Gündüz Vassaf‘ın Ressamın İsyanı adlı romanı Everest Yayınları tarafından yayımlandı.
Tanıtım bülteninden:
Bir kuşağın ufkunu genişleten, modern yaşama ve tarihe yeni aynalar tutan Gündüz Vassaf, ilk romanıyla Everest Yayınları’nda.
Yedi yıllık hummalı bir yolculuğun sonunda, yazarın bugüne kadar çalıştığı bütün türleri bir araya getiren bu benzersiz roman, Ressamın İsyanı: Caravaggio, okuyucuya merhaba diyor…
İnsan olmaya ve insanın ürettiklerine dair sorgulamalarla dolu bu eser, özünde sanata ve özgürlüğe yazılmış bir aşk mektubu.
Vassaf, kendine has üslubu ile sanata, savaşlara, siyasete, dinlere, devletlere dair yeni sorular sordurmaya devam ediyor.
Kurmacanın denemeyle, anının biyografiyle buluştuğu, yazarın tabiriyle bu ‘formülsüz’ metinde okur, bir arayış ve aşk hikâyesine tanıklık edecek.
Okur bu yolculukta, Gündüz Vassaf’ın kitabı kaleme alırken dinlediği müziklere ve ona yoldaşlık eden Caravaggio eserlerine ulaşma imkânı da bulacak.
Başkahramanımız, “Azize Lucia’nın Gömülüşü” resmiyle büyülenir ve kendini Caravaggio’nun hayat hikâyesine kaptırır; ülke ülke, tablo tablo gezerek yanıtların peşine düşer: Biyografisini yazanların hayatını magazinleştirmesi içinde büyük bir öfke uyandırır. Üstelik Caravaggio’nun ölümü de yaşamı gibi büyük bir sır perdesinin arkasındadır: Girdiği düello, İtalya içinde kaçışı, nihayet ortadan kayboluşu… Resmi açıklamalardaki çelişkiler bir şeylerin örtbas edildiğini göstermektedir.
Aslında, onun tabloları üzerinden kendi hayatının izini sürmekte, onun ölümüyle ilgili gizemi tutkuyla çözmeye çalışırken, kendi ölümlülüğünden kaçmanın bir yolunu aramaktadır. Bu esnada Caravaggio’yla kurduğu bağ, yeni bir aşk öznesiyle sınanır: Kanlı canlı bir şekilde karşısında olmasına rağmen, Lara da yüzyıllar önce kaybolan ressam kadar gizemlidir…
“Her âşık topa basıp soruyu başta kendine sormalı. Benim kendime sorum şu, Lara’yla on sekiz ay geçirip aşkın kimyasını tükettikten sonra onunla yeni bir dil geliştirmeye hazır mıyım? Aşkta kabızlığımız, bildik dilinin tembelliğine kilitlenip tekrarlama ısrarımızda. Her söylendiğinde anlamını biraz daha yitiren, söylenmediğinde aranan “seni seviyorum”larımızda.”
edebiyathaber.net (15 Nisan 2023)