“Elim Kalem de Tutar Kadeh de” podcast serisi, Oylum Yılmaz ve Melisa Kesmez’in konuk olduğu iki yeni bölümle devam ediyor

Temmuz 11, 2023

“Elim Kalem de Tutar Kadeh de” podcast serisi, Oylum Yılmaz ve Melisa Kesmez’in konuk olduğu iki yeni bölümle devam ediyor

Deneyimli yayıncı Deniz Yüce Başarır’ın, neşenin isyanla, hüznün kahkahayla iç içe geçtiği şıkır şıkır sohbetleri içeren podcast serisi “Elim Kalem de Tutar Kadeh de”nin iki yeni bölümü yayına girdi! Edebiyatımızın genç kadın yazarlarını ağırlayan serinin sekizinci bölümüne konuk olan ödüllü romancı Oylum Yılmaz, yazma sürecini “Şizofrenik bir dünya yaratmak gibi. Önce birtakım imgeler ve düşünceler geliyor, beni içine çekiyor. Ondan sonra yazının başına geçiyorum,” sözleriyle anlatıyor. Serinin dokuzuncu bölümünün konuğu, ödüllü öykücü Melisa Kesmez ise “Bunaltıdan hep yazarak çıkıyorum. Mutluluk, sevinç bende hiç çalışmaz. Yazı işi durur. Bunaltının içinden yazarak çıktığım için hep çözüme yönelik hikâyeler üretiyorum,” diyor. Mey|Diageo’nun destekleriyle hazırlanan “Elim Kalem de Tutar Kadeh de” serisinin bölümleri başta Spotify, Apple Podcasts, Google Podcasts ve CastBox olmak üzere podcast dinlenebilen tüm kanallarda.

Yayıncılık dünyasının deneyimli ismi Deniz Yüce Başarır’ınElim Kalem de Tutar Kadeh deadlıpodcast serisi, 21. yüzyılın sesini sayfalarına taşıyan üretken ve önemli yazarlarımızı daha yakından tanıtmayı amaçlıyor. Başarır’ın, “80 kuşağı” kadın yazarlarımızı tatlı bir edebiyat muhabbeti için masasında ağırladığı seriyi dinlerken Türkiye’deki kadınların kalemlerinin sesi kadar, kahkaha, topuk ve kadeh sesleri de duyuluyor.

“Erkeklerin kurmaca eserlerden kopuşu dünyayı çok berbat bir hale getiriyor”

Deniz Yüce Başarır, “Elim Kalem de Tutar Kadeh de”nin sekizinci bölümünde, edebiyatla yakın ilişkisi önce gazeteci olarak başlayan, daha sonra 2012 yılında Cadı ve 2017’de ona Duygu Asena Roman Ödülü’nü kazandıran Gerçek Hayat adlı romanları yayımlanan Oylum Yılmaz’ı ağırlıyor. Eserlerinde gerçekle hayal arasında gidip gelen, doğayı merkeze almayı hedefleyen ve helezonik olarak tanımladığı kadın dilini araştıran Oylum Yılmaz’ın anlattıkları, dinleyicileri Türkiye’de kadın ve yazar olmak konusunda bolca düşünmeye sevk ediyor. Başarır’ın Gerçek Hayat’tan seçip seslendirdiği bölümde geçmişten bugüne uzanan kadın yazarların isimlerine rastlamak da bu düşünceleri derinleştiriyor.

Gerçek ve hayal ilişkisiyle çok ilgilendiğini söyleyen Oylum Yılmaz, edebiyat arayışında gerçek ile gerçekdışı arasında bir çizgide yürümeye çalıştığını söylüyor ve ekliyor: “Ve bu çizgide yürümeye çalışırken yanıma birilerini çekebilir miyim diye yokluyorum.” Kadın yazar olmakla ilgili ise “Bir kadının yazmaması için ortamda her şey mevcut. Yazabilmeniz için de çok az şey var sizin hayatınızı kolaylaştırabilecek. Hep bir varoluş mücadelesi. Hem bir kadın olarak bir varoluş mücadelesi sürdürüyoruz hem de yazan bir kadın olarak varoluş mücadelesi sürdürüyoruz,” yorumunu yapan Yılmaz, “Beni en çok erkekler okusun istiyorum,” diyor: “Edebiyat okuruna baktığımız zaman, çok yüksek oranda kadın okurlar. 35 yaşını geçtikten sonra erkeklerin kurmaca eserlerle bağlantılarının koptuğunu söylüyor uzmanlar. Ve bu kopuş dünyayı çok berbat bir hale getiriyor diye düşünüyorum.”

“Benim için Türkçenin olmadığı bir dünyada yaşayabilmek çok zor”

Elim Kalem de Tutar Kadeh de”nin dokuzuncu bölüm konuğu ise, sevilen öykücü Melisa Kesmez oluyor. 2013 yılında yayımlanan ilk kitabı Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz’den itibaren geniş bir okur kitlesinin ilgisini çeken Kesmez’in sakin anlatımının, ana kadın karakterlerinin, şehir hayatının çatışmalarını odağa aldığı hikâyelerinin konuşulduğu bölümde, son kitabı Küçük Yuvarlak Taşlar’dan da duygulu bir bölüm paylaşılıyor. Serinin bu son bölümünde edebiyatseverleri, Nohut Oda adlı kitabıyla 65. Sait Faik Hikâye Armağanı’na layık görülen Melisa Kesmez’i daha yakından tanımak için kaçırılmaması gereken bir söyleşi bekliyor.

Hikâye yazarken genellikle bir duygunun peşine düştüğünü anlatan Melisa Kesmez, öykülerinde kurduğu dünya içinse “Sanırım çok bugünde yaşayan birisiyim. Bugünün ötesinde bir kurmaca dünya yaratmak da bana çok çekici gelmiyor. Mesela yaşadığım mekânların dışına çıkan bir şey de yazmak içimden gelmiyor,” yorumunu yapıyor. Kadın tarafının kültürüne hâkim olduğunu ifade eden Kesmez “O dünyanın içinden çok fazla şey görme ve dinleme imkânım oldu. Belki o yıllarda onlar benim için küçücük detaylardı ama şimdi düşününce, benim bir evrenim varsa kafamda, hakikaten o evren oradan çok beslenmiş,” diyor. Başarılı öykücü dilimizle ilişkisini ise “Türkçesiz ne yaparız?! Benim için Türkçenin olmadığı bir dünyada yaşayabilmek çok zor,” sözleriyle anlatıyor.  

Deniz Yüce Başarır’ın, kültür-sanatın büyük destekçisi Mey|Diageo’nun katkılarıyla hazırladığı “Elim Kalem de Tutar Kadeh de” serisinin kapak görseli ödüllü illüstratör Huban Korman’ın imzasını taşıyor.

DENİZ YÜCE BAŞARIR HAKKINDA

Psikoloji okudu. Seslendirme sanatçılığı, çevirmenlik, televizyon programcılığı ve sunuculuğu yaptıktan sonra 2003 yılında editör olarak Doğan Kitap’ta yayıncılığa başladı. 2016 yılında yayın direktörüyken yayınevinden ayrıldı; aynı yıl genel yayın yönetmeni olarak hep kitap’ın kurucu ekibinde yer aldı. Mart 2019’da bu görevinden de ayrılan Başarır, şu günlerde Storytel’de birçok kitabın sesi olarak ve “Ben Okurum” adlı podcast’iyle dinleyicilerle buluşuyor. Başarır’ın, babası ve Kent Oyuncuları’nın kurucularından usta tiyatro adamı Kâmran Yüce’nin arşivine dayanarak kaleme aldığı Perde Kapanmasa Görecektiniz, Kâmran Yüce’nin Arşivinden Kent Oyuncuları’nın Kuruluş Hikâyesi (1959-1986) adlı kitabı Ekim 2021’de okurlarla buluştu.

edebiyathaber.net (11 Temmuz 2023)

Yorum yapın