Eskişehir’de, Anadolu Üniversitesi ve çevresinde yer alan edebiyatseverlerin oluşturduğu iki aylık kültür, edebiyat ve sanat dergisi “Fakir Fikirler” çıktı!
Dergi yola çıkarken bizlere şöyle sesleniyor:
“Fakirlik doğuştan gelmez, sonradan kazanılır. Fakir Fikirler, fakir olabilme şerefini, fakir olma şuurunu taşımayı ve sürdürmeyi gaye edinen fikirlerin adıdır.Fakir kime denir? Bir kişiye fakir derken esas aldığımız unsur nedir? Para mı? Paranın krallığını ilan edip egemen olduğu ve herkesi kendisine muhtaç kıldığı dünyada, biz fakirler paradan ve kölelerinden nefret ederiz.
Dünyayı, kapitalizm adını verdiği yönetim biçimiyle yöneten bu krala kul olmamanın yegane yolu fakirliktir. Bizler fakirliğimizi ilan ederek etrafına milyarlarca köleyi toplayan para adını verdikleri bu krala karşı bir iç savaş başlatmış bulunuyoruz. Bu savaşta en büyük silahımız fikirlerdir ki; biz, bu fakir fikirlerimizin atom bombasından bile daha keskin olduğuna inanıyoruz. İnanmak gücün molekülüdür.
‘Tarihin en büyük adamları, en fakir kişilerdir.‘ diyen Emerson’un bu sözüne dayanarak diyoruz ki: Büyüklüğümüz fakirliğimizdir.
Ah fikirlerimiz, ulaşılan her bilginin kutsallığını idrak eden akıl sayesinde fakirleştikçe fakirleşiyor. Bu fakirlik neticesinde bizler birer aç kurda dönüyoruz. Bilgiye karşı bir açlık… Bu öyle bir gıda ki onu aldıkça doymuyoruz bilakis daha da çok açlık çekiyoruz. Fakat Cervantes’in de dediği gibi ‘Yeryüzünde hiçbir gıda açlık kadar lezzetli değildir‘ biliyoruz. Açlıktan ruhumuz kokuyor, fakat ruhumuz kendini doyuracak gıdayı henüz bulamadı. Arıyoruz, arıyoruz, arıyoruz…”
edebiyathaber.net (27 Aralık 2013)