SineBU Mayıs ayında da, Türkiye ve dünya sinemasının ses getiren filmlerini Boğaziçi Üniversitesi’nde kampüs ortamına taşımaya devam ediyor.
Mayıs ayında SineBU’da Karl Marx’tan, araştırmacı Kaptan Kusto’ya; müzisyen Yavuz Çetin ve Kerim Çaplı’dan, şarkıcı Dalida’ya biyografik anlatılar hâkim. Sekiz filmin gösterimde olacağı seçkide Fransa, Almanya ve Türkiye’den yapımlar bulunuyor. Ayın önemli filmlerinden biri de Yılmaz Güney’in ‘’Umut’’u olacak.
Türkiye ve dünya sinemasının en iyi örneklerinden oluşan film programı ile yan etkinliklerini görme, işitme engelli bireyler için erişilebilir bir formatta sunan ve tüm etkinliklerini erişilebilir mekânlarda gerçekleştiren Engelsiz Filmler Festivali’nin İstanbul ayağı ise 12-14 Mayıs tarihleri arasında yine SineBU’da gerçekleşecek.
Festival’de bu sene uzun, kısa ve belgesel toplam 34 film, “Engelsiz Yarışma”, “Türkiye Sineması”, “Dünyadan”, “Engel Tanımayan Filmler”, “Uzun Lafın Kısası”, “Çocuklar İçin”, “Sinema Tarihinden” ve “Otizm Dostu Gösterim” tematik başlıkları altında toplandı. Festival’deki tüm filmler göremeyenler için sesli betimleme, duyamayanlar içinse işaret dili ve ayrıntılı altyazı ile gösteriliyor. Festivalde gösterimler ve yan etkinlikler ücretsiz olacak.
Mayıs ayında gösterimde olacak diğer filmler ise şöyle;
ODYSSEY Jacques-Yves Cousteau, nam-ı diğer Kaptan Kusto’nun gerçek hikâyesini konu alıyor. Bilim insanı, çevreci ve yönetmen yönüyle tanınan Cousteau, unutulmaz anlatısı SESSİZ DÜNYA ile Oscar ve Altın Palmiye ödüllerini beraber almış ve “uçmak” olarak tanımladığı su altında oluşu tüm dünyaya resmetmişti. San Sebastian Film Festivali kapanış filmi olan ODYSSEY zengin bir görsel ve belgesel sayılabilecek bir dil ile dengeli bir akış vaat ediyor.
KAYGI son bir yılın en dikkat çeken Türkiye sineması filmi. film, 2017 Berlin Festivali’ne kabul edilen tek yerli yapım oldu. Psiko-gerilim altyapısı üzerine inşa edilen bir anlatısı olan KAYGI, Yeni Türkiye sinemasından politik konumlanışı ile farklılaşıyor.
BLUE 90’larda Türkiye sahnelerinde sadece cover yaparak ciddi bir hayran kitlesine ulaşan Blue Blues Band’in hikâyesini konu alıyor. Sınırlı seansta gösterilecek belgeseli kaçırmayın.
UMUT Yılmaz Güney sineması diye tabir edilen sinema dilinin ilk filmi olarak kabul edilir. Yönetmenin deyimi ile “umut umutsuzluğun ürünü; umutsuzluk ise umudun bir sonucudur.” 1970 yılında gösterilen film, 2. Altın Koza’da en iyi film ödülünü aldıktan sonra sistematik engellemelere rağmen günümüze kadar geçerliliğini yitirmedi.
DALIDA 60’lar ve 70’ler Fransa’sında albümleri 150 milyon adetten fazla satan şarkıcı Dalida’nın hayatını konu alıyor. Bir başarı hikâyesi gibi kulağa gelen anlatı şarkıcının inişli çıkışlı içsel dünyasını; peş peşe intihar eden sevgililerinden sonra hayatın anlamını arayışa çıktığı ve trajik bir şekilde hayatını noktalayışını da resmediyor.
Mayısta SineBU ’da sesli betimleme seçeneği ile gösterilecek olan THINGS TO COME, henüz ikinci uzun metrajı olmasına rağmen yönetmeni Mia Hansen-Løve’ın epey olgun bir anlatısı olarak göze çarpıyor. Film konfor alanı derin yaralar alan orta yaş sonlarındaki karakterinin hayata ve özgürlüğe dair korkutucu aydınlanmalarını sekteye uğramayan bir ritim ile ele alıyor. Film 2016 Berlin Film Festivali’nde yönetmenine Gümüş Ayı kazandırdı.
GENÇ KARL MARX Bu yıl İstanbul Film Festivali’nde ‘’I Am Not Your Negro’’ ile birlikte festival programına girmiş ‘’Der Junge Karl Marx’’, Haitili yönetmen Raoul Peck’in son filmi. 26 yaşındaki Karl Marx’ın (August Diehl), eşi Jenny (Vicky Krieps) ile birlikte Fransa’ya sürgünüyle başlayan film, Marx’ın bir fabrikatörün oğlu olan Engels (Stefan Konarske) ile tanışmasını ve Marx’ın erken dönem yaşamının bu bölümünü konu ediyor.
2017 Berlin Altın Ayı ödüllü ON BODY AND SOUL ise mayısın ilk haftası son seanslarını oynayacak.
SineBU’nun detaylı programı için>>>
Engelsiz Filmler Festivali hakkında bilgi için>>>
edebiyathaber.net (9 Mayıs 2017)
