Forbes Türkiye, mayıs sayısında ülkenin en çok kazanan yazar listesini, satış ve kazanç rakamlarıyla birlikte yayımladı. Beşinci kez hazırlanan listede 2011′in rekorlar yılı olduğunu belirten Forbes, yazının başlığını da “Edebiyatın Zaferi” olarak attı.
Edebiyatla az çok ilgili olan herkesin bildiği gibi, bu tür durumlarda akla ilk gelen, “Çok satanlar gerçek edebiyat mıdır?” sorusu oluyor. Biz burada başka mühim noktalara değinmek istediğimiz için bu soruyu başka bir yazıya bırakarak Forbes‘un dosyasını incelemeye girişiyoruz. Listedeki 20 yazar baskı adetleri ve toplam cirolarıyla aşağıdaki gibi:
1. Ayşe Kulin / 1.634.660 TL / Everest Yayınları / 588.500 baskı adedi / 8.173.300 ciro
2. Elif Şafak / 1.610.300 TL / Doğan Kitap / 369.000 baskı adedi / 8.051.500 ciro
3. İskender Pala / 1.319.980 TL / Kapı Yayınları / 536.000 baskı adedi / 6.599.900 ciro
4. Zülfi Livaneli / 949.600 TL / Doğan Kitap / 178.000 baskı adedi / 4.748.000 ciro
5. Sinan Yağmur / 851.500 TL / Destek Yay. – Karatay Akademi / 820.000 baskı adedi / 8.515.000
6. Ahmet Ümit / 638.120 TL / Everest Yayınları / 219.000 baskı adedi / 3.190.600 ciro
7. Canan Tan / 628.560 TL / Altın Kitap / 300.000 baskı adedi / 4.190.400 ciro
8. Yılmaz Özdil / 569.250 TL / Doğan Kitap / 165.000 baskı adedi / 3.795.000 ciro
9. Serdar Özkan / 513.000 TL / Artemis Yay. – Altın Kitap / 260.000 baskı adedi / 3.420.000 ciro
10. Demet Altınyeleklioğlu / 318.750 TL / Artemis Yayınları / 102.000 baskı adedi / 2.550.000 ciro
11. Orhan Pamuk / 269.375 TL / İletişim Yayınları / 50.000 baskı adedi / 1.077.500 ciro
12. Ahmet Turgut / 256.650 TL / Callisto Kitap / 165.000 baskı adedi / 2.566.500 ciro
13. Mümin Sekman / 252.563 TL / Alfa Kitap / 313.000 baskı adedi / 2.02.500 ciro
14. Mustafa Armağan / 197.688 TL / Timaş Yayınları / 119.000 baskı adedi / 1.581.500 ciro
15. İlber Ortaylı / 194.500 TL / Timaş Yayınları / 90.000 baskı adedi / 1.566.000 ciro
16. Turgut Özakman / 189.400 TL / Bilgi Yayınevi / 43.000 baskı adedi / 947.000 ciro
17. İnci Aral / 185.685 TL / Kırmızı Kedi / 90.000 baskı adedi / 1.237.900 ciro
18. Yavuz Bahadıroğlu / 184.000 / Paradoks Yayınları / 120.000 baskı adedi / 1.840.000 ciro
19. Reha Çamuroğlu / 177.400 TL / Everest Yayınları / 115.000 baskı adedi / 1.774.000 ciro
20. Kahraman Tazeoğlu/ 139.400 TL / Destek Yayınları / 87.900 baskı adedi / 929.600 ciro
Forbes, yazının ikinci paragrafında, rakamlarla ilgili ilk analizlerinden biri olarak, “Rakamlar, sıklıkla yinelenen ‘ülke olarak okumuyoruz’ yakınmalarını biraz ezbere söylendiğini gösteriyor,” yorumunu yapmış. Yılın başında da Munir Üstün Twitter sayfasında yayınevlerinin 2011 yılında toplam 287 milyon bandrol aldığını açıklamış, nüfus hesabından bunun kişi başına yedi kitap anlamına geldiğini belirtmişti.
Alınan bandrol sayısı (yani basılan kitap adedi), en çok kazanan yazarların kitaplarının baskı adedi belki Türkiye’de yayıncılığın nasıl ve ne kadar gelişip büyüdüğü konulu bir araştırmanın verileri olarak kullanılabilir, ama ülkedeki okuma alışkanlıklarıyla ilgili söylediklerini değerlendirirken çok dikkatli olmak gerekir. Forbes‘cular da, Munir Üstün de en temel soruyu atlıyor: Basılan bu kitaplardan kaçı satılıyor? Forbes listesinde yer alan yazarların eserleri bir yana, çoğu kitap ortalama 1.500 adet basılır, bu rakam Türk edebiyatçılarında bir nebze yükselse de, yabancı kitaplarda daha da düşebilir. Öncelikle bir durup bunun ne kadar düşük bir sayı olduğunu değerlendirmek gerekir — nüfusunun yaklaşık 70 milyon olduğu söylenen bir ülkede bir kitap yalnızca bin kişi için yayımlanıyor. Bundan hemen sonra da bu 1.000 adedin kaçının satıldığını sormak gerekir — bir kitabın yalnızca 100 adet sattığı da görüldüğü gibi, çok ama birçok kitap hiçbir zaman ikinci baskı yapmadan kelepire düşüyor.
Forbes analizine, ne tür eserler veren yazarların ve hangi yayınevlerinin ön plana çıktığına değinerek devam ediyor. Listeyi vermeden önce yazıyı şu sözlerle kapatıyor:
Kültür ve Turizm Bakanlığı ISBN Ajansı yıllık yayıncılık verileri ve FORBES Türkiye’nin artık geriye dönük analiz yapılabilecek derinliğe ulaşan “En Çok Kazanan Yazarlar” listesi gösteriyor ki yazarlık, Türkiye’de artık gerçek anlamıyla para kazandıran bir meslek.
Yukarıdaki yorumumuza nazaran, öncelikle yazarların gerçekten de satış değil, baskı adedine göre kazanç sağladıklarını belirtelim. Bundan sonra beş yıllık bir süreyi “geriye dönük analiz yapabilecek derinliğe” ulaşmak için yeterli görenForbes‘a, listelerinde yalnızca yirmi tane yazar bulunduğunu hatırlatalım. Çok satan bir yazarla ortalama bir yazar arasındaki uçurumu fark etmek için aslında bizzat bu listeye bakmak yetiyor. 1 numaradaki Ayşe Kulin’in kazancı 1 buçuk milyon lirayı geçerken, 20 numaradaki Kahraman Tazeoğlu’nunki 150 bin lira bile etmiyor. Bu durumda bırakın “ortalama”yı, en çok satan 50. yazarın ucu ucuna yazarak geçinebileceğini, geri kalanların ise, birçok yazarın zaten yaptığı gibi hayatlarını başka işlerle kazanmak zorunda kalacaklarını görüyoruz. Telif ödemelerini para değil, kitapla alan yazarların bulunduğu bir piyasada bir avuç yazarın kazancını kutlamak adına Forbes bir yana, BirGün gazetesinin dahi “Kim demiş yazmak kazandırmıyor diye” şeklinde başlıklar atması acı.
Tüm bunlardan sonra insan ister istemez Forbes‘un verileri doğru okumadığını, ama aklında halihazırda var olan bir çerçeveye oturtmak için sağından solundan kıvırttığını düşünüyor. Üstelik bahsettiğimiz bu iki nokta (baskı adedi ile okuma alışkanlığı ve en çok kazanan yirmi yazar ile geri kalan yazarların arasındaki ilişki) en temel meseleler. Listenin devamında gelen “En Çok Satan Kitaplar” ve “En Çok Ciro Yapan Kitaplar”ı incelediğimizde telif oranlarındaki farkın kazancı nasıl etkilediğini görüyoruz. Aşkın Gözyaşları I en çok satan kitapken, ciro listesinde altıncı sırada yer alıyor. Benzer bir şekilde en çok ciro yapan İskender, çok satanlar arasında üçüncü sırada. Demek Elif Şafak Sinan Yağmur’dan daha yüksek bir telif oranıyla çalışıyor. Kitap satış fiyatları da ciroyu oldukça etkiliyor. Beş yayınevi ve bir dağıtım şirketiyle Türkiye’nin en büyük yayın grubu olan Alfa Yayın Grubu, düşük kitap fiyatlarıyla tanınıyor. Örneğin çok satan kitaplar arasında yedinci sırada olan Her Şey Beyinde Başlar (Mümin Sekman), ciro listesinde yer bile almıyor.
Dergi, geçen yılki listesinde İskender Pala’nın kazancıyla ilgili bir tartışma yaratmıştı — Kapı Yayınları verilen bandrol rakamlarının eksik olduğunu söylediğinde, verileri ISBN ajansından aldığını belirten Forbes, yayınevlerinin kitabın satış adedinden fazla bandrol alabildiklerini iddia etmişti. Bandrol bedavaya değil, parayla alınan bir şey olduğu için bu söylenen pek mantıklı gelmiyor kulağa. Doğru olduğu varsayılsa bile, o zaman yalnızca bir yazar ve bir yayınevi değil, tüm listenin sağlamlığının sorgulanması gerekmez miydi?
Forbes’un “Edebiyatın Zaferi” olarak nitelediği listedeki yazarların kazançlarında gözümüz yok. Dileğimiz, öncelikle Forbes ve bu yirmi yazar ile basının, daha da önemlisi okurların, bunun aslında bir avuç yazarın zaferi olduğunu fark etmesi. Yayıncılıkta başta yazarların olmak üzere çevirmenlerin, editörlerin, düzeltmenlerin ve bir kitabın oluşumda emeği geçen diğer herkesin çalışma şartlarının ortaya koydukları işle orantılı bir şekilde düzelebilmesi için henüz önümüzde uzun bir yol var. Yolun başını ise insanların okuma alışkanlığı çekiyor.
Kaynak: koltukname.com (14 Mayıs 2012)