Bay Ripley geri dönüyor

Mart 16, 2016

Bay Ripley geri dönüyor

yetenekli bay ripley_kapakPatricia Highsmith’in yarattığı, edebiyat tarihinin unutulmaz antikahramanı Ripley serisinin, biri Türkçeye ilk kez çevrilen beş kitabı Can Yayınları tarafından yeniden yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

“Gerek odasında yalnız geçirdiği saatlerin gerek çevresine bakınmak ya da daire aramak için Roma sokaklarını aşındırırken geçirdiği anların hepsi Tom’a zevk veriyordu. Dickie Greenleaf olduğu müddetçe kendini yalnız hissetmek ya da sıkılmak söz konusu bile değildi.”

Patricia Highsmith’in bütün dünyada tanınan ve beğenilen ünlü “Ripley” dizisi, Ripley ve Peşindeki Çocuk’un da çevrilmesiyle ilk defa bir bütün olarak Türkçede. 1955’te Yetenekli Bay Ripley ile başlayan serüven, Ripley Yeraltında (1970), Ripley’nin Oyunu (1974), Ripley ve Peşindeki Çocuk (1980) ve Ripley Su Altında ile  (1991) devam etmişti. Edebiyat dünyasının en unutulmaz antikahramanlarından biri olan Ripley’nin hikâyesi birçok kere sinemaya da aktarıldı. Hem Highsmith külliyatında hem de dünya edebiyatında özel bir yere sahip bu diziyi okuyunca siz de kendinizi Ripley’nin cazibesine kapılmış bulacaksınız.

Dizinin ilk kitabı Yetenekli Bay Ripley’de, New York’ta yaşayan hırslı, zeki ve kurnaz bir genç olan Tom Ripley’yle tanışıyoruz. Ripley, zengin bir ailenin, aile işlerine sırt çevirmiş oğlu Dickie’yi geri getirmek üzere İtalya’ya gönderilir. Dickie’nin yaşamı onu öylesine cezbeder ki, Dickie gibi olmak, ona yakın olmak arzusu Ripley’de kısa sürede bir takıntıya dönüşür. Bu takıntı, edebiyat tarihinin en unutulmaz antikahramanlarından birini doğuracaktır.

Patrica Highsmith’in Yetenekli Bay Ripley’den on beş yıl sonra kaleme aldığı, dizinin ikinci kitabı Ripley Yeraltında’da İngiltere’deki bir resim galerisinden Paris’e, Paris yakınlarındaki bir kasabaya, Salzburg’a gidiş gelişlerle aktarılan heyecanlı serüvende, yine Tom Ripley’nin kötücül ama kıvrak zekâsıyla karşı karşıyayız.

Ripley’nin Oyunu, Ripley Yeraltında adlı kitapta tanıdığımız bir coğrafyada geçiyor. Tom Ripley, karısı ve evin emektar kâhyasıyla birlikte yaşadığı Fransa’da kendisinden bir konuda aracılık etmesini isteyen dostunun isteğini kırmıyor ve karşısına iki mafya ailesini alıyor.

Ripley ve Peşindeki Çocuk’ta Amerika’dan kaçıp Paris’e gelen on altı yaşındaki bir çocukla Tom Ripley’nin kesişen yolunun hikâyesi anlatılıyor. Ripley bu romanda alışmadığımız kadar şefkatli, babacan biri olarak çıkıyor karşımıza.

Ripley serisinin beşinci ve son kitabı olan Ripley Su Altında’da Bay Ripley sürükleyici yeni bir serüvenle okurlarıyla buluşuyor.“Kediyi merak öldürür” deyimini doğrular türde olayların geliştiği bu kitapta Ripley, yine mucizevi bir biçimde suçlanmaktan kıl payıyla kurtuluyor.

Patricia Highsmith

1921’de Teksas’ta doğdu, 1927’de ailesiyle New York’a taşındı. Üniversite eğitimini burada, Barnard Koleji’nde tamamladı.

Küçüklüğünde annesi onu doğurmak istemediğini söyleyince annesiyle ömür boyu girdiği çatışma, polisiye romana yönelmesine yol açtı. Ateist olan Highsmith, Amerika’nın demokratik ideallerine inanırdı ancak ülkenin 20. yüzyıldaki kültürel yapısını ve dış politikasını da şiddetle eleştirdi. Suç işleme psikolojisini, çift kişilik sorununu işleyerek çarpıcı romanlar kurgulayan Highsmith çok sayıda ödül aldı. İlk romanı Trendeki Yabancılar, “Ripley” serisi ve başka yapıtları birçok defa sinemaya uyarlandı. Diğer eserlerinin arasında Carol, Ocak Ayının İki Yüzü, Edith’in Güncesi, Küçük g: Bir Yaz Masalı ve Bir Kadın Düşmanından Öykücükler sayılabilir. Highsmith, ömrünün son on iki yılını geçirdiği İsviçre’nin Locarno kentinde 1995’te lösemiden hayata veda etti.

edebiyathaber.net (16 Mart 2016)

Yorum yapın