sonu nereye varırsa varsın asla kabul etmememiz gereken bir şeydir? Peki ya kokuşmuş uzlaşma siyaseten gerekliyse? 

Felsefeci ve siyaset bilimci Avishai Margalit Uzlaşma ve Kokuşmuş Uzlaşmalar isimli kitabında bu benzeri pek çok sorunun yanıtını arıyor. Margalit’e göre, uzlaşma büyük bir siyasal erdemdir, özellikle de barış uğrunaysa. Fakat kabul edilebilir uzlaşmanın barış için bile ahlaki sınırları vardır. Ama işte nedir bu sınırlar? Uzlaşmayla sağlanmış barış hangi noktada adaletsiz olur? Şaşırtıcı derecede az dikkat çekmiş hayati önemdeki sorular üzerine odaklanan Margalit, sadece savaşı adil kılan şeyle değil, ne tür bir uzlaşmanın adil bir barışa olanak sağladığıyla da ilgilenmemiz gerektiğini ileri sürüyor.

Münih anlaşması, Yalta Konferansı ve Arap-İsrail barış müzakereleri de dahil geniş bir örnek yelpazesini inceleyen ödüllü akademisyen Margalit, çeşitli biçimleriyle siyasal uzlaşmanın doğasını didik didik ediyor. Felsefeyi, siyaseti ve tarihi birleştiren, canlı ve kolay anlaşılır bir üslupla yazılmış Uzlaşma ve Kokuşmuş Uzlaşmalar, savaş, barış, adalet ve mezhepçilik hakkında şaşırtıcı yeni içgörülerle dolu.

Türkiye’nin kadim Kürt Sorunu’nun ― yani demokratikleşme sorununun― şiddetten/silahtan arındırılarak siyasal ve yasal yöntemlerle ― eşitlik ve özgürlük temelinde― çözümünün tartışıldığı bugünlerde Margalit, sadece barış, uzlaşma ve onur siyaseti üzerine düşünceleriyle değil demokrasi, muhafazakarlık ve din üzerine çarpıcı görüşleriyle de dikkatle okunmayı gerektiren, ufuk açıcı bir düşünür.

edebiyathaber.net (11 Eylül 2013)

Yorum yapın