İzmir Kitap Fuarı’ndan önce çocuklara ve çocuk kalanlara ulaşmasını istediğim yayınlara değinmeye devam edelim. Çocuklara nitelikli yayınlar sunan ve ülkemizde sadece çocuk kitapları yayımlamak üzere kurulan ilk yayınevi olma özelliğini taşıyan Mavibulut konuğumuz bugün.

Mavibulut Yayınevi’ni kurarak bir çığır açan, yazdıkları keyifle okunan yazar Fatih Erdoğan, üç kitapla selamladı okurlarını. “Annem Bıyık Bıraktı”, “Hamburgere Dönüşen Anne” ve “Gözü Çok Ama Çok Ağrıyan Adam”. Fuarda çok fazla ilgi çekeceğini düşündüğüm kitaplardan üçüdür bu kitaplar.

“Annem Bıyık Bıraktı” ülkemizin en ciddi sorunlarından biri olan cinsiyetler arası eşitsizlik sorununa parmak basıyor. Erkek egemen toplumda kadına nasıl bakılıyor ve bunun için neler yapılabilir? Kadınların bıyık bırakması yeterli olur mu? Evet evet doğru okudunuz, kadının bıyıklanmasından söz ediyorum. Daha doğrusu Fatih Erdoğan söz ediyor.

“Merve Hanım çok dertlidir. Çalıştığı kurumda sırf erkek diye onun yerine beceriksiz bir adamı terfi ettirdikleri yetmiyormuş gibi görgüsüzün biri de dolmuşta üzerine çıkmıştı…” Gerçekte bu yaşananlar çok acı olsa da yazar kullandığı dille gülümseterek okutabiliyor bunları. Peki, Merve Hanım bıyıklı olsa hayat böyle zor olur muydu? Kitap bu noktaya dikkat çekiyor. Fatih Erdoğan kitapları okunan bir evde çocuklar ebeveynlerinden bu tip davranışları görmüyor olsa da içinde yaşadıkları topluma bir farkındalık yaratabilir bu kitap. Okurken eğlendirecek, eğlendirirken de düşündürecek.

Bir diğer kitap ise “Hamburgere Dönüşen Anne”. Yine benzer bir konuya değiniyor bu kitap da. Kadının gerçek değerinin yokluğunda anlaşılabileceğini anlatmaya çalışıyor. Hani hep denir ya “her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır” diye, gerçek tam olarak da böyle. Sadece başarılı değil düzenli ve sağlıklı bir erkeğin arkasında da bir kadın vardır. Kitabımıza gelince: “Evli ve iki çocuklu Güler Hanım bir sabah uyandığında kendini orta boy bir hamburgere dönüşmüş olarak bulur.” Orta boy olmasının sebebi Güler Hanım’ın gerçek anlamda da orta boylu bir insan olması. Yetişkin okurlar Kafka’nın Dönüşüm’ünü anımsayacaklardır hemen. Bir sabah uyanıp da kendini böceğe dönüşmüş olarak bulan Gregor Samsa’nın yerine çocuklar hamburgere dönüşen Güler Hanım’la karşılaşıyorlar. Ve daha ilginç olansa kocası Hasan Bey ve oğulları Ege ile Emre’nin bu duruma şaşırmaktan çok evdeki işleri kimin yapacağını dert etmeleriydi. İşte bu kitap erkeklerin yaşamındaki sihirli dokunuşlara dikkat çekiyor. Aslında o dokunuşları öylesine kanıksamışız ki ancak yokluğunda fark edebiliyoruz değerini. Yine kahkaha ile okunan, okurken de çocukların ağzının suyunu akıtan bir kitap “Hamburgere Dönüşen Anne”.

Ve bugün Mavibulut’tan ve Fatih Erdoğan’dan son kitap “Gözü Çok Ama Çok Ağrıyan Adam”. Keramettin Bey’in bir derdi var ki ‘düşman başına’ bile denilmeyecek cinsten. Ne zaman çay içse gözüne bir ağrı saplanıyor. “Böyle de sorun mu olur yahu” dediğinizi duyar gibiyim. Ama böylesi basit bir sorunu Fatih Erdoğan almış müthiş eğlenceli bir romana dönüştürmüş. Doktor doktor gezerken kendinizi bir anda Hindistan’da buluyorsunuz. Keramettin Bey, Hindistan’da kendini arayadursun siz de kendinize bir göz atın bakalım. İçinizdeki ‘siz’le bir yüzleşin. Bu arada Keramettin Bey, göz ağrısına çare bulabildi mi dersiniz? Onu da kitabı okuyunca görün bakalım. Fatih Erdoğan’la çıkacağınız içsel yolculuğunuzda iyi yolculuklar dilerim!

Çocukluğumda okuduğum mizahi kitaplarda hep Muzaffer İzgü imzası olurdu. Bugünün çocukları da yıllar yıllar sonra böyle bir tümce kurduklarında “hep Fatih Erdoğan imzası vardı” diyeceklerdir. Bugüne bakınca başka bir isim gelmiyor aklıma.

Mehmet Özçataloğlu – edebiyathaber.net (14 Nisan 2015)