İsmail Güzelsoy’un yeni romanı Süslü Hatıralar Sahnesi Karakarga Yayınları etiketiyle yayımlandı.
Tanıtım bülteninden
Kardeşlik sadece aynı anne babaya sahip olmakla kurulan bir bağ mıdır? Bir insan bir başkasıyla ne kadar bütünleşebilir? İki çocuk aynı rüyayı görürse büyüdüklerinde hayatlarını rüya gibi yaşayabilirler mi? Kardeşlik bağı bir kere kuruldu mu onu ne bozabilir? İki kardeşin rüyasının tanığı bu rüyayı bitirebilir ya da başlatabilir mi?
M.K. Perker’in birbirinden özel çizgileriyle bezeli kitapta İsmail Güzelsoy okurları rüyalarla, hayallerle, umutlarla, kırgınlıklarla, vazgeçişlerle ama hepsinden öte derin bir sevgiyle dolu bambaşka bir âleme götürüyor.
Arka kapaktan:
– Zaman ötesi rüyalarda gezenlerin kitabı –
Bir ruha sıkışmış iki cisim, bir paranın iki yüzü gibidir; yazıyla tura, hayalle gerçek. Biri olmadan, diğeri de olamaz. Biri kaybolursa, diğerini de kaybedersin. Erre, aynı rüyayı gören iki kardeşin adıdır ve Nevırmor, hayat denilen, zamandan uzun bir rüyanın hem kahramanı hem de tanığıdır.
İsmail Güzelsoy, kardeşliğin dokunulmaz ve mahrem güzelliğindeki yaraları açıyor. Kırgınlıklar, feragatler ve ihanetler arasında asla soğumayan ama hiddetten şefkate sürekli yer değiştiren sevginin gücüyle neşelendirip hüzünlendiriyor.
Yazar hakkında:
1963 Yılında, Iğdır’da doğdu. Dokuz yaşında ailesiyle İstanbul, Gaziosmanpaşa’ya, ortaokul yıllarında Karagümrük’e taşındı, aynı dönemde Cağaloğlu’nda mücellithane ve matbaalarda çalıştı. Liseyi bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi, İletişim Fakültesi’nde eğitim gördü. Üçüncü yılında, okuldan ayrılarak İsveç’e gitti, orada İsveç edebiyatı üzerine çalıştı. 1987 yılında yeniden İstanbul’a gelerek turizm alanında çeşitli işler yaptıktan sonra İsveççe ve İngilizce rehberliğe başladı. Rehberlik yaptığı yıllarda çeşitli dergi ve gazetelerde öykü, makale ve röportajlar yayımladı.
Anadolu’da rehberlik yaparken karşılaştığı olayların, insanların ve kültürel dokunun verdiği esinle, sonraki yıllarda yazacağı romanların omurgasını oluşturan notlar aldı, günlükler ve öyküler yazdı. Rehberlik mesleğin en büyük avantajlarından biri olan kış mevsiminin yoğun olmayışı sayesinde, sırasıyla Avrupa, Rus ve Latin Amerika edebiyatı üzerine çalıştı, roman estetiği konusunda incelemeler yaptı. 1999 yılından itibaren, gezileri sırasında biriktirdiği defterleri elden geçirip, bunları biçimlendirmeye başladı. Bugün yayımladığı romanların çekirdeğini bu çalışmalar oluşturmaktadır.
İlk kitabı Seni Seziyorum’dan sonra düzenli sayılabilecek aralıklarla romanlarını yayımladı. Genelde birbirine göndermeleri olan, farklı okumalara olanak tanıyan, çok katmanlı romanların büyük bölümü rehberlik zamanında yaptığı çalışmaların yeniden işlenmesinden oluşmuştur. Organik bir bütünlükten ziyade tematik ortaklık ve anlatı karakteristiklerine göre romanlarını belli alt türlere göre sınıflandırmayı yeğleyen İsmail Güzelsoy’un şu ana kadar yayımlanmış eserleri, “Fennî Sihirler” ya da “Ruberu” gibi üst başlıklar altına toplanmıştır.
Eserleri:
2000, Kitab-ı Mukadder, İletişim Yayınları
2004, Ruh Hastası, İletişim Yayınları
2005, Sincap, Everest Yayınları
2006, Rukas, Everest Yayınları
2007, İyi Yolculuklar, Everest Yayınları
2010, Değil Efendi’nin Renk ve
Korku Meselleri, Doğan Yayıncılık
2011, Çıt Yok, Mephisto Kitaplığı
2013, Saf, Mephisto Kitaplığı
2015, Değmez, Doğan Yayıncılık
2016, Gölge, Doğan Yayıncılık
2018, Hatırla, Doğan Yayıncılık
Edebiyat dışı:
2009, İstanbul’un Gezi Rehberi, (2 cilt), Alfa Yayınları
Katkıda bulunduğu eserler:
Broen– Antoloji, Danca 2006, Danimarka
Turkische Erzählungen des 20. Jahrhunderts, Almanca Antoloji, Insel, 2008
İstanbul Noir, Ortak kitap, İngilizce, 2008, Akashic Books, New York
edebiyathaber.net (1 Kasım 2018)