Umut yolcuları için keyifli günler bu günler. Güneş olmadığı kadar parlak, yüzlerde mutluluk ifadeleri. Okullar da kapandı. Çocuklar ayrı bir mutlu. Aslında çocuklar başka, ebeveynler başka mutlu şimdi. Ve bu manzarayı izlerken fark ediyorum ki özlemişiz mutlu olmayı.
Uzun bir tatil süreci başladı çocuklar için. Tatil demek eğlence demek, tatil demek oyun demek, tatil demek tembellik demek. Olsun! Fazlasıyla hak edilmiştir bu tatil onlar için. Fakat kitaplardan da uzak kalmamak gerek. Son yapılan sınav gösterdi ki yine okuyan kazanacak. Kitap okumanın sadece eğlenceli zaman geçirmek olmadığını, boş zaman doldurma etkinliği olmadığını bilenler, fark edenler yine fark yarattılar/yaratacaklar. O yüzden kitaplar her zaman her yerde yaşamımızın bir parçası olmalıdır. bunu sağlamak için de sürecin başında ipleri sıkı tutmak, okuma çağının başındaki çocukları nitelikli kitaplarla buluşturmak gerekir. O dönemin çocukları için iki kitap önerim olacak bu defa. Kitaplar Yapı Kredi Yayınları arasından yayımlandı. İlki Berat Alanyalı’nın yazdığı Öykü Gölemen’in resimlediği “Neşeli Orman’ın Yaz Konukları.” YKY Doğan Kardeş Daha Güzel Bir Dünya İçin dizisinin yeni kitabı “Neşeli Orman’ın Yaz Konukları.”
Kitapta, “Kırlangıçların, baharın gelmesiyle yeniden Neşeli Orman’a göç hikayelerini okuyoruz. Kırlangıç sürüsü görününce gökyüzünde sevinç sardı Neşeli Orman’ı. Fakat hesap edilemeyen bir gelişme vardı. Kırlangıçların terk ettikleri yuvalarını serçeler işgal etmişti. Ve şimdi de terk etmiyorlardı bu yuvaları. Orman’ın sakini diğer canlılar araya girip çözüm bulmak isteseler de serçelerin inadı kırılmadı. Sonunda ise kırlangıçların kendilerince yapmış oldukları intikam planı var kitapta. fakat öyle de bitmiyor. Yazar çocuklara bırakmış masalın sonunu. Sınırsız düş gücüyle onların tamamlamalarını istiyor “şimdi gel bu masalın sonunu sen yaz” diyerek. “Neşeli Orman’ın Yaz Konukları” kuşlar arası bir savaşımı anlatırken çocuklara haksızlık etmeden ve haksızlığa boyun eğmeden yaşamayı öğütlüyor. Ezmeden, ezilmeden yaşamanın önemini ve bu şekilde mutlu olunabileceğini gösteriyor. YKY’nin “Daha Güzel Bir Dünya İçin” dizisi, okumaya yeni başlayan, dolayısıyla yaşamın içine de yeni girmeye başlayan çocuklar için takip edilmesi gerek kitaplardan oluşuyor.
“Ne duruyorsun? Hadi sevdiklerine sarıl” diye sesleniyor kitap minik okurlarına. Aslında sadece onlara değil bize de… Yaşamın zor şartlarıyla baş etmeye çalışırken gün içerisinde fazlasıyla sinirli, öfkeli, endişeli olabiliyoruz. Hayal kırıklıklarımız beraberinde mutsuzluğu getiriyor. Sonucunda da en sevdiklerimizi kolayca kırabiliyoruz. Hem de hiç nedeni yokken.
Görkem Kantar Arsoy “Sarıldığımız Gün”de dünyayı sevgi kurtaracak dercesine bir sarılmayla, küçük bir sevgi gösterisiyle her türlü olumsuzluğun üstesinden gelinebileceğini anlatıyor.
Kitap, Ekin’in rüyasıyla başlıyor ve altı bölümden oluşuyor. Ekin görmüş olduğu kabusun etkisiyle sabah huzursuz başlamıştı güne. O huzursuzlukla okul yollarına da düşmüştü işte. Matematik öğretmeninin sürpriz sınavı ise Ekin’deki dalgalanmayı zirveye çıkarmıştı. Ki matematik sınavı yetmezmiş gibi Türkçe dersinde de kompozisyon ödevi çıktı karşısına. Ekin o kadar uykusuzdu ki noktalama işaretlerinin hiç birini kullanmamıştı yazdığı kompozisyonda. Gün Ekin’in istediği şekilde başlamadığı gibi öyle de ilerlemiyordu. Dersin ortasında karşı karşıya kaldığı yanlış anlaşılma, onu oldukça zor durumda bırakmıştı. Sonunda eve dönüp de annesinin anlayışlı bakışları, şefkatli kollarıyla karşılaşınca rahatlamıştı ekin. Karşımızdakine bir tebessüm, bir selam hem onu mutlu eder, hem de bizi. Çok küçük bir ayrıntı gibi görünse de etkisi düşündüğümüzden her zaman daha çok olmuştur. O halde tüm gerginliklerimizi, sıkıntılarımızı bir kenara bırakıp sevdiklerimize sarılalım. Yunus Emre’nin hâlâ kulaklarımızdaki deyişini hiç unutmadan, “sevelim sevilelim bu dünya kimseye kalmaz.”
Sarıldığımız Gün’ü Görkem Kantar Arsoy yazdı, Mert Tugen resimledi. YKY de çocuklarla buluşturuyor. Sevgisiz ve kitapsız günümüz olmasın…
Mehmet Özçataloğlu – edebiyathaber.net (11 Haziran 2018)