Tanıtım bülteninden
Olağanüstü hâller ve artık olağanlaşan başka başka hâller; yaz bitti sonbahar geldi… Yeni öğretim yılı işte bu ahval içinde, yine büyük sorunlar ve tartışmalarla başladı. Sistem değişikliği tartışmalarından ders kitaplarının yeniden yazımına, laik bilimsel eğitim taleplerinden özel okullara, atanamayan öğretmenlerden görevden uzaklaştırılanlara, proje okullarından servis savaşlarına pek çok başlık gündemde yer buldu, bulmaya devam ediyor.
Öte yandan, her yaştan çocuklar, bütün sorunlara rağmen arkadaşları ve öğretmenleriyle buluşmanın heyecanını yaşıyorlar. Farklı yaşamlardan, farklı beklentilerle doldurdukları sınıflarda bilimsel bilgiye ulaşmak, barış içinde güvenli bir ortamda eğitim görmek temel hakları. Peki, bu temel hakkı onlara ne kadar sunabiliyoruz?
Bu sorunun bir muhatabı da çocuk ve gençlik yayıncıları. Belki müfredatı ya da eğitim politikalarını belirlemiyorlar. Ancak yayınladıkları eserlerle ulaşabildikleri çocuklarda büyük izler bırakabiliyorlar. Tam da bu olağanüstü dönemlerde, çocuk ve gençleri iyi edebiyatla, iyi kitaplarla buluşturmak çok daha büyük önem kazanıyor. Her zamankinden daha çok eseri, daha çok çocuğa ulaştırmak temel bir göreve dönüşüyor. Elbette çok özenli, niteliği odağa koyan seçimlerle… Geleceğe daha umutlu bakabilmemizin bir yolu da iyi kitaptan geçiyor!
edebiyathaber.net (12 Ekim 2016)