Çizimle olan ilişkiniz ne zaman başladı?
Kendimi bildim bileli çizerim. Renkleri, hayal kurmayı ve hayalimi kağıda dökmeyi çok severim. Üniversitede de kulüplere katılıp gönüllü olarak resim dersleri verdim. Sanat konusunda akademik bir geçmişim yok ve bu durum hep içimde kaldı. Ancak kendimi geliştirmek için çok fazla araştırma yapıyor, kitaplar okuyor ve online eğitimler alıyorum. Bence çizim en çok pratik yaparak gelişir, bu düşüncem sebebiyle de gün içinde çok uzun saatlerimi çizim yaparak geçiriyorum. Profesyonel olarak da son 3 yıldır çizim yapıyor ve kitaplara, dergilere çiziyorum diyebilirim.
Çizer kitaba nasıl hazırlanır?
Proje geldiğinde öncelikle araştırmalar yapıyorum, özellikle aşina olmadığım bir konu ise, araştırma ve öğrenme süreci uzun zamanımı alabiliyor. Aynı zamanda ilham olması açısından o konuda çıkmış kitapları ve diğer alandaki işleri inceliyorum. Sonrasında karakter tasarımı, eskizleme ve renk paleti ile ilgili çalışmalarımı yapıyorum. Benim için renkler de çok önemli çünkü çizimi güzel ve canlı renklerin daha iyi yansıttığını düşünüyorum. Bu sebeple benim çizimlerimde genelde canlı renkler görebilirsiniz. Tabi bir diğer sebep de hayat enerjimin yüksek olması! Genellikle sabahları çok erken uyanıyorum ve evde kendime ait minik stüdyomda çalışıyorum. Özellikle yeni bir projeye başlıyorsam, genelde heyecanlı olduğum için normalden daha erken bile kalkabiliyorum. Projeye hazırlanırken ve çalışırken mutlaka müzik ya da kitap dinlemeyi seviyorum.
Genellikle dijital çizim yapıyorum. Böylece iş teslimlerinde dosya paylaşımı ve revizyon süreçleri daha kolay işliyor, ayrıca bisikletime atlayıp şehirden uzakta, tabletimi yanıma alarak da rahatlıkla çalışabiliyorum.
Çizimlerinizi yaparken yazar ya da editör ile nasıl diyaloglar gelişiyor aranızda?
Özellikle editörlerle yakın çalışmayı çok seviyorum, çünkü bence bir kitabın oluşmasında yazar, çizer ve editörün ortak çalışabilmesi çok önemli. Bu noktada editör ve yazarın hayal ettikleri ile benim hayal ettiklerimin aynı paydada buluşabilmesi için genelde karakter tasarımı ve eskiz süreçlerinde iletişim halinde olmaya çalışırım.
Sanatınızı/çizimlerinizi beslemek için neler yapıyorsunuz?
Çizimimi geliştirmek adına, sürekli pratik yapmamın yanı sıra bazı siteleri, çizerleri, makaleleri ve dergileri takip ediyorum. Pandemi ile birlikte artan online eğitim seçeneklerini de yoğunlukla değerlendiriyorum. Çeşitli topluluklara üyeyim ve dünyanın pek çok yerinden illüstratörlerle iletişim halinde kalarak dünyadaki trendleri takip etmeyi seviyorum. Tam bir resimli kitap tutkunuyum ve bu sebeple kitabevlerinde resimli kitap inceleyerek saatler geçiriyorum ve yaşantımda minimal bir düzeni benimsesem dahi kitaplar konusunda aşırıya kaçabiliyorum. Çünkü çok fazla güzel kitap, dolayısıyla çok fazla görülecek çizim ve okunacak hikaye var!
Bir kitabın rafta yerini alana kadar geçirdiği mutfak sürecini çizer cephesinden anlatır mısınız?
Süreç, çizer tarafında yayınevinden metnin gelmesiyle başlıyor. Benim için metni sevmem ve çizim tarzımla uyuşabileceğini görmem çok önemli. Çünkü bu durum kitap içinde daha keyifli sahnelerin olmasını kolaylaştırıyor! Editör ile ufak bir toplantı yaparak projeden beklentileri konuşuyoruz. Sayfa sayısından kitap boyutuna, karakter özelliklerinden sahnelere pek çok teknik ve içerik detayını konuşuyoruz. Sonrasında benim araştırma, karakter çizimi ve eskizleme sürecim başlıyor. Eskizleme hem beklentilerin örtüşüp örtüşmediğini anlamak için iyi bir yöntem hem de kitabın teknik özellikleri konusunda yardımcı oluyor. (Font büyüklüğü, font tipi, yazı nereye gelmeli, sayfa ortasında ve kesim payları içinde önemli bir çizim detayı yer almamalı gibi.) Eskizlerin onaylanması sonrasında da renk paletine çalışma ve boyama süreci başlıyor. Aslında bu ortalama 1.5-2 aylık bir süreç, proje içeriğine bağlı olarak süre uzayabiliyor. Sürecin en tatlı noktalarından biri de çizer kopyalarımı elime aldığım an. Hollanda’da yaşadığım için bazen bana daha geç ulaşıyor çizer kopyalarım ama o zamana kadar okuyan ve sosyal medyada paylaşan insanları takip ediyor mutlu oluyorum!
edebiyathaber.net (13 Mart 2021)
