Dino Buzzati‘nin “Tam O Anda” adlı kitabı Can Yayınları etiketiyle yayımlandı.
İlk defa 1950’de yayımlanan Tam O Anda, yazarının deyişiyle metin “parçacıkları”ndan oluşuyor: Kimisi bir sayfayı geçmeyen kısa anlatıların, notların, taslakların, anıların, günce yazılarının, gündelik yaşama dair gözlemlerin, yazarın kimi konular üzerine düşüncelerinin bir araya getirildiği değerli bir tür “kişisel bohça”.
Tam O Anda, Dino Buzzati’nin yüreğini, zihnini meşgul eden meselelerle yazı aracılığıyla hesaplaşmasına dair bir yolculuk. İkinci Dünya Savaşı’nın beraberinde getirdiği umutsuzluk ortamına hiç de uzak olmayan bir dönemde kaleme alınmış bu metinlerde o ruh hali hissediliyor: Akıp giden zamana karşı koyamayışın yılgınlığı, ölümle girişilen daimi düello, bekleyiş, yalnızlık gibi Buzzati’nin poetikasını oluşturan temel izleklerle örülü hepsi. Kimi kurmaca, kimi otobiyografik olan bu metinler, yazar Buzzati’nin özündeki “insan” Buzzati’yi daha yakından tanımamıza olanak sağlayan birer yapboz parçası.
“Yalvarıyorum yaz. İki satırcık olsun yaz, ruhun altüst, sinirlerin laçka olduysa da yaz. Ama her gün. Dişlerini sıksan da, anlamsız saçmalıklar da olsa yaz. Yazmak en gülünç ve en patetik hayallerimizden biridir. Ak kâğıt üzerine kara kıvırcık çizgiler çizerek önemli şeyler yaptığımızı sanırız. Gene de senin işin bu, sadece seçtiğin değil, kaderinin sana lütfettiği işin, şayet bir kaçış yolu bulman olasıysa bulabileceğin tek kapı bu. Yaz, yaz. Nihayetinde tonlarca kâğıt atılsa bile, tek bir satır canını kurtarabilir. (Belki).”
DINO BUZZATI, 1906’da İtalya’nın Belluno kentinde doğdu. Gazeteciliğe Corriere della Sera gazetesinde başladı ve yaşamı boyunca bu gazetede çalıştı. 1930’larda yayımlanan Dağların Adamı Barnabo ve Eski Korunun Gizemi gibi ilk romanlarında, Kafka’yı anımsatan bir gerçeküstücülük, bir uyumsuzluk görülüyordu. Genellikle en başarılı romanı sayılan Tatar Çölü (1940), sınırdaki bir kışlada hiç gelmeyen düşmanı bekleyen askerleri anlatan etkileyici ve alaycı bir yapıttı. Öykülerini Sessanta racconti (Altmış Öykü) (1958) adlı kitapta toplayan Buzzati, bilimkurgu türündeki ikinci romanı Il grande ritratto’yla (1960) edebiyat çevrelerinde büyük üne erişti. İkiyüzlü, huysuz bir kıza tutulan yaşlı bir adamın öyküsünü anlattığı Bir Aşk ise 1963’te yayımlandı. Buzzati’nin çok tutulan oyunlarının en önemlisi Un caso clinico (Klinik Bir Vaka) (1953), Albert Camus’nün yaptığı Fransızca uyarlamayla Paris’te sahnelendi. Kafka’dan esinlenmiş olmasına karşın, kendine özgü olağanüstü bir taşlama ve mizah anlayışı geliştiren Buzzati, 1972’de Roma’da öldü.
Dino Buzzati’nin Can Yayınları’ndaki diğer kitapları:
Tanrı’yı Gören Köpek, 1992
Colombre, 2007
Bir Aşk, 2016
edebiyathaber.net (20 Ağustos 2018)