Bir butik kitabevi daha kapandı

Haziran 12, 2015

Bir butik kitabevi daha kapandı

10920942_426959737460164_4020886550992281549_nİstanbul The Corner Book Coffee, 13 Haziran Cumartesi saat 19.00’da yapacağı kapanış kokteyliyle okurlarına veda ediyor.

Kitabevinden yapılan açıklama şöyle:

“GÜLE GÜLE

Son söylenecek lafı ilk cümleden bir anda söyleyiverdim işte, güle güle. Bu yükten bir an önce kurtulmak için. Pat diye. Damdan düşer gibi.

Biz gidiyoruz artık. Yok yok, taşınmak falan değil, komple. Finito, fin, finish yani bitti, buraya kadarmış. Olmadı mı? Oldu ama bu kadar oldu. Bu kadarı da oldu aslında. Hiç de fena değildik. Çok da güzel işler yaptık, hatta boyumuzdan büyük işler. İnsanlar tanıdık, kitaplar tanıdık, onlara hayat verenleri tanıdık. Çok da güzel insanlar tanıdık.

32 ay dayandık. Son raddeye kadar umutla. Yarın bir şeyler düzelir diye. Ama bir şeyler düzelsin diye taviz de vermedik. Ya böyle olacaktı, ya da olmayacaktı. Olmadı. Feleğe blöf yapılmıyormuş, yemedi. Suyun boyu bizim boyumuzdan yüksekti, biz parmaklarımızın ucuna yükselip ‘’boylamıyor ki’’ dedik ama en sonunda yorulduk.

Çok kitap sattık. Çok güzel kitaplar sattık. Kapatacağımıza göre artık söyleyebilirim –kitap okuyor görüntüsü vermek isteyenlerin cebinden nasıl parasını alırım amaçlı basılmış-çok berbat kitaplar da sattık. Güzel öyküler, romanlar, klasikler tavsiye ettik insanlara. İnsanları mutlu etmeye çalıştık. Bir fincan kahve içerken öykü okuyan bir insanın gözlerindeki ışıltıya şahit olduk defalarca.

Çok destek verenler oldu. İsim sayarsam biri eksik kalırsa üzülürüm. Yazarından okuruna. Ama yetmedi. Zaten bu iş destekle olmazdı. Olacağı varsa kendiliğinden olurdu. Taşıma su ile dönmezdi, zaten dönmedi.

Çok da uğurluyduk, konuk ettiğimiz yazar üç vakte kadar bir ödül alıyordu. Haldun Taner Öykü Ödülü’nü sırayla son üç yılda Neslihan Önderoğlu, Berna Durmaz, Hande Gündüz bize gelmelerinin akabinde aldılar. Son iki Sait Faik Öykü Armağanı’nı alan Mahir Ünsal Eriş ve Bora Abdo önce bize konuk oldular. Mehmet Zaman Saçlıoğlu Yunus Nadi Roman Ödülü’nü bize gelmesinin ertesinde aldı. Saymakla bitmez, Başar Başarır- Yunus Nadi, Fuat Sevimay- Orhan Kemal, Behçet Çelik-Türkan Saylan aklıma gelen diğerleri. Unuttuğum varsa affola.

Peki neden olmadı? Ülkemizde kitap okunma oranları çok düşük diye başlamayacağım. Suçu kimseye de atmayacağım. Zor bir sektör, köşe başları tutulmuş. Ciddi tekelleşme var. Rekabet kurallarının hepsi ihlal ediliyor. En büyük dağıtımcının, perakende mağazaları var. İnternet üzerinden en büyük iki satış sitesi de onlara ait. Tesadüfe bakın ki yayınevleri de var. Yani sattığın her kitapta rakibine para kazandırıp, kendi bacağına sıkıyorsun. Zira bütün şartları onlar belirliyor. Adam sana sattığı fiyata nerdeyse perakende satıyor. Sen de bununla rekabet etmeye çalışıyorsun. Söyleşilerimize gelen konuklarımızın bir kısmı bile onlardan alışveriş ediyor, çünkü daha ucuzlar. Hani dans edip müzik kesilince boş bulduğun sandalyeye oturduğun oyun vardır ya ona benziyor durumumuz. Tek farkı rakip sandalyeden kalkmıyor. Müzik kesiliyor. Sandalyeye otururum sanıyorsun, ama kuca…

İşte böyle dostlar, biz gidiyoruz. Olmadı, biz olduramadık. Sizden ayrıldığımız için üzgünüz. Asla pişman değiliz. Galiptir bu yolda mağlup. Köşede bir kitapçı görürseniz gidin bir öykü kitabı alın. Tabi ki her kitabı bulamazsınız, ama seveceğiniz bir şeyler muhakkak vardır. Varsın iki lira pahalı olsun.”

edebiyathaber.net (12 Haziran 2015)

Yorum yapın