Gençlerin okumasını yazmasını engellemekle ne yapmak isteniyor? | Metin Celâl

Temmuz 24, 2024

Gençlerin okumasını yazmasını engellemekle ne yapmak isteniyor? | Metin Celâl

Wattpad hikayeler paylaşabileceğiniz ücretsiz bir sosyal platformu. Allen Lau ve Ivan Yuen tarafından 2006 yılında Kanada’da kurulan Wattpad, yazarlar için bir sosyal ağ. Kasım 2021 itibarıyla Wattpad’in aylık 90 milyondan fazla kullanıcısı var ve 665 milyonun üzerinde hikâye yüklenmiş.

Türkiye, ABD ve Filipinler’den sonra Wattpad’in en çok kullanıcısının olduğu üçüncü ülke.  75 dilde yayın yapan Wattpad’de 7 milyon Türkçe hikâye bulunuyor, Her gün 100 bin yeni öykü yükleniyor. Kullanıcıların çoğunluğu 30 yaşın altında ve dörtte üçünü kadınlar oluşturuyor.

Okuyucular, bölüm veya hikâye yazılırken, yani okudukları sırada her satır ve paragrafla ilgili yorum yapabiliyor. Bu özelliğiyle Wattpad gibi çevrimiçi yazma toplulukları, okurların geri bildirim ve eleştirileriyle genç yazar adaylarının yazmayı öğrenmelerine ve becerilerini geliştirmelerine yardımcı oluyor.

Wattpad’de yayınlanan hikayelerinden bazıları kitap olarak basıldı, TV dizilerine ve filmlere dönüştürüldü. Yayınlanan kitaplar çok satanlar listelerine girdi.  Wattpad bu özelliğiyle yayıncılık dünyası için kaynak görevi görüyor, yeni yazarların keşfedildiği bir uygulama olarak dikkati çekiyor. Türkiye’den de Wattpad yazarları içinden kitapları basılan ve başarı kazanan isimler çıktı. Öyküleri dizilere, filmlere konu oldu. Beyza Alkoç, Aslı Arslan, R. İdeli, Zeynep Sey, Dilara Pamuk, Şule Avlamaz, Sonat Işılsu Gültekin, N. G. Kabal, Almina Taner, Büşra Toraman, Sinem Yıldırım, Mihri Mavi, Hafize Zehra, Beyza Aksoy gibi onlarca isim saymak mümkün. Görüldüğü gibi genç kadınlar yazıyor, genç kadınlar okuyor. Tabii ki bundan birileri rahatsız olacaktır. Hiç şaşırmadım.

Türkiye Wattpad’e erişimi engelleyen ilk ülke oldu. Wattpad, Ankara 10. Sulh Ceza Hakimliğinin 12 Temmuz 2024 tarihli ve 2024/6507 sayılı kararıyla erişime engellendi. Şikayetçinin de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olduğu belirtiliyor. Bakanlık misyonunu şöyle tanımlamış; “Bireyin, ailenin ve toplumsal değerlerimizin korunması, güçlendirilmesi ve geliştirilmesine yönelik bütüncül ve adil sosyal hizmet modelleri geliştirmek ve uygulamak.”

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın öncelikle “korumak” misyonu var. Daha çok o yönde çalışmalarda bulunuyor anlaşılan. Henüz diğer misyon aşamalarına ise gelinememiş. Çünkü  “güçlendirilme” “geliştirilme” misyonları açısından bakarsak bakanlığın kitaplar hakkında şikayetçi olmak, davalar açılmasını, yasaklanmasını sağlamak değil daha çok kitap okunmasını özendirmek amacında olması gerek. Belki böyle çalışmalar da vardır ama internet sitelerinde arama yaptırıp bu çalışmaları öğrenmek mümkün olmadı (T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı | T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı | Anasayfa). Ama engellemek ve yasaklamakla ilgili bilgilere bakanlığın yıllık faaliyet raporlarından ulaşmak mümkün.

2023 Faaliyet Raporu’nun 72. Sayfasında şöyle deniyor; “Bakanlığımız bünyesinde Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu oluşturulmuştur. Kurulun sekretarya hizmetleri ÇHGM tarafından yerine getirilmektedir. Kurul, mevkute veya mevkute tanımına girmeyen bir aydan az süreli diğer basılmış eserler dışındaki basılmış eserleri Milli Eğitim Temel Kanunu’ndaki genel amaç ve temel ilkeler çerçevesinde inceleyerek 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapıp yapmayacağına karar vermekte ve müstehcenlik suçuyla ilgili adli yargı organlarına bilirkişilik yapmaktır. Bu kapsamda, Kurul tarafından bugüne kadar 31.817 süreli yayının incelemesi yapılmış, ayrıca Basılı Eserler İnceleme Komisyonu tarafından yargı organlarından gelen ve resen incelenen 276 kitabın incelemesi tamamlanmıştır. 39 kitap hakkında küçükler için zararlı olduğu yönünde karar verilmiştir. Bununla birlikte, müstehcenlik suçu ile ilgili 20.992 adet adli bilirkişi raporu hazırlanmış ve adli makamlara gönderilmiştir. Ayrıca, vatandaşlarımızın çocuklar için zararlı olduğunu düşündükleri yayınları ve uygulamaları doğrudan Bakanlığımıza ulaştırabilmeleri için bir ihbar mekanizması oluşturulmuştur.”

Sadece inceleyip kitaplar hakkında “zararlıdır” diye karar vermekle kalmıyor ayrıca çocuklara yönelik basılı eserleri içerik yönünden inceleyerek “uygun içerikli kitap listesi” oluşturuyorlar. “Çocuk Dostu Kitap Listesi” adıyla bu kitapları ilan ediyorlarmış. 2023 raporuna göre bu listede 1551 kitap yer alıyormuş. (faaliyet-raporu-2024.pdf (aile.gov.tr).  

Liste dışında kalan yüz binlerce çeşit kitabı çocuklarımıza okutmamalı mıyız? Zira Türkiye’de sadece geçen yıl 99 bin 25 yeni kitap yayınlandı. Listede yer almayan ama yasalara uygun basılmış yüzbinlerce kitabın “çocuk dostu” olmadığını mı düşüneceğiz! Anne babalar çocuklarına kitap alırken, öğretmenler öğrencilerine kitap önerirken bakanlığı mı bekleyecekler, yoksa kendileri mi karar verecek? Çocuk ve gençlere güvenmeyen bakanlığın anne babaların, öğretmenlerin de doğru karar vereceklerine inanmadığını, o nedenle bu listeyi yayınladığını düşünmek istemiyorum. Ama “bakanlık tavsiyesi” kaçınılmaz olarak bazı öğretmen ve anne babaları bu listedeki kitapları almaya, okutmaya yöneltir ki bu ticari olarak haksız rekabet olur. Henüz okunup listeye konmamış kitaplar okur bulamaz.  

Bu listeleri hangi yazarlara, hangi yayınevlerinin kitaplarına yer verildiği açısından incelemekte fayda var. Bu inceleme bakanlığın politik ve ticari tercihlerini, desteklediği yazarları görmemizi sağlayacak. Çünkü kendilerine yakın buldukları bazı yayınevlerinin kitaplarının incelenmesine öncelik verildiği dedikoduları yaygın ve bunlar doğru olmasa da hiç hoş değil. Dedikodular yoğunlaşınca da doğal olarak bu listenin ticari ve siyasi yönünü de sorgulayacaksınız. Çocuk ve ilk gençlik edebiyatında “usta” sayılan ve klasikleşmiş kitapları onlarca yıldır okunan Türk ve Dünya yazarların eserlerine neden listede yer verilmediğini de merak edeceksiniz.  Listeye alınacak kitapların nasıl seçildiği, neden listeye alındığı, alınmayanların alınmama sebeplerini raporlarla tek tek açıklanmadığı müddetçe bakanlık ve bu işle görevli memurlar sürekli şaibe altında kalacaktır. Çok tartışmalı bir iş, bir an önce vazgeçilse iyi olur.  Bakanlığın görevi çocuklara kitap önermek olmamalı.

 (Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü | Çocuk Dostu Kitap Listesi (aile.gov.tr)

Bence her çocuk ve genç okuyacağı kitabı kendi seçmeli. Çocuklara ve gençlere neyi okuyup okuyamayacakları konusunda sadece aileleri müdahale edebilir. Zaten öyle de oluyor. Hiçbir çocuğa, hele gence kitap dayatamazsınız. Dayattığınızda o kitabı okumaz ve doğal olarak da okumaktan soğur. “2023 Yılı Faaliyet Raporu”nda çocukları, gençleri kitap okumaya, tabii ki yazmaya özendirmek için neler yaptıklarını bulamadım.

Bakan Mahinur Özdemir Göktaş’tan tek amacı gençlerin okumasını ve yazmasını özendirmek olan bir uygulamayı, Wattpad’i neden yasaklattıklarını, gerekçelerini öğrenmek isterim. Çünkü ülkemizde en çok yakınılan konulardan birincisi kitap okumasının azlığıdır, yazmak hayal bile edilmez. Bence Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın da öncelikli görevi ihbar hatları kurup kitapları denetlemek yerine “çocukların ve gençlerin kitap okumaması” sorununa çözüm bulmak, okumaya ve yazmaya özendirmektir. Bu da yasaklarla, ihbarlarla, listelerle olmaz.   

Genel kanı Wattpad’de yayınlanan bazı kitapları bakanlıkta bu işle görevli memurların kendi bakış açılarıyla “müstehcen” bulmuş olabilecekleri. Bu memurların müstehcen nedir anlamakta ne kadar uzman oldukları ayrı tartışma konusu. Ama Wattpad’in bu konularda çok hassas olduğu biliniyor. Uygulama 13 yaş üstü için. 18 yaş üzerine hitap eden öykülerde “Yetişkinler içindir” ibaresi konulması gerekiyor. Tüm bu koşullara uyulsa bile Wattpad öyküleri sürekli denetliyor ve uygun bulmadıklarını siliyor hatta yazarını da üyelikten çıkarıyor. Yani Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın Wattpad’e erişim engelletmesine gerek yoktu. Zaten işleyen bir denetim mekanizması var.  Kullanıcı olarak bakanlık ve memurları da Wattpad yönetimine engellenmesini istedikleri öyküleri bildirip şikayetçi olabilirdi. Bir ihtimal de bu yolu kullandılar ve Wattpad’i yasaklamaya ikna edemediler.  Wattpad yasaklanmasını istediğimiz kitapları yasaklamıyorsa biz de ona erişim tamamen engelleriz dediler. Tabii bunlar dedikodu ve doğru olduğuna inanmak istemiyorum.

Bakanlık memurları hangi öyküleri kendilerince sakıncalı buldular bilemiyoruz. Açıklamaları gerekli. 5 – 10 öykü mü, yüzlerce öykü mü? Kaç öykü ve neden gençlere zararlılar? Zira Wattpad’de 665 milyon öykü yayında ve bunların 7 milyonu Türkçe. Bakanlık memurlarının 7 milyon Türkçe öyküyü okuyup hepsini “zararlı” bulduklarını söylemek mümkün değil.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı birkaç kitabı zararlı bulduğu için 665 milyon kitaplık bir kütüphaneyi tamamen kapattırıyor. Yapılan budur. Bu engellemenin daha önce benzerlerini gördük. Bir içerik için Google, YouTube gibi dünya çapında kullanılan uygulamaların ülkemizde tamamen erişime kapatıldığını biliyoruz. Ama hukukçular artık bu tip engellemelerin geride kalması gerektiğini, Anayasa Mahkemesi’nin konuyla ilgili kararlarının net olduğunu belirtiyor.  Yani yasal olarak yapılmaması gereken bir işlem yapılmış. Bir an önce bu yanlıştan dönülmesi gerekiyor.

Ayrıca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a anımsatayım Wattpad’e erişimi engelletmek bir çözüm değil. Bookmate, FanFiction.Net, Fiction Press, Archive of Our Own, AO3, Monogatary.com gibi benzer uygulama ve siteleri ne yapacaksınız? Onlara da mı erişimi engelleteceksiniz? Hepsini engelletseniz ne olacak? Yeni okuma yazma uygulamaları çıkmayacak mı? Talep varsa boşluk hemen doldurulur. Wattpad giderse Mattpad gelir.

Yani Wattpad’e erişimi engelleterek gençlerin okumasını ve yazmasını önleyemezsiniz. Belki küçük bir bölümü vazgeçer ama diğerleri engelleme kararına rağmen bu uygulamaya nasıl ulaşacaklarının yolunu bulur.  Ulaşamayan da Wattpad benzeri diğer uygulamalara yönelir. Yani engelleme kararı aldırmak okumayı ve yazmayı önlemek için bir çözüm değil.  İnterneti tamamen yasaklatmanız gerekir. O zaman da sizin denetleyemeyeceğiniz gizli iletişim yolları bulunur. Gelişmenin de gençlerin de önüne geçemezsiniz, yasaklayamazsınız. En iyisi “korumak” bahanesinden ve yasakçı girişimlerden vazgeçip  “güçlendirilme” ve “geliştirmeye” ağırlık vermek. Örneğin gençlerin rahatça ulaşacakları kütüphane sayısını artırmak. Tabii “kütüphanelerdeki yasalara uygun basılmış kitapları da okumalı, denetlemeli, uygun gördüklerimizi listeler halinde duyurmalıyız” dememeniz gerek. Bu işin sonu gelmez. Engellemeyin, destek olun! Bırakın kendileri için ne zararlı ne faydalı gençler kendileri karar versin! İnanın onlar yasaklatmakla görevli memurlarınızdan çok daha sağlıklı kararlar verecektir.

edebiyathaber.net (24 Temmuz 2024)

Yorum yapın