Çizimle olan ilişkiniz ne zaman başladı?
Hemen her çocuk gibi benim de en hoşlandığım şeylerin başında sokakta oyun oynamak ve renkli boya kalemleriyle resim yapmak geliyordu. İlkokuldayken dağıtılan dergimiz vardı, dergiyi alır almaz ilk baktığım yer ponpondan civciv, kukla yapımı olan son sayfalarındaki etkinlik sayfasıydı. Bir an önce eve gidip yapmaya başlamak için can atardım. Bir de ne zaman yumurta yesem dikkatlice içini yer, kabuğunu kırmadan yünlerde saç yapıp, yumurtaya ağız burun çizerdim. Kumaştan elbise yapıp el kuklası gibi o yumurtayla kırılana kadar oynardım.
Buna sebep en önemli etken de genetik olarak şanslı olmam, annemin yeteneği de biz üç kız kardeşe bulaşmış. İlkokulda resim dersinde kuzular, dağlar, kardan adamlı kar resimleri, balonlar ve oyun oynayan dünya çocukları çizmek en hoşuma giden şeylerdi. Liseyi Üsküdar’da Meslek-Teknik lisesi resim bölümünde okudum; guaj, ekolin gibi boyaları üniversiteden önce orada tanıdım. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik bölümünde okurken hayalim çocuk kitapları resimlemekti, fakat sonrasında reklam ajanslarında grafik tasarımcı olarak çalıştım. Oğluma hamileyken çalışma hayatını bırakıp freelance çalışmaya devam ettim. Reklam ajanslarına illüstrasyonlar, logo, karakter tasarımları yaptım. Çocuk kitaplarına geçmeden önce uzun bir süre ders kitapları resimledim. Kendim için zevk aldığım çocuk kitabına uygun resimler çizip onları dosya haline getirmiştim. Dosyamla birlikte Kitap Fuarında standları dolaşır, ulaştığım yayınevlerine gider dosyamı bırakırdım. Böylece çocuk kitapları serüvenim başladı.
Çizer kitaba nasıl hazırlanır?
Bir proje geldiğinde öncelikle hangi yaş grubuna göre bir kitap olduğu önemli. Çünkü yaşa ve cinsiyetine göre karakteri destekleyecek aksesuarlar ve detaylar için bir fikir verir. Nasıl bir karakter olacak, onu nasıl yaşayan bir karaktere dönüştürebilirim? diye düşünüp hayalimde canlandırdığımda odası, oyuncağı, kıyafeti, karakter gibi şeyler de yavaş yavaş canlanmaya başlar. Bu süreçte kulağımda müzik ve bir Türk kahvesi eşliğinde kâğıt kalemimle hayalimdekileri kâğıda dökmeye çalışırım.
Bu arayışlar için eskizler yaparım çünkü her zaman hayalimdeki öyle kolay kolay çıkmaz ne yazık ki. O içime sinmeyen, oturtamadığım şeyi bulana kadar boğuşurum. Onca eskizden sonra “hah şimdi oldu” derken kuş gibi hafiflemeyle birlikte oturttuğum çizimi alternatifli bir iki orijinal yapıp yayıneviyle paylaşırım ve konuşup onayını alınca diğer çizimler için tekrar boğuşmaya devam… İzlediğim çizgi filmlerden, okuduğum kitaplardan kalan duygular çizimlerimde bilinç altında etki etmiş olabilir belki. Gelen metni okurken duyguları, hikayedeki atmosferi çizimlerime de aktarabilmek beni mutlu eder. Bazen çizime kendimi o kadar kaptırırım ki surat ifademe bile yansır, eşimin uyarısıyla kendime gelirim.
Çizimlerinizi yaparken yazar ya da editör ile nasıl diyaloglar gelişiyor aranızda?
En önemli kısımlardan biri de teslim tarihi… Editörden bunu netleştirdikten sonra kitabın ruhuna ait detayları, bilgileri iyi almak… Çünkü daha ilk görüşmede kitap kabaca hayalinizde canlanıyor. Genellikle ilk konuşmada kitabın kaç yaş için olduğunu konuşuyoruz ve gelen metni ona göre okuyup soracağım şeyler varsa notlarımı alıyorum. Çizimde olması gereken özel şeyler varsa fotoğraf ve bazı dokümanlar gönderiyorlar. Birkaç okumadan sonra kafamda canlanan karakterin eskizlerini çiziyorum. Bu aşamada kalem kâğıt kullanıyorum hem beni daha özgür kılıyor hem de rahatlatıyor nedense… Hoşuma giden çizimleri bilgisayara aktarıp eskizimi detaylı çiziyorum.
Mekân ve aksesuarları metne bağlı kalarak çizdiğim karelerin eğlenceli olması hoşuma gidiyor, hem çizerken ben de eğleniyorum. Bu bir köşeden bakan sevimli fare, tavanda asılı bir oyuncak ya da yataktaki renkli sevimli bir oyuncak olabilir. Metne uygun olarak resmi zenginleştirip eskizleri oturtunca editörle paylaşırım, onlardan gelen eleştiriye göre düzeltmelerimi yapıp onayını alınca orijinal çizime geçerim. Diğer kareler de aynen devam eder.
Sanatınızı/çizimlerinizi beslemek için neler yapıyorsunuz?
Farklı tarzlarda çalışmaktan çok keyif alıyorum o yüzden bir sonraki kitabın nasıl olacağı, nasıl bir karakter çıkacağı beni heyecanlandırır, motive eder. Bunların dışında bir kitapçıya girdiğimde kendimi genellikle çocuk kitapları bölümünde takılmış, gözüme çarpan kitapları karıştırır bulurum. İnternet sayesinde de Instagram’da çok hoşuma giden meslektaşlarımın çalışmaları takip ediyor, fırsat buldukça çizgi film seyretmeye bayılıyorum. Özellikle stop-motion filmlere…
Bir kitabın rafta yerini alana kadar geçirdiği mutfak sürecini çizer cephesinden anlatır mısınız?
Editörle konuştuktan sonra karakter ve mekân için eskiz çalışması başlar. İçime sinen kareleri hangi fırçalarla hangi tarzda yapacağıma karar vermek için istediğim bir karenin orijinal çizimini yapar farklı bir karakter alternatifiyle birlikte editörle paylaşırım ve onayını aldıktan sonra diğer resimlerin eskizlerini çıkartırım.
Hepsi bittikten sonra eskizler üzerinde konuşur netleştirir ve orijinal çizimlere devam ederim. Arada revizyonlar olursa onları düzeltip zamanında yetiştirmeye çalışmak için harala gürele çalışırım 🙂 Aslında kitap resimleme süreci en mutlu, en heyecanlı en tatlı kısmı. Kitap bitince bu serüven de o büyü de bitmiş oluyor ama yeni bir kitaba başlamakla birlikte tekrar aynı heyecanı yaşamak çok güzel…
edebiyathaber.net (12 Kasım 2022)