1960 Norveç doğumlu Jo Nesbo, Harry Hole romanlarıyla ünlenmiş, çok satan bir polisiye yazarı. Kitapları elliden fazla dile çevrildi. Yazar olmanın yanı sıra çok yönlü, renkli bir kişilik. Mesela yazamaya başlamadan önce Norveç birinci liginde futbol oynamış. On sekiz yaşında sakatlanınca futbolu bırakmak zorunda kalmış. Üç yıl askerlik yaptıktan sonra Norveç Ekonomi Üniversitesi’nde ekonomi ve işletme okumuş, finans alanında çalışmış. Aynı dönemde Di Derre rock grubunu kurmuş, müzisyen ve şarkı sözü yazarı olarak da başarı göstermiş. Grubuyla müzik listelerinin üst sıralarında boy gösterse de bir süre daha finansal analist olarak çalışmaya devam etmiş. Bu sırada kendisine müzik grubunun turnedeki yaşamı hakkında kitap yazması teklifi gelmiş. Çıktığı Avustralya yolculuğunda, bu kitap yerine ilk Harry Hole romanı Yarasa ortaya çıkmış. 1997 ve 2017 yılları arasında on bir Harry Hole polisiyesi, bağımsız başka polisiyeler ve Doktor Proktor’un Osuruk Tozu başlıklı çocuk kitabı serisini yayımlamış. Romanları televizyon ve sinemaya da uyarlanmış. Yazarımız yılın birkaç ayını Tayland’da geçirerek hayatına ve bize renk katmaya devam etmektedir.
İngilizce orjinali 2018 yılı başında yayınlanan Macbeth aynı yıl Türkçe’ye de çevrilmiştir. Hogart yayınevinin, “Shakespeare Yeniden” projesi kapsamında kaleme alınmıştır.
The Hogart Press,1917’de Virginia Woolf ve eşi Leonard Woolf tarafından dönemin yenilikçi isimlerini yayınlama misyonuyla kurulmuş bir yayınevidir. Kurulduktan yaklaşık yüz yıl sonra, 17. Yüzyıl’da İngiliz yazar Ben Johnson tarafından “Sadece çağına değil, bütün çağlara ait!” diye tanımlanan Shakespeare’in eserlerini yeniden yazma projesini geliştirmişlerdir.
“Shakespeare Yeniden” adı verilen bu proje kapsamında günümüzün çok satan usta kalemleri Shakespeare’in eserlerini yeniden yazmışlardır. 2015’in son çeyreğinde Jeanette Winterson’un Kış Masalı’nı yeniden yorumladığı Zaman Boşluğu ile başlayan seri, Fırtına, Hırçın Kız, Venedik Taciri, Kral Lear, Otello ve Hamlet’in değişik yazarlarca yeniden yazılmalarıyla devam etmiştir.
Shakespeare’nin Macbeth’i, İskoç kralı Mac Bethad’dan esinlenilmiştir. Güce düşkün bir insanın, iktidarı ele geçirince aslında nasıl kaybetmeye başladığını anlatır. Cadıların başı Hecate’nin kehanetine inanarak kral olma hevesine kapılan Macbeth, eşi Lady Macbeth ile birlikte İskoçya kralı Duncan’ı haince bir planla öldürerek tahta çıkar. Sonrasında kendisine ayak bağı olacağına inandığı herkesi, çok yakın arkadaşları da dâhil olmak üzere ortadan kaldırmaya girişir.
Nesbo’nun romanı da yağmurlu, soğuk, kasvetli bir günde uyuşturucu baronu Görünmez El Hecate’nin kehanetiyle başlar. Polis Macbeth, yetimhaneden birlikte büyüdüğü ve polis kolejine gittiği arkadaşı Duff ile birlikte, şehri ele geçiren uyuşturucu çetelerinden birine karşı operasyondadır. Macbeth ve Duff’un geçmişi karanlıktır ve acılarla doludur. İkisinin arasındaki hesaplaşmanın nedenleri roman ilerledikçe yavaş yavaş açığa çıkar. Macbeth’in sevgilisi Lady, şehrin en büyük kumarhanesi Inverness’i işleten çok hırslı bir eski fahişedir.
Orijinal eserde, Macbeth’in şatosu, İskoçya’nın Inverness şehrindedir. Bu şehir günümüzde efsanelere konu olan Loch Ness gölü ile tanınmaktadır.
Emniyet Müdürlüğü içindeki güç savaşlarının farkında olan Lady, müdür Duncan’ı öldürüp yerine geçmesi için sevgilisi Macbeth’in aklına girer. Kendisinin de zaten çok istediği bir konuda kolayca ikna olan Macbeth, şehri yönetme gücünü ele geçirme adına, ona baba yakınlığı gösteren yardımcısı Banquo olmak üzere yakın dostlarını ortadan kaldırmaktan çekinmez. Sonrası çığa benzer bir ivmeyle büyüyen iktidar hırsı, iyilikle kötülük arasındaki ince çizgi, rüyaları ele geçiren kâbuslar, kazanma ve kaybetme arasındaki hassas dengedir.
Nesbo, romanında 1970’leri odağa almıştır. Şehrin ismi hiç verilmese de, birçok ipucu İskoçya’nın Glasgow şehri olduğunu göstermektedir. Bu dönemin Glasgow’u, tıpkı romanda olduğu gibi, alkolizm, çevresel tehlikeler, hava kirliliği, yolsuzluk, çete savaşları, fabrikaların kapanması ve endüstriyel işlerin kaybı, uyuşturucu bağımlılığı, yüksek intihar oranları gibi sorunlar yaşıyordu. Olaylar o kadar kötüydü ki, tarihçiler Glasgow halkının neden genç yaşlarda öldüğü ve benzer yerlerde yaşayanlardan daha fazla acı çektiğini açıklamak için “Glasgow Etkisi”nden bahsediyorlardı.
Shakespeare’nin Macbeth’indeki Lady Macbeth, Macbeth, Banquo, (Mac)Duff, Kral Duncan, III.Malcolm, Hecate, Fleance gibi önemli karakterler, aynı isimlerlerle1970’lere gelmiş inandırıcı kişiler olarak Nesbo’nun romanında yerlerini almışlardır. Dört yüz yıllık trajedideki cadılar, kehanetler, doğaüstü olaylar, kâbuslar, 20.yüzyılda geçen bir suç hikâyesine başarılı bir şekilde uyarlanmıştır.
Nesbo’nun Macbeth’inde, kasvetli bir şehirde geçen güç savaşları, uyuşturucu çeteleriyle kanlı hesaplaşmalar var. Erkeğin aşkını hırslarını tatmin etmek için kullanan zeki bir kadın ve âşık olduğu kadına kendini bırakan bir erkek var. Siyah ya da beyaz olmayan gri karakterler, bu karakterlerin rengini yavaş yavaş ortaya koyan bir kurgu var. İnsanın değişip değişmeyeceği üzerine zihinsel ve sözel konuşmalar, geçmişte çekilen acıların kötülüğü haklı gösterip göstermeyeceğiyle ilgili okuru düşünmeye yönelten olaylar, gücü ele geçirmenin mi yoksa bu yolda yapılanların peşine mi düşüldüğü üzerine zihin oyunları da var.
Romanın sonunda uyuşturucu çetesi reisinin tek gözünü aldığı çocuğun “Bence değişebilme ve daha iyi insanlar olma becerimiz var!” cümlesi, her şeye rağmen iyiliğe olan inancı vurgulamaktadır.
Sonra bir de bakıyoruz ki kanlı bir baskında öldü sandığımız kötü adamlardan biri ölmemiş. Hayat tüm karanlığı, aydınlığı ve yeni güç savaşlarıyla devam ediyor.
Ne demiştik; Shakespeare (ve eserleri) bütün çağlara aittir!
Yararlanılan Kaynaklar:
Macbeth / Jo Nesbo / Doğan Kitap
Google/Vikipedi
Dünya Gazetesi
sosyalbilimler.org sitesi
Berrin Yelkenbiçer – edebiyathaber.net (24 Mayıs 2021)