Bir kitabı elime aldığımda önce kapağına bakarım. Sonra arkasındaki tanıtım yazısına… Sonra da içinde gezinmeye başlarım. Bu benim kitapla ilk karşılaşma seremonim.

“DÜŞPEŞE” kulağımda çok hoş bir tını bırakıyor. 

TAŞLARIN SIRRI’ysa gizemli bir yolculuğun habercisi gibi…

Bir müddet kapağı inceliyorum. Hasan Karaca’nın kapak tasarımı çok etkileyici. Fonda bir ören yeri. Bir kız, iki erkek, bir de leylek… Romanı deşifre etmeden okuyucuyu etkilemeyi başarıyor, meraklandırıyor. Okumak için sabırsızlanıyorum. Bu kitabın en büyük özelliği, çok yazarlı bir roman olması. Çocuk edebiyatında bir ilk. 

Roman, İzmir’den yola çıkan Çınar Ortaokulu 7A sınıfı öğrencilerinin öğretmenleriyle yaptığı Güneydoğu Anadolu gezisinde yaşadıklarından yola çıkılmış. Tamamen kurgu ama farklı bir kurgu. Farkı, on altı yazarın birlikte yazması… Bu ayrıntıyı öğrendiğimde heyecanlanıyorum. “On altı kalem, on altı yürek! Tek yürek olmayı başarabilecek mi?” Düşünmeden edemiyorum.

Fantastik kahramanlar leylek Cemşit ve Ferhat roman boyunca bizimle birlikteler. Sayfalar arasına konan fotoğraflar bende 7A sınıfına ait olduğum izlenimini duyumsatıyor. Birden  geziye katılıyor, arkadaşlarım ve öğretmenlerimle varsıllaşıyorum.

Günümüzde sosyal medya, akıllı telefon gibi teknolojilerin bir yandan işimizi kolaylaştırırken diğer yandan insan ilişkilerini nasıl körleştirdiğini, bizleri farkına varmadan kölesi yaptığının farkındayım. İlginç bir çelişki de olsa telefon mesajlarının kutucuklarda verilmesi gülümsetiyor beni.

Okur, kırk altı başlıkla ilerleyen romanda geçmişle bugün arasında köprü kuran müzelerin önemini kavrayacak. Genetiğiyle oynanmış tohumların ve zorunlu göçlerin farkına varacak. Farklı kültürleri ve sanatları görerek, tarihin bambaşka bir penceresinden bakarak, geçmişin gizemini çözecek. 

Ayrıca romanda dikkatimi çeken diğer unsurlar; arkadaşlık, dostluk ilişkileri… Sorgulamanın ve araştırmanın önemi…Kültürel miraslarımızın korunması için tarih bilinci oluşturulması didaktik olmadan veriliyor okura. Ülkemizin doğal güzellikleri ve tarihi değerlerini tanımak, onlara dokunmak ufkumuzu genişletiyor. Ege’den Güneydoğu’ya bir kardeşlik bağı kuruluyor. Dilerim bir sonraki roman Güneydoğu’dan Ege’nin incisi İzmir ve çevresine olur. 7A sınıfı da ev sahipliği yapar. Neden olmasın? 

Martı Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Grubu’nun on altı kadın yazarı bir araya gelip düşlerinin peşine düşmüşler ve sonuçta ortaya bu harika roman çıkmış…

Kitap Nevzat Süer Sezgin’e ithaf edilmiş. 

Kitaba emeği geçenleri kutluyorum. 

Projelendiren: Nalan Yılmaz, Kapak Resmi ve Tasarımı: Hasan Karaca.

Yazarlar: Ayşen Göreleli, Ayten Kaya, Bihter Bilir, Duygu Uzel, Esma Zafer Ertan, Gönül Çatalcalı, Gülseren Mungan, Hande Baba, Nalan Yılmaz, Nermin Şenol Kalyoncu, Nevzat Süer Sezgin, Oya Uslu, Sevin Sezgin, Sülbiye Yıldırım, Vicdan Efe, Yayla Boztaş.

KeKeMe Yayınları 2022, 174 Sayfa.

edebiyathaber.net (13 Aralık 2022)