Dünyanın pek çok yerinde çok satan listelerinde yer alan Terry Pratchett’in DiskDünya serisinin 14’üncü; “Cadılar” dizisinin de dördüncü kitabı olan “Hanımlar ve Beyler” DeliDolu Yayınları tarafından Niran Elçi çevirisiyle Nisan ayında yayımlandı. DiskDünya serisi bugüne kadar 37 dile çevrildi, 80 milyondan fazla satıldı.
DiskDünya serisi 41 kitaptan oluşan alt serileri de olan bir dizi. Hangi seriden başlarsanız başlayın içeriğe dâhil olabiliyorsunuz. Elbette seriyi baştan sona okuduğunuzda kitaplar arasında bağlantılar kurmanız, göndermeleri yakalamanız mümkün ve daha keyifli bir okuma sağlıyor. Daha önce İthaki Yayınları’nın basmaya başladığı seri DeliDolu Yayınları tarafından yapılan çeviri ve basımlarla okurlarını ihya etti.
Terry Prantchett fantastik okumak isteyenler için bir başlangıç dünyası kuruyor. Hem yazımının sadeliği, hem konuları anlatma biçimi, okunmasının kolay oluşuyla gerçekten başladığınız zaman elinizden düşüremeyeceğiniz bir seri haline geliyor. Hele de şu dönemde siyasetten bunalıp, hiçbir şey okuyamıyorum, aklımı bir yerde sabit tutamıyorum diyorsanız sizin için şahane bir kaçış planı da olabilir DiskDünya serisi.
Terry Pratchett’in 1983-2015 yılları arasında yazdığı serinin son kitabını ise kızı Rhianna Pratchett tamamlamış. 2010 İngiliz Yazarlar Ödülü sahibi olan Ulus ile, çocuklara yönelik yazdığı Johnny Maxwell serisi de yazarın eserleri arasında. Sayısız ödül alan Pratchett 2001 yılında, İngiltere’nin en saygın çocuk edebiyatı ödülü olan Carnegie Madalyasını’da aldı. DiskDünya serisi film, dizi, tiyatro, radyo ve hatta bilgisayar oyunlarına uyarlandı.
Pratchett’in biçimi için epik fantastik denilse de mizahı, karikatürize etme becerisi, mitolojiiyi, peri masallarını, felsefeyi eserlerinin içinde bütünleştirmesiyle tek bir biçim içerisinde kategorize etmenin gerek olmadığı görülüyor. Zaten fantastiğin annesi Ursula K. Le Guin bu kategorilerin gereksiz olduğunu da uzun uzun anlatmıştı röportajlarında. Le Guin, Pratchett’in etkilendiği yazarlardan sadece biri. DiskDünya serisinin içinde Shakespeare’le, Tolkien’le, Howard’la, Dickens’le karşılaşma şansınız oldukça yüksek. Yaptığı edebi göndermelerle yeni bir okuma listesinin yanı sıra okumayı özlediklerinizi de hatırlatıyor Pratchett.
“Hanımlar ve Beyler” Pratchett’in kurduğu Lancre Krallığı’nın üç cadısının elflerle mücadelesini anlatıyor. Shakespeare’in özellikle Bir Yaz Gecesi Rüyasına göndermeler yapan yazar epik bir maceraya çağırıyor. Lancre Krallığı’nda kendince duygusal ve en küçük cadının düğünün arifesinde elfler ortaya çıkıyor. Bu uzun kulaklı, çirkin ve kötülüğe düşkün canlılar ortalığı karıştırıyorlar. Elfler öldürmek için harekete geçmeden önce, sihirleriyle özgür insanları baştan çıkarmaya, sınırsız iktidarın cazibesini sunmaya çalışıyorlar. Cadılar ise düğün öncesi bu sorunu çözmek zorundalar. Cadıların sorunu çözme becerileri ile Pratchett’in mizahı birleşiyor. İşin içinde bir de aksiyon girince okurun DiskDünya serisine karşı konulmaz merakı artı yor. Pratchett kuantum fiziğini ele alarak, Schrödinger’in Kedisi’yle bir kavga sahnesi canlandırıyor. İnsanın aklını gıdıklarken bir yandan da ilham kaynağı oluyor. DiskDünya’nın zaman çarkının içinde dünyalar öngörülemeyen sonuçlarla birbirine yaklaşıyor.
Terry Pratchett’in en önemli özelliklerinden biri sanırım her kitabının içerisine yerleştiği fantezi ve kurmacanın içerisinde gerçekten ciddi araştırmalar yapması ve kendi kurduğu dünyanın ipuçlarını yazmadan okuruna vermesi. Okurunu her romanında bir sonrası için beklemeye alması. Aralarda onlara yeniden farklı dünyalar sunup sonar yarattığı dünyaların yollarını kesiştirmesi. Yazının başından beri diyorum ya fantastik edebiyat yaşadığımız distopyanın içerisinde bize bir alternatif sunuyor. Hayal kurmaya devam etmeyi öneriyor.
Adalet Çavdar – edebiyathaber.net (26 Haziran 2018)