Çizimle olan ilişkiniz ne zaman başladı?
Çizimle olan ilişkim, resme olan ilgim dolayısıyla başladı. Kendimi bildim bileli çizerim. Lise ve enstitü yıllarında resim öğretmenlerimden büyük destek aldım. Bu konuda başkaca eğitimim yok. İleriki yıllarda bir resim sergisi açtım, yüzlerce kartpostal, birkaç kurumun da amblemini çizmiştim.
Enstitüden ayrıldıktan sonra kitabevlerinde çalışmaya başladım. 1980’den sonra kartpostal çalışmaları, özgün portreler ve arada karikatür çalışmalarım kimi dergilerde yayınlanmaya başladı. Hatta bir karikatür dergisinde (Kaktüs) çizgi roman denemem oldu. İlk kitap içi ve kapağı çalışmamı Kültür Bakanlığından ödül almış bir kitap olan Dünyamız Güzel Olmalı için çizdim. O zamana göre ciddi bir telif almıştım. Doksanlı yıllarda kapak çalışmam Tudem yayınlarından Miyase Sertbarut’un Sisin Sakladıkları kitabıyla devam etti; o yayımlandıktan sonra gerisi geldi. 2009 yılında Tudem’in açtığı yarışmada (Dizeler Çiçek Açsın Kemal Özer Özel Ödülü) ödül aldım. Kitabım yayımlanacak fakat uygun ressam bulamamışlar, bana bildirdiklerinde kitabı resimleyeceğimi söyledim. İkinci kitap içi illüstrasyonlarını kendi kitabım için çizdim. Bugüne kadar yüze yakın kitap resimlemem var. Şu an iki yayınevi ile çalışıyorum (Kanguru, Temren)
Çizer kitaba nasıl hazırlanır?
Bana yollanan bir kitabı en ince ayrıntılarına kadar dikkatle okurum. Bu dikkatli okuma sonucunda kitabın seslendiği yaş grubuna göre kafamda çizeceğim illüstrasyonlar belirmeye başlar. Sonra kâğıda aktarırım. Çizerken, çocuğun hayallerine yakın durmaya özen gösteririm. Yani bir tür empati; onun da benim çizdiğim resimlerin dışında kendi hayal gücünü kullanacağı boşluklar bırakırım. Bütün kitaplar için aynı şekilde çalışırım.
Çalışmalarım çocuk kitapları ağırlıklı olduğu için bu konuyla ilgili bilgiler eğitim enstitüsünde aldığım eğitimin dışında internetten okuduğum makalelerle sınırlıdır. Fakat genel olarak resim ve sanat tarihiyle ilgili kitapları okumak benim için her zaman keyifli olmuştur.
Ben Antalya’da yaşıyorum. Minimalist biriyim. Çizimlerim için rahat bir masaya ya da çalışma odasına gerek duymam. Resim malzemeleri olmadığı zaman kahve tortusunu kullanarak çizdiğim resimler de var. Kullandığım boyalar ve kâğıtlar kaliteli değil. Örneğin İyi Geceler Kitabı’nı iki liralık bir suluboyayla çizmiştim. Kaldığım eve yakın olduğu için Antalya’nın en yüksek tepelerinden olan Seyirtepe’de çiziyorum genellikle.
Çizimlerinizi yaparken yazar ya da editör ile nasıl diyaloglar gelişiyor aranızda?
Çok az sayıda yazar arkadaşlarla temasım olmuştur. Muhatabım genelde yayımcı ya da yayınevi editörü olmuştur.
Çizdiğim resimleri sosyal medyada paylaşıp üçüncü kişilerden onay alırım. Oradaki eleştiriler sonucunda resimde düzeltilecek yönleri yeniden çalışırım. Bazen dosyanın yazarları ne çizmem gerektiğini bana anlatırlar.
Onların yönlendirmesi sonucu istedikleri resme ulaşıncaya kadar çizimde değişiklikler yaparım. Fakat çoğunluk bana bırakır. Genelde editörlerden ve yazarından olumlu dönüşler alırım.
Sanatınızı/çizimlerinizi beslemek için neler yapıyorsunuz?
Uzun süre Sanat Dünyamız ve Milliyet Sanat dergilerini takip ettim. Resim sanatı ve sanat tarihiyle ilgili ulaşabildiğim tüm yayımları okumaya çalışırım.. Genelde okumayı yazmaktan daha çok önemserim; daha çok keyifli bulurum. Çocuk kitapları resimlemek üzerine bir de makalem yayımlandı(Sarmal Çevrim.)
Bir kitabın rafta yerini alana kadar geçirdiği mutfak sürecini çizer cephesinden anlatır mısınız?
Bana gelen dosya ya da kendi yazdığım dosyayı (tekrar) okuduğumda kafamda şekillenen çizimleri, kahramanları metne göre kâğıt üzerine aktarırım. Çizim bittikten sonra resimlerin metinle uyumunu merak ederim. Kimi kitaplarda matbaa kalitesi beni hayal kırıklığına uğratır. Mesela bu kitaplardan biri kendi kitabım olan Bir Ay Masalı’dır.
Çizdiğim resimleri yayımlandıktan sonra gördüğümde matbaaların farkını anladım. Bunlar tabi ki olacak, yayıncım da bu konuda üzülmüştür. Bir kitabın metinle başlayıp kapak ve iç illüstrasyonlarla desteklendikten sonra rafta yerini alması bir çizer olarak oldukça heyecan verici. Umarım bu heyecan hep sürer.
edebiyathaber.net (25 Eylül 2021)