John Cheever’la tanıştınız mı? Tanışmadıysanız en yakın kitapçınızdan Yüzücü’yü alın ve hemen okuyun. Yüzücü John Cheever’ın bir öykü kitabı. İçinde 12 öykü var. Bütün öyküler tek kelime ile muhteşem. Bu muhteşem kelimesini neden kullanıyorum? İnsana insanı anlatırken okuyucuyu da değiştirebilen dönüştürebilen ve uzun süre akla takılı kalan öyküler. Modern dünyanın zifiri yalnızlığında üşüyen insanlarının okudukça ısındıkları öyküler. Hangi birinden başlayayım diye düşünüyorum şimdi. Örneğin Brimmer’den başlayayım : New York-Napoli turuna katılan kahramanımız bu yolculuk sırasında gemisi Atlantik dalgalarıyla boğuşurken kendi de ön yargıları ve ruhsal çalkantıları ile boğuşmaktadır. Toplumsal kurallar, hani bazen sorgusuz sualsiz kabul ettiğimiz ve başkalarını da bu pencereden yargılamaktan çekinmediğimiz kör öğretiler üzerine durup düşünme vakti veriyor bu öykü.

Bir başkası Yüzücü. Kitaba ismini veren ve John Cheever’ın edebiyat dünyasında önünü açan öykü. Bu on üç sayfalık öykü 1964’te aynı isimle sinemaya aktarılmış. Aslında her biri uzun metrajlı bir filme dönüşebilecek ilginç olay örgüsü ve duygusal zenginliğe sahip. Bu öyküsünde bir yaz günü sevincine ve parıltılarına benzetilen orta yaşı geçmiş bir adamın havuzdan havuza yüzerek sonunda yorgunluktan tükenmiş ve okurun önceden bilemeyeceği, belki kendisinin bile beklemediği veya bilmezden geldiği gerçek ile yüzleşmesi anlatılıyor. Bir günlük bu serüven aslında hayatın metaforu. Beklentilerimiz, inanmak istemediklerimiz, gerçeklerle yüzleşmek korkusu… Ama hayat tam da böyle bir şey. Öyküdeki kahraman gibi yüzmeye devam etmek. Devamlı olarak yüzmek sona gelinceye kadar…

Kitaptaki ilk öyküden bahsetmeden edemeyeceğim. Güle Güle Kardeşim bir aile öyküsü. Aslında sıradan bir ailenin ne kadar derin sorunları olduğu hakkında… Aile, en olağan bir aile bile, nesiller boyu devam ederken zamanın bıraktığı toz, aldığı küçük yaralar, çizikler, ufak tefek zedelenmelerle eskiyebilir hatta kesinlikle eskir ve yıpranır. Bu eskime ve yıpranma bazen aile fertlerinin hayata iyimser bakışı ile eskimişin güzelliği olarak keyifle yaşanır veya karamsar kötümser bakışlarla aile ilişkileri çekilmez bir hale gelebilir. Kısaca bu ilişkilerde bir aile bireyi olarak ya boğulursunuz veya mutlu mesut yaşarsınız. Bu öyküde kendi aile ilişkilerinizi ve hayata bakışınızı sorgulayabilirsiniz.

John Cheever (1912-1982) Amerikan edebiyatının Pulitzer ödüllü tanınmış bir yazarı. (Muhteşem öykülerin yer aldığı bu kitabının sadece ikinci baskı olması benim için çok şaşırtıcı oldu. Akıcı bir dil ile yazılmış, düşündürücü ve aklınızdan kolayca çıkamayacak öyküler okumak istiyorsanız Yüzücü tam da böyle bir kitap.

Feride Cihan Göktan – edebiyathaber.net (21 Mayıs 2021)