“Mükemmel” sözcüğü TDK sözlüğünde; eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane bir biçimde, tam, tamamlanmış olarak ifade ediliyor. Burada “Mükemmel”i açıklayan her bir sözcüğe tek tek bakıldığında mükemmel diye bir şey olmadığı kendiliğinden ortaya çıkıyor. Kendisini açıklayan sözcükler bile onun öyle olmadığını gösteriyorsa, o halde nedir bu mükemmel denen kavram? Mükemmelliğin ne olduğunu kim söyleyebilir? 

Mezarlık, Hayalet Site, Şahane Yol, Archer Kardeşler Gözlükçüler Ticaret Merkezi, Okul, Belediye Sarayı, Unutulmuş Yol, Yetimhane, Sahipsiz Bölge, Çaput Ağacı, Pazar Meydanı, Archer Çay Fabrikası… Bunlar kitaptaki olayların yaşandığı yerler. Mekan adlarına bakıp buranın mükemmel bir yer olduğunu söyleyebilir misiniz? Bir yeri mükemmel yapan nedir, kimdir?

Violet ailesiyle birlikte Mükemmel adında bir kasabaya taşınır. Archer kardeşler onlar için hazırladıkları evde Violet ve ailesini karşılar. Mükemmel’de herkesin kör olmasını önlemek için özel gözlükler takması zorunludur ve kasabadaki herkes tuhaf bir şekilde ‘mükemmel’ dir. 

Violet kasabaya geldiklerinde aradan inip henüz yeni evlerine girmeden önce kime ait olduğunu bilmediği bir ses duyar. Zamanla o sesin sahibiyle tanışır. O sesin sahibinin adının “Çocuk” olduğunu, kimsesiz olduğu için yetimhanede yaşadığını öğrenir. 

Çok kısa bir süre sonra Violet’in babası ortadan kaybolur. Annesi tuhaf davranmaya başlar.

“Az önce konuştuğu kadın annesi gibi görünse de kesinlikle annesi değildi. Biri annesinin yerine geçmiş olmalıydı.”

Violet, onları bu yeni kasabaya getirdiği için babasına karşı çok öfkelidir. Onun bu öfkesi ve endişesi arkadaşlarını ve kasabayı kurtarmasına yardım eder. Violet, Çocuk’la birlikte tehlike işlere atılır. 

Bu kitap mükemmellik tanımının neredeyse tüm çatışmalarını gözler önüne seren, fantastik gibi görünse de gerçek hayata ayna tutan bir hikayeye sahip: Kardeş kıskançlığı, beklentiler, ailelerinden koparılan çocuklar, kusursuz olma, düzene uymayanın sindirilmesi, kaybolmak, cesaret, ayaklanma ve tabi ki hayal gücü. William Archer’a göre en önemlisi hayal gücü çünkü;

“Hayal güçleri olmadığı zaman insanları kontrol etmek çok daha kolaydır. Soru sormazlar, her denilene inanırlar. İşin aslı, hayal gücü olmayan insan pek ahım şahım bir şey değildir.”

Kitaptaki olayların akışı gerilim ve heyecanla dolup taşıyor. Gizemli ve ürkütücü atmosferi, uyurken kontrol edilmek, aynı ortamda sizin görmediğiniz fakat; sizi gözetleyen birilerinin varlığının olduğunu bilmek, ortadan kaybolan insanlar, gerçekten göz şeklinde olan ve onları topladığınızda kanayan göz bitkileri, perili bir mezarlık ve bütün bir kasabanın beyni yıkanmış ürkütücü insanları… Nefes kesici!

Birkaç sayfalık 16 bölümden oluşan kitap kapağındaki resimlerin ve renklerin uyumu şahane. Kitabı okuduktan sonra kapağını yeniden incelemenizi öneririm. Serinin diğer iki kitabı henüz dilimize çevrilmemiş. 

Günün sonunda, hiçbir şey göründüğü gibi değil. Aromalı çaylara dikkat! Ve asıl soru Edward Archer ya geri gelirse?

Tanıtım Bülteninden:

Violet Mükemmel’le tanışmayı hiç istemedi.

Herkesin kör olmamak için gözlük taktığı bir kasabada yaşamayı kim ister? Peki kim sürekli temiz, düzenli ve mükemmel derecede uslu olmayı seçer? Violet kısa sürede burada tuhaf işler döndüğünü anlıyor – geceleri hep sesler duyuyor, annesi acayip davranıyor ve babası ortadan kayboluyor. Çocuk’la tanışınca da kaybolan tek kişinin babası olmadığını anlıyor. Bir de gizemli Gözcülerin çok ürpertici bir sır sakladığını!

Mükemmel, o kadar da mükemmel bir yer değildir belki…

Kaynak: Mükemmel Diye Bir Yer, Helena Duggan, 368 sayfa, Doğan Çocuk

edebiyathaber.net (11 Şubat 2022)