Hazırlayan: Mehmet Özçataloğlu
1. Neden çocuklar için yazıyorsunuz?
Ben emekli bir ilkokul öğretmeniyim. Şimdilerde sınıf öğretmeni deniliyor. Yirmi altı yıl devlet okullarında görev yaptıktan sonra emekli oldum. Halen özel bir okulda sınıf öğretmenliği görevimi sürdürüyorum.
Öğretmen olmam çocukları tanımak konusunda beni zenginleştiriyor. Her çocuk kendine özel olduğu için de zenginleşmeye devam ediyorum. Çocukların söylediklerinin ve davranışlarının altında yatan mesajları okuyabilmek, gereksinimlerini fark edebilmek, kısacası çocuğu tanıyabilmek ve anlayabilmek önemli. Bu anlamda deneyimlerim bana yardımcı oluyor. Çocuklarla ilgili çok anı biriktirdim. Çocukları ve mesleğimi seviyorum. Bu nedenle olsa gerek çocuklar için yazıyorum.
2. Okuduğunuz ilk çocuk kitabı hangisiydi? Sizde ne gibi izler bıraktı?
Okuduğum ilk çocuk kitabı çok sevdiğim Zakir Mayadağ hocamın hediyesi olan “Pollyanna” adlı kitaptı. Kitabı okumaya başladığımda yalnız kalan Pollyanna’nın o güne kadar hiç görmediği teyzesinin yanında yaşamak zorunda kalması, aslında zengin olan Polly teyzesinin Pollyanna’ya iyi davranmaması beni üzmüştü. Polly Teyze’ye çok kızmış, o bölümleri ağlayarak okumuştum. Pollyanna’nın Nancy’yi ve kasabada yaşayan birçok kişiyi mutluluk oyununu oynamaya ikna etmesi benim için çok etkileyiciydi. O günlerde ben de kendimce mutluluk oyunu oynadığımı hatırlıyorum. Oyunuma çevremdekileri de katma çabalarım olmuştu. İtiraf etmem gerekirse zorda kaldığımda galiba hâlâ bu oyunu oynuyorum. Hoşgörülü kişiliğimde belki de bu oyunun katkısı vardır.
3. Bu kitabı keşke ben yazsaydım, dediğiniz bir kitap oldu mu?
Bu kitabı keşke ben yazsaydım, dediğim kitap oldu mu bilmiyorum. Ancak “Böyle bir çocuk kitabı acaba hangi düşünceyle yazılır?” diye hayıflandığım oldu. Bir kolejde kitap inceleme komisyonunda görev almıştım. Okulumuza tavsiye üzerine gönderilmiş birisi kitaplarını getirdi. Kitabı okuduğumda çok şaşırdım. Matematiğe de katkısı olsun düşüncesiyle yazılmış bir kitaptı. Ne var ki çocuk edebiyatıyla pek uyuşmuyordu. Örneğin, “Babam, ağaçta yirmi beş tane kuş olduğunu söyledi. Silahla ateş etti. Kuşların üç tanesini öldürdü. Kaçan kuşların kaç tane olduğunu bana sordu ama ben bilemedim.” Ya da “Otuz tane keçimiz vardı. Yedi tanesini kestik…” diye devam eden bir kitaptı. Tabi ki biz bu kitapları almadık ama belki alan okullar olmuştur.
Demem o ki çocuklarımızın okuyacağı kitaplar hakkında bilgimizin olması gerekiyor.
4. Çocuklara yönelik kitaplardan en son hangisini okudunuz? Kitapla ilgili düşüncelerinizi kısaca belirtebilir misiniz?
En son okuduğum çocuk kitabı “Bunun adı Findel” oldu. Amerikalı yazar Andrew Clements yazmış. Çocuklarda farkındalık yaratmaya, onları araştırma yapmaya, proje geliştirmeye, olaylara eleştirel bakmaya özendiren bir kitap. Harika bir kurguyla yazılmış. Okumayan yetişkinlerin de çocukların da okumalarını salık veririm.
Kitabı okurken kitapta sözü edilen Dilbilgisi öğretmeninin yerinde olmayı istedim. Nick gibi bir öğrenciyle anlamlı bir çatışma yaşamak keyifli olurdu, diye düşündüm. Hatta bir önceki sorunun cevabı, “Keşke bu kitabı ben yazsaydım.” bile olabilir.
Teşekkürler, sevgiler!
edebiyathaber.net (20 Kasım 2019)