Çizimle olan ilişkiniz ne zaman başladı?
Herkes gibi kalemi elime aldığım an karalamaya başlamış olmalıyım. İlkokuldayken resim dersinde ‘ perspektif’ ve ‘gölge’ konusu çok ilgimi çekmişti. Çocukluğumdan bu yana defter kitap kenarlarına çizdiğim kenar süslemelerini şimdi öğrencilerimin defterlerine çiziyorum.
15-16 yaşlarımda yazları gittiğimiz anneannemin evinde kâğıt kalem elimde karakalem yapmaya çalıştığımı hatırlıyorum. Geriye dönüp baktığımda resim, benim ona olan ilgimi fark edene dek hep bir yerlerde kendini hissettirmiş. Oğlumun doğumuyla birlikte renklerin, resimlerin dünyasına hızlı bir giriş yapmış oldum. Henüz resme olan ilgimi kendim de fark etmemişken sulu boya ve fırça ile oğlum için eşleme kartları hazırlıyordum. Resim yapmaktan keyif aldığımı o zaman anladım. Farklı tekniklerle resimler yapılabildiğini, bir çizginin gerçekçi ve eğlenceli resimlere dönüşebildiğini görmek beni çok heyecanlandırmıştı. Dijital çizime başladıktan sonra Çizim teknikleri ve dijital çizim üzerine online kurslar alsam da kendi tarzımı oluşturmak için bu süreçte yaptığım en etkili yol farklı çizimleri gözlemlemek, incelemek ve bol bol çizmek oldu.
Lisansta çizer olacağımı bilmeden kitap ve çocuklarla haşır neşir olan bir bölüm seçmem isabetli olmuş. Sınıf öğretmenliği mezunu ve çocuk gelişimi son sınıf öğrencisiyim. Yüksek lisansıma sınıf öğretmenliği bölümünden devam ediyorum. Çizimi tez çalışmama dâhil etmeyi planlıyorum.
Çizer kitaba nasıl hazırlanır?
Oğlum ve öğrencilerim sayesinde çocuk kitapları ile uzun zamandır iç içeyim. Çizim öncesinde konuma uygun ön araştırma yapıyorum. . ‘Dansın ayak sesleri’ kitabı ilk çalışmam, ilk göz ağrım. Bu sayfayı çizerken duyguyu okuyucuya hissettirmek için defalarca çizdiğimi hatırlıyorum. Veya bir hayvan çizimi beni bekliyorsa belgesellerden, pinterenstten, ulaşabildiğim kadar fazla pozisyon ve tarzı görmeye çalışıyorum
Bir gün içinde bazen anne, bazen öğretmen, bazen çizer oluyorum. Koşturmaca içinde Çizim yaparken Zaman ve yer kavramları benim için fazlasıyla değişken olabiliyor aslında. Masada, koltukta, mutfakta, teneffüste veya dinlenmek istediğim her yerde her an çizim yapabilirim.
Çizim için hazırlanırken belirli kalıplara kişilere takılı kalmıyorum. Geliştirmek adına farklı tarz ve teknikleri mutlaka inceliyorum. Bunun beni daha da geliştirdiğine inanıyorum.
Çizimlerinizi yaparken yazar ya da editör ile nasıl diyaloglar gelişiyor aranızda?
Çizim süresince iletişim halinde oluyoruz. Mutlaka fikir alışverişi yaparak ilerliyoruz. Eskiz aşamasında, boyama kısmında, kapak tasarımında hatta çizimler bittikten sonra bile ekip çalışması ruhunu kaybetmeden basıma kadar süreçten birlikte haberdar oluyoruz diyebilirim. Karakterin saç tonundan, yüz ifadesine kadar birçok detay aramızdaki diyalogun konusu olabilir. Bazen yazar tamamen sizin hayal dünyanıza teslim etmiş olsa da duygusal bütünlüğü bozmadan ilerliyoruz. Yazı ve resim arasında bütünlüğün sağlanması için yazar ve çizerin birlikte benzer duygularla süreçte yer almasını önemsiyorum.
Sanatınızı/çizimlerinizi beslemek için neler yapıyorsunuz?
Instagram hesabımı aktif şekilde kullanıyorum. Farklı tarzları görebilmek, inceleme fırsatı bulabilmek adına sosyal medyanın oldukça etkili olduğunu düşünüyorum. Sosyal medya hesabımı bir bakıma portfolyo olarak kullanıyorum. Hatta yayınevlerine portfolyo göndermeme gerek kalmadan sosyal medya aracılığıyla çizimlerime ulaşan yazarlar ve editörler sayesinde ilk çizim çalışmalarımı yapmış oldum.
Birçok çizere ulaşmak ve ürettiklerine yakından şahit olmak beni de heyecanlandırıyor ve çizmeye teşvik ediyor. Farklı çizerlerin resimlerini kendi tarzımda çizmeyi seviyorum. Kurgu aynıyken bambaşka resimlerin ortaya çıkması ‘çizer’ yanımı hep canlı tutuyor. Resim çizmek sürprizlerle dolu bir yol. Nerede nasıl biteceğini ben bile kestiremiyorum. Arka sayfadaki resmi merak eden bir çocuk gibi kendi çizimimin sonunu aynı merakla bekliyorum. Çocukluğumdan bu yana Ferit Avcı çizimlerini ayrı severim.
Bir kitabın rafta yerini alana kadar geçirdiği mutfak sürecini çizer cephesinden anlatır mısınız?
Toparlayıp bir sıraya koyacak olursam eğer yazar veya yayınevinin çizerle iletişime geçmesiyle başlıyor süreç. Proje çizer için de uygunsa eskiz çalışmaları ile ilk halini almış oluyor.
Varsa eğer düzeltme sonrası boyamaya hazır hale geliyor. Çizimler renklendikten sonra duygu da esere yüklenmiş oluyor. Ve baskı sürecine giriyor. Süreçte seni en çok heyecanlandıran ne diye sorarsanız; kapı ziliyle birlikte kargocudan kendi resimlediğiniz kitapları teslim almak…
edebiyathaber.net (27 Mayıs 2023)