5 Eylül 2016 Pazartesi günü Cezayir Restaurant’ta düzenlenecek basın toplantısında ödülü kazanan isim açıklanacak.
Ailesi tarafından, Can Yayınları’nın katkılarıyla Erdal Öz anısına her yıl bir şaire ya da yazara verilen Erdal Öz Edebiyat Ödülü’nün dokuzuncusu sahibini buluyor.
Bu yıl Turgay Fişekçi, Kaya Genç, Handan İnci, Asuman Kafaoğlu Büke, Oğuz Demiralp, Sibel Irzık ve Can Yayınları adına Sırma Köksal’dan oluşan Seçici Kurul, 5 Eylül 2016 Pazartesi günü Cezayir Restaurant’ta düzenlenecek basın toplantısında ödülü kazanan ismi açıklayacak.
Değerlendirme süreci nasıl işliyor?
Ödül her yıl, seçici kurulun öykü, şiir ya da deneme alanındaki tüm eserleri değerlendirmesi sonucunda, yaşamakta olan ve son üç sene içinde bir yapıtı yayınlanmış olan bir şair ya da yazara verilir. Ödülü bir kez alan kişiye tekrar ödül verilmez. Seçici kurul altı üye ile Can Yayınları’nın temsilcisinden oluşur. Her sene kurula başkanlık eden üye kuruldan ayrılır ve yerine yeni bir kişi seçilir. Kuruldan ayrılan üye altı yıl içinde yeniden seçici kurulda yer almaz, böylece kurulun 6 yılın sonunda yenilenmesi sağlanmış olur.
Erdal Öz Kimdir?
1935’te Sivas’ın Yıldızeli ilçesinde doğdu. 1953’te Tokat Lisesi’ni bitirdi. 1969’da Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Türk Dil Kurumu Yayın Kolu’nda görev aldı. Türk Sinematek Derneği Ankara Şubesi’nde çalıştı. 12 Mart 1971 sonrasında üç kez tutuklandı. Yargılama sonucu aklandı. Tutuklu olduğu sürede Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan gibi devrimci gençlerle tanıştı ve onların öykülerini yazdı. Cem Yayınevi’nin çocuk kitapları dizisini yönetti. 1980 yılında Can Yayınları’nı kurdu.
Edebiyat yaşamına şiirle girdi. Rasgele isimli ilk şiiri İstanbul’daki Kaynak dergisinde 1952’de yayınlandı. Seçilmiş Hikâyeler Dergisi, Varlık, Yenilik, Yeditepe, Pazar Postası, a, Değişim, Emek, Cumhuriyet gibi dergi ve gazetelerde şiirlerinin yanı sıra öykü ve eleştirileri de yayınlandı. “a” dergisinin kurucuları arasında yer aldı.
Eserlerinde toplum yaşamının bireylerin iç dünyasına etkilerini duygusal bir üslupla yansıttı. 1970 sonrasında toplumsal gerçekçi çizgiye yöneldi. 12 Mart döneminde hukuk dışı uygulamalarla karşılaşan tutukluların yaşamlarından yalın kesitler verdi. Baskı karşısında bireylerin yalnızlığını, direncini, umudunu etkin bir duyarlılıkla işledi.
edebiyathaber.net (2 Eylül 2016)