2 Temmuz 1993’te Sivas’ta, karanlık bir zihniyetin yaktığı ateşle aramızdan ayrılan iki şair, Metin Altıok ve Behçet Aysan, adlarına verilen ödüllerle ölümlerinin 25’inci yılı dolayısıyla yeniden bir araya geliyor.
Katliamın 25. yılı nedeniyle bir defaya mahsus olmak üzere ortak düzenlenecek olan ödül töreni öncesinde iki ödülün seçici kurulları toplanarak karar aldı. Bu kapsamda Kırmızı Kedi Yayınevi’nin düzenlediği ve bu yıl 11’incisi gerçekleşecek Metin Altıok Şiir Ödülü’ne “Son Duraktan Bir Önce” adlı son kitabıyla Cevat Çapan, Türk Tabipler Birliği tarafından 23’üncüsü düzenlenen Behçet Aysan Şiir Ödülü’ne de “Şayeste” adlı kitabıyla Refik Durbaş değer görüldü.
Ödül haberini hasta yatağında aldı
26.11.2018 günü toplanan, Doğan Hızlan, Ahmet Telli, Ali Cengizkan, Cevat Çapan ve Turgay Fişekçi’den oluşan Behçet Aysan Şiir Ödülü Seçici Kurulu, “1960’lardan beri şiirimizin önde gelen isimlerinden biri olarak emek dünyası ile iç içe bir şiir anlayışı kuran, toplumun tüm ezilenlerinin, mağdurlarının yanında yer alan, çağının vicdanı olmaya öncelik veren, kendi kuşağının arasında da seçikleşerek devraldığı şiir mirasını gittikçe geliştiren, bu yıl yayınlanan son kitabı “Şayeste” ile de şiir çizgisinin yeni ve olgun ürünlerini veren” Refik Durbaş’ı oy birliği ile ödüle değer gördü. Seçici kurul adına Turgay Fişekçi, ödülü Refik Durbaş’ın eşi Bilge Hanım’a ulaştırdı. Yoğun bakımda olan Refik Durbaş ölümünden önce ödül haberini eşi Bilge Hanım’dan aldı.
İddiasız usta Cevat Çapan
Ahmet Telli, Ali Cengizkan, Eray Canberk, Haydar Ergülen ve Şükrü Erbaş’tan oluşan Metin Altıok Şiir Ödülü Seçici Kurulu gerekçeli kararını şöyle açıkladı: “Bireyi ve toplumu sevgisizlikle çürüten kaotik bir dünyaya karşı, doğadan süzülmüş güzelliklerle yeni bir yaşama sevincine çağırması; günümüz insanını içine sürüklendiği korku ve yalnızlık çukurundan, geçmişin insani değerleri ve hayat bilgisiyle, yaşama sevgisiyle, şiirin yaratıcı diliyle bu cehennemden çıkarması; yıllardır bir iyilikle sürüp gelen şiirini, çok daha yalın-ince-derin bir yere taşıması; ayrıca bir şiir kuramı yazmaksızın, fakat yazdığı şiirlerle, şiirin doğallığını ve insanın şiirin içinde olduğunu gösteren güçlü, kalıcı bir düşünceyi var ettiği, şiiri ‘yabancımız’ değil, yitik geçmişimiz olarak aramayı sürdürdüğü, şiirin başka bir zaman olduğu duygusunu derinliğine hissettirdiği, okuyanda şiir yazmayı özendirdiği, kişisel anlatıların evrensel de olabileceğini gösteren iddiasız ustalığı nedenleriyle Cevat Çapan ödüle değer görüşmüştür.”
Ödül Töreni 24 Aralık Pazartesi günü İstanbul’da gerçekleşecek.
edebiyathaber.net (4 Aralık 2018)