Sıkça çözümleme, kimi zaman anı ve daima göz kamaştırıcı anlatımla Enis Batur, bizleri kalemle sarmaş dolaş bir yaşamının hüzünlü koridorlarından başlayıp, Türkçe şiirin doruğuna dek uzanan bir yolculuğa çıkarıyor. Bu gezinti sırasında Türk ve dünya edebiyatından birbirinden değerli şairlerini hatırlarken, iyi şiirin gizlerini anlamamızı sağlıyor.
Görsel malzemesiyle, zengin çağrışımları ve alıntılarıyla okuyana yoğun duygusallıklar sunan böylesi kitapların gönül çelen bir yönü var şüphesiz. Ama “Oktay Rifat’a Doğru”yu özellikle şiirle ilgilenenler okumalıdır. Edebiyatımıza kazandırdığı “Yeni Şiirler”, “Perçemli Sokak”, “Elleri Var Özgürlüğün” gibi yapıtlarıyla bir kuşağı etkileyen, besleyen Oktay Rifat şiirinin ipuçları bulacakları gibi onun eserlerini topluca görme şansını yakalayacaklar. Ayrıca Enis Batur’un giriş yazısından öğrendiğimize göre, şairin bugüne kadar kitaplaşmamış metin ve şiirleri de yer alıyor kitapta.
Yaşamından kesitlere baktığımızda ileride Garip akımını kuracağı arkadaşları, Melih Cevdet ve Orhan Veli’yle birlikte öğrencilik yıllarından başlayarak Türkiye’de yazılan şiiri ve dünya yazınını hep yakından izlemeyi sürdürdüğünü görüyoruz. Ne var ki aynı durum günümüz şairleri için pek geçerli değil. Hâlbuki her türde yazmak, daha çok beslenmeyle ve entelektüel birikimle bağdaştırılır.
Oktay Rifat’la tanışmış olan okurlar için ise Türkçenin ses zenginliğini, geniş bir sözcük dağarcığıyla kullanan unutulmaz şiirleriyle yeniden buluşmak için iyi bir fırsat olabilir. Enis Batur’un şairi Rilke’nin, Hölderlin’in, Char’ın hizasında sayması bu gerçeğe işaret ediyor; Oktay Rifat yapıtlarıyla yaşıyor. Onun yeni kuşaklarca tanınmasının alışılageldik nedenleri var, ancak arka kapakta yazılan şu cümleye hak vermemek elde değil: “Kitap büyük ustaya bir saygı duruşu…”
Oktay Rifat, “Şiir olmasaydı yaşama dediğimiz oluşun çarklarından biri eksilirdi,” diyor bir yazısında. Semih Gümüş ise, “Roman ya da öykü yazanların da Oktay Rifat şiiri okumadan masaya oturmaması gerektiğine” dikkat çekiyor.
Sel Yayıncılık’tan çıkan ve şairin doğumunun 100. Yılı vesilesiyle yayımlanan bu kitabın önemi, her biri sahnelenen oyunlarının yanı sıra dilimize dünya edebiyatından çevirileri de kazandıran şairimizi tanıtıp sevdireceğindedir.
Şu dizeleri “Perçemli Sokak”tan:
“Bulutların çıkınında
Mis kokulu güvercinleri gökyüzünün
Çıldırtırlar insan gözlü kedileri
Ay doğar kuyulara yalınayak
Telgrafın tellerinde gemi leşleri.”
Mustafa Tuncay – edebiyathaber.net (2 Ocak 2015)