Florian Freistetter ve Helmut Jungwirth’ın kalem aldığı 100 Mikroorganizmayla Dünyanın Hikâyesi Ginko Çocuk tarafından Olcay Geridönmez çevirisiyle yayımlandı.
Tanıtım bülteninden:
Florian Freistetter ve Helmut Jungwirth, gezegenimizin uzağındaki âlemle ilgilenen bir astronom ile kendini mikroorganizmalara adamış bir biyolog bir araya gelip seçtikleri 100 mikroorganizmayla birlikte okuru hiç sıkılmayacağı zevkli bir yolculuğa çıkarıyor.
Normalde bir kitabı açarsın, sayfaları çevirir okursun; bitti. Bu sefer durum biraz farklı. Bu kitapta o kadar çok ayrıntı var ki! Hem mikroorganizmalar âleminden hem bilim dünyasından hem de tarihten… Öyle ki okurken sık sık ‘Dur bir dakika, bunu aklımda tutayım’ demeden edemiyor insan. Kitabın 100 bölümü, mikroorganizmaların kendileri, keşfediliş hikâyeleri, gezegenimiz, hayatımız, günlük yaşamımız, bilimsel araştırmalar için önemleri hakkında sayısız ilginç bilgiyle dolu.
100 Mikroorganizmayla Dünyanın Hikâyesi’ni anlatan bir kitabı nasıl okumalı peki? Sıradan kitaplarda yapılageldiği gibi baştan sona okunabilir elbette. Ama dileyen sondan başa ya da rasgele bir yerden açıp, ilginç bir alt başlık bulup da okuyabilir. Dürüst olalım, alanda uzman olmayan her okur muhtemelen “Physarum polycephalum” başlığını es geçer. Akıllı cıvık alt başlığını okuyan büyük çoğunluksa, bu da neymiş, diye bir durur. Ve artık, öğrenebilen hatta öğrendiklerini başkalarına da aktarabilen aslında mantar olmayan ve epey büyüyebilen bir madde oluşturan tek hücreli canlıların var olduğunu bilir.
Çoğu bölüm için geçerli bu. Örneğin Bacillus permians gibi ilk bakışta isimi bize pek bir şey ifade etmeyen bir mikroorganizma, “Ölümsüzlük peşinde” alt başlığıyla merakınızı cezbeder. Ya da başka bir bölümde “Mikrobiyolojik sanatseverler”i görür, bunlar da kimmiş dersiniz.
100 bölümde anlatılan her mikroorganizma sizi tarihin bir anına götürüyor. Kimi günümüze, kimi Dünya’nın başlangıcına; kayalıklardan, tuz madenlerine, çayır çimenden kahve çekirdeğine ya da denizin dibine, atmosfere ve ötesine… Mekânlar ve anlar bir bir değişirken bol bilgili, eğlenceli ve şaşırtıcı gerçekleriyle 100 Mikroorganizmayla Dünyanın Hikâyesi uzunca bir süre başucunuzda duracağa benziyor.
Daha önce yine Ginko Çocuk’tan çıkan 100 Yıldızla Evrenin Hikâyesi’nden tanıdığımız Florian Freistetter’in bilim iletişimi profesörü olan moleküler biyolog Helmut Jungwirth ile birlikte seçtiği 100 mikroorganizma hakkındaki anlatılar sadece genç okur için değil her yaştan okura keyifli bir okuma deneyimi sağlıyor. Etrafınıza satabileceğiniz bilgilerle donatması da cabası!
Daha ne olsun!
“İyi araştırılmış ve eğlenceli… Okur, bir sürprizden diğerine takılıp kalıyor.”
Michael Lange, Deutschlandfunk Kultur
“Bu organizma grubunun yaşam tarzlarına ve başarılarına dair hikâyeler, önceden biyolojik bilgiye sahip olmayanlara kolay bir okuma sağlarken tarihsel ve kültürel yönleriyle bilgiye sahip olanlar için de pek çok yeni bilgi sunuyor.”
Peter Iwaniewicz, Bocalama
Arka Kapak
Aşırı tuz seven bir arke gelecekte nükleer çöpçümüz olabilir mi? Göz hayvancığı neden uzayı fethetmemize yardım edebilir? Dünya’nın değişen manyetik alanlarını hangi bakteri sayesinde izleyebiliyoruz?
Bakteriler, virüsler, algler, mantarlar… Genelde çıplak gözle göremezsek de akla gelebilecek her yerdeler ve onlar olmadan Dünya’da yaşam olmazdı. Kendimizi ne denli önemsesek de nihayetinde mikroorganizmaların gezegeninde misafiriz sadece.
Florian Freistetter ile Helmut Jungwirth onların peşine düştüler ve mikroskopun diğer ucunda görünür hale gelen dünyaya daha yakından baktılar. Kimi komik kimi tuhaf ama kesinlikle ilginç 100 bölümde bize mikrobiyoloji evrenini açıklarken Dünya’nın şimdiye kadar pek bilmediğimiz bir hikâyesini anlattılar.
Yazarlar
Türkiyeli okurun Kadehteki Göktaşı kitabıyla tanıdığı yazar Florian Freistetter, Viyana Üniversitesi’nde astronomi eğitimi aldı. Doktora tezini küçük gezegenler üzerine yapan astronom, Viyana, Jena ve Heidelberg’de üniversitelere ait gözlemevlerinde çalıştı. 2008’de en çok okunan Almanca bilim blogu olan Astrdicticum simplex’i hayata geçirdi. Burada astronomi ve yıldızlar hakkında yazılar ve podcast yayımlayan Freistetter çalışmalarını ve bilimsel araştırmalarını Jena’da sürdürüyor. Popüler bilim kitapları birçok ödüle layık görülen Freistetter, 100 Yıldızla Evrenin Hikâyesi ile 2019’da Avusturya’nın En İyi Bilim Kitabı ödülünü kazandı. Almanya’nın en güzel kitaplarından biri seçildi.
Helmut Jungwirth doktora derecesini Graz Karl-Franzens Üniversitesi’nden mikrobiyoloji alanında aldı ve 2009 yılında moleküler biyoloji alanında doçentliğini tamamladı. Helmut Jungwirth Graz Üniversitesi lezzet laboratuvarının bilimsel direktörüdür. Aynı zamanda Toplum, Bilgi ve İletişim Merkezi’nin (“yedinci fakülte”) genel müdürüdür. Ekim 2016’da Avusturya’nın bilim iletişimi alanındaki ilk üniversite profesörü olarak atandı.
edebiyathaber.net (6 Ağustos 2024)